Başörtüsü mağduruydu şimdi müdür oldu
Abone olDanıştay'ın 'Okul yolunda türban olmaz' kararıyla tartışmaların odağına yerleşen anaokulu öğretmeni Aytaç Kılınç Çaman, artık müdür.
Danıştay'ın 'Okul yolunda türban olmaz' kararıyla
tartışmaların odağına yerleşen anaokulu öğretmeni Aytaç Kılınç
Çaman, artık müdür... Aytaç Çaman, 9 yıldır devam eden
davasının biran önce sonuçlanması için Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesi'ne (AİHM) gitmeye hazırlanıyor.
8 Şubat 2006 tarihinde Mustafa Birden başkanlığındaki
Danıştay İkinci Dairesi üyeleri, anaokulu öğretmeni Aytaç Kılınç
Çaman'ın okula gidiş-gelişlerde başörtüsü taktığı için Gölbaşı
Bayrak Garnizonu Anaokulu'na müdür olarak atanmasının sakıncalı
olduğuna karar verdi.
Bu olaydan sonra hukuk, siyaset ve medyanın
eleştirilerini alan Danıştay İkinci Dairesi üyeleri, 17 Mayıs 2006
tarihinde hain bir saldırıya uğradı. Saldırı sonucunda
üyelerden Mustafa Yücel Özbilgin hayatını kaybetti. Mustafa Birden,
Ayfer Özdemir, Ahmet Çobanoğlu ile Ayla Gönenç ise yaralı olarak
hastaneye kaldırıldı. Ergenekon operasyonu ile bağlantısı sonradan
ortaya çıkan saldırgan Alparslan Aslan cezaevine gönderildi.
İlk başta kanlı eylem ile öğretmen Çaman'ın başörtüsü
arasında bağlantı kurulmaya çalışıldı. Fakat saldırganın iddia
edilen Ergenekon örgütü ile bağlantıları ortaya çıkınca öğretmenin
suçsuzluğu kanıtlandı. Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) raporuyla da Danıştay'daki kamera
görüntülerinin silindiği ortaya çıktı.
Dışarıda örttüğü başörtüsü sebebiyle okul müdürlüğü yapması
engellenen, atandığı ve iki kez mahkeme kararıyla geri döndüğü
anaokulunun yüzünü bile göremeyen, her gidişinde başı açık olduğu
hâlde okula alınmayan Çaman, kendini hiç istemediği olayların
içinde buldu.
Tayinler, sürgünler derken odasız, tanımsız, kadrosuz çalıştı.
İkinci kez girdiği müdürlük sınavını kazanan Çaman, şimdi Ankara
Elvankent Gül Anaokulu'nun müdürlüğünü yapıyor. Öğrencileriyle yeni
bir hayata başlayan Çaman, bitmeyen davasının hesabını sormak için
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) gidecek.
Danıştay'a yapılan saldırının yıldönümü ve yargı şehidi Mustafa
Yücel Özbilgin için anma töreni düzenlenirken; Çaman da minik
öğrencileriyle birlikteydi. Cihan Haber Ajansı'nın görüştüğü
öğretmen Aytaç Kılınç Çaman, bütün sıkıntısını alan 110 öğrencisi
ve ailesiyle hayata tutunuyor.
DAVAM HEDEF YAPILDI, KULLANILDI
Davasının hedef yapılması ve kullanılmasından rahatsız olduğunu
dile getiren Çaman, Danıştay saldırısı haberlerini ilk önce
televizyondan izlediğini söyledi. Okula gitmek için hazırlandığını
ve bu sırada annesinin telefon açıp saldırıyı söylediğini aktaran
Çaman, "Televizyonu açtım; ambulanslar, kalabalık bir
ortam. Çok tedirgin oldum, huzursuz oldum ve çok üzüldüm. İlk
hissettiğim duygu üzüntüydü, çok üzüldüm." dedi.
Kendi davasıyla ilgili karar düzeltmeye gittiğini anlatan Çaman,
2001 yılında açılan davanın halen devam ettiğini ve bir sonuç elde
edemediğini vurguladı. Şu an davanın Danıştay Kurulu'nda sonuç
beklediğini ifade eden Çaman, "Eğer sonuçlanmazsa, biran
önce sonuçlanması için AİHM'e gidecem." diye konuştu.
Anaokul Müdürü olarak tekrar atandığını kaydeden Çaman şöyle
konuştu: "Yöneticilik sınavına girdim, kazandım. Şartlarım
tuttuğu için atamam yapıldı. Yeni bir hayata başladım, mesleğimde,
idarecilikte iyi olduğumu düşünüyorum. Öğrencilerim, velilerim ve
öğretmen arkadaşlarım bu konuda beni destekliyorlar. Sevdiklerini
ve saygı duyduklarını düşünüyorum. Hep beraber okulumuz için gayret
gösteriyoruz, çabalıyoruz."
Çaman, olaydan sonra çevresinden nasıl bir tepki aldığını ise şu
sözlerle özetliyor: "Herkes şaşkındı. Böyle bir saldırı
beklenmiyordu. Benim davamım hedef yapılması, davamın kullanılması
elbetteki rahatsız ediciydi. Hatta bana şunu diyen oldu 'pişman
mısın böyle bir dava açmaktan.' Ben pişman değilim; çünkü bu benim
hukuki bir hakkım. Hukuki olarak da ben hakkımı, hukuki yollarla
arıyorum. O yüzden bu saldırı olması tabiki davamı geri çekmem,
geri almam gibi birşey söz konusu olamazdı. Çevremde büyük bir
şaşkınlık yaşandı."