Başkonsolosu telefonla uyarmış!
Abone olMusul Valisi Esil Nuceyfi, o gün Musul'da yaşananları anlattı.
Musul Valisi Esil Nuceyfi, son ana kadar Türkiye’nin
Musul Başkonsolosu Öztürk Yılmaz ile iletişim içinde olduklarını
ancak tüm uyarılarına rağmen Yılmaz’ın konsolosluk binasını terk
etmeyi reddettiğini söyledi.
Irak Şam İslam Devleti'nin (IŞİD) Musul kent merkezini ele
geçirmesinden sonra, bir süre kentin farklı mahallelerinde saklanan
Vali Esil Nuceyfi, Irak Bölgesel Kürt Yönetimi’nin başkenti Erbil’e
kaçtı. Al Jazeera Türk'e konuşan Nuceyfi,, son ana kadar
Türkiye’nin Musul Başkonsolosu Öztürk Yılmaz ile iletişim içinde
olduklarını ancak tüm uyarılarına rağmen, Yılmaz’ın konsolosluk
binasını ter ketmeyi reddettiğini söyledi:
“Musul’un düşmesinden bir gün önce de telefonla konuştuk.
Durumun Musul için ne denli tehlikeli olduğunu Ankara ile
paylaşmasını talep ettim. Kendisine durumun gittikçe daha
da kötü bir hal aldığını anlattıysam da Türkiye’nin böyle bir
dönemde Musul’dan çekilmemesi gerektiğini söyledi. Güvenlik
açısından kendilerine oldukça yakın olan Musul Havalimanı'nda
bulunan Irak ordusuna ve Ortak Harekat Odası’na
güveniyorlardı. Durum ne olursa olsun buranın düşmeyeceği
beklentisi vardı. Sanırım durumun kötüleşmesi halinde havayolu ile
tahliye edilmeyi planlıyorlardı. Ama havaalanında bulunan askerler
kaçınca bu plan bozulmuş olabilir.”
"IŞİD MUSUL'DA KALICI OLAMAZ"
Musl’da yaşananları ‘güvenlik sisteminin çökmesi’ne bağlayan Vali Nuceyfi, IŞİD birliklerinin kente hakim olmasına Irak ordusunun çekilmesinin yol açtığını savunuyor:
Musl’da yaşananları ‘güvenlik sisteminin çökmesi’ne bağlayan Vali Nuceyfi, IŞİD birliklerinin kente hakim olmasına Irak ordusunun çekilmesinin yol açtığını savunuyor:
“IŞİD savaşçılarının gelmesi üzerinde kentte ordu kalmadı.
IŞİD tek başına bütün Musul kentine hükmedemez. Ama doğan güvenlik
boşluğu birçok Iraklı silahlı gruba geniş bir alan sundu. Bu
silahlı grupların büyük bir kısmı Amerikan işgaline karşı direniş
olarak doğmuştur. Silahlarıyla ortaya çıktılar. Dolayısıyla da
olayı tek bir gurubun varlığıyla özetlenemez. Doğrudur, IŞİD’nin
bir gücü vardır. Ama birçok guruptan oluşan başka bir güç de
sözkonusudur.”
Haberlerde IŞİD bayraklarının ve savaşçılarının gösterilerek
kentin tamamen onların denetiminde olduğu gibi yanlış bir havanın
oluşturulduğunu belirten Nuceyfi, IŞİD ve Musullu yerel
direnişçilerin aynı çizgide olmasının mümkün olmadığını
söylüyor:
“Kabaca IŞİD ve Musullu silahlı gruplar arasında bir koordinasyon olduğunu söylemek mümkün. Hatta anlayış diyelim buna. Ama bu anlayış uzun sürmez. Musul halkı ve Musullu direniş gurupları IŞİD’nin varlığını kabul etmemektedir. Önümüzdeki günlerde IŞİD ve diğer gruplar arasında çatışmalara tanıklık edebiliriz. Biz diyoruz ki, krizin çözülmesi için Musul halkında yerel bir güç oluşturulsun. Onlar IŞİD’i Musul’dan kovacaklardır. Bunun düzenli, yeni bir güç olması lazım. Eski Irak ordusu mensuplarını ve Musul’un gençlerini bir araya getirecek bir oluşum IŞİD’ı bölgeden atacaktır. Kent dışından askeri bir güç gelirse, Musul halkı ile çatışmaya girer. Böyle bir çatışmada felaket daha da büyür.”