Başörtüsü tartışması tehlikeli
Abone ol"Avrupa okullarında Müslümanlar" başlıklı yorum yazısında başörtüsüne tepkinin gerçek nedeni sorgulanıyor.
New York Times'in görüşünü yansıtan yorum yazısında, bütün
Müslümanları radikal ve tehlikeli olarak görmenin yanlış bir
yaklaşım olduğu ve istenmeyen sonuçlar doğuracağı uyarısında
bulunuldu. ‘Avrupa okullarında Müslümanlar’ başlıklı yazıda,
özellikle Fransa’daki okullarda kendini hissettirmeye başlayan
yasağın, ‘başörtüsünün dini bir sembol olmasından ziyade’ Müslüman
nüfusun hızla büyümesine duyulan tepkiden kaynaklandığı kaydedildi.
Yorumda, Fransa’da bir okulun başörtüsü taktığı için 2 öğrenciyi
geçici olarak okuldan uzaklaştırdığı, Almanya’da ise başörtülü bir
öğretmenin sınıfta ders verebileceği yönünde karar aldığı
hatırlatıldı. Fransa’daki olayın ‘laik devletin savunması, yani
aleni dinsel sembolleri devlet okullarından uzak tutma ihtiyacı’
şeklinde gösterildiğini ifade eden New York Times, “Bu haksız ve
kaçamak bir bahane. Böyle bir giyinme şekli ya da bir kişinin
inançları gereği giyinmesi vicdan özgürlüğünün bir örneğidir. Bu,
başkalarının dinini değiştirmeye yönelik bir örnek değildir.”
yargısında bulundu. Kanunların, bunların mantık ve yaptırımlarının
ülkeden ülkeye hatta okuldan okula bile değişebildiğine işaret
edilen yorumda, “Başörtüsünün yasaklanması şeklindeki bir düzenleme
ya da uygulama nitelik olarak ayrımcıdır. Çünkü insanların
inançlarını hedefleyerek zahiri görüntüleri ve işaretleri hakimiyet
altına almaya yöneltir. Müslüman bir kadının başörtüsü, bir
Yahudi’nin kippası ve bir Sih’in türbanı gizlenemez.” denildi.
Yazının devamında “Başörtüsüne karşı çıkılmasının ardındaki en
temel gerçek, Müslüman nüfusun hızla büyümesine olan kızgınlık ve
çoğu zaman feministler tarafından dile getirilen, kadınların
ezilmesinin bir sembolü olduğu düşüncesidir.” yorumu yapıldı.
Yazıda, “Her dindar ve samimi Müslüman’ı radikal görmek yanlış ve
çok tehlikeli bir düşüncedir. Aşırılıkla savaş, okullarda kişisel
dini ifadelerin yasaklanmasıyla başlamamalı. Bu, sadece temel hak
ve özgürlüklere bir tecavüz değil aynı zamanda düşünceleri yer
altına itmek ve bu insanların daha tehlikeli olmasına yol açmak
için iyi bir yoldur.” denildi. ZAMAN