Başkanlık sistemi 'şimdilik' yok

Kuzu, Anayasa değişikliği konusunda yaşanan tartışmaları değerlendirdi. Değişiklikler konusunda yanlış bilgilendirici ve yönlendirici haberlerin yapıldığından yakınan Kuzu, ''Benzeri yorumlar işi bilen bilmeyen bazı köşe yazarlarınca da yapılmıştır'' dedi. 57. HÜKÜMETİN PAKETİ Anayasa'da yapılması gereken değişikliklerin parti programlarında ve halka yaptıkları vaatler arasında yer aldığını kaydeden Kuzu, şunları söyledi: ''Bilindiği gibi 57'nci Hükümet yani Sayın Ecevit Hükümeti döneminde Anayasa değişikliği hususunda 51 maddelik bir paket hazırlanmıştı. Bu paketin 34 maddesi, o Hükümet döneminde gerçekleştirildi, bizim yapmaya çalıştığımız paketin kalan kısmıdır. Paketin kanunlaşan kısmında (Özgürlükler) düzenlenmektedir. Bizim üzerinde çalıştığımız kısım, yasama-yürütme-yargı ve Anayasa değişikliğine ilişkindir. 57'nci Hükümet döneminden kalma ve Uzlaşma Komisyonu'ndan geçmiş bir metin mevcuttur. Bu metinde; TBMM'nin görev ve yetkileri, yasama dokunulmazlığı, yasama süresi, Cumhurbaşkanının yetkileri, görev süresi, Bakanlar Kurulu'nun yetki ve görevleri, merkezi ve mahalli idarelerin yetki bölüşümü, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Yüksek Hakimler Kurulu üyelerinin seçimi ve Anayasa değişikliğine ilişkin hükümler mevcuttur. İşte bizim yapmaya çalıştığımız, 57. Hükümet döneminden kalan bu paketi canlandırmaktır.'' CUMHURBAŞKANI SEZER DE DİLE GETİRMİŞTİ Kuzu, 1982 Anayasası'nın o günün şartları içinde kuvvetler ayrılığı sistemini tam olarak kuramadığını kaydederek, ''Milli iradeye güvensizlik düşüncesinden hareket edildiği için sorumlu olmayan makamlara parlamenter rejimin ruhuna aykırı olarak çok sayıda yetki vermiştir'' dedi. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in Anayasa Mahkemesi Başkanlığı yaptığı dönemde bunu birçok kez dile getirdiğini ifade eden Kuzu, Türkiye'de son 20 yıldır bu durumun sancısının çekildiğini bildirdi ve ''Bu çarpıklığın giderilmesi gerekmektedir'' dedi. Anayasa Komisyonu Başkanı Kuzu, bugün rastgele kalem oynatan köşe yazarlarının 57. Hükümet döneminde niye tepki göstermedikleri sorusunu da yöneltti. MUHALEFETLE BİRLİKTE GERÇEKLEŞTİRMEK ARZUMUZ Kuzu, açıklamasında, ''CHP olmadan da biz bu işi yaparız'' şeklindeki sözlerine de şöyle açıklık getirdi: ''Elbette ki bu paketi hazırladığımızda kamoyuna, ilgili birim ve kurumlara da göndereceğiz. Tabii ki, muhlefetle birlikte bunu gerçekleştirmek arzumuzdur. Ne var ki bugüne kadar AK Parti Uzlaşma Komisyonu'na üye verdiği halde CHP maalesef hala üye vermemiştir. Biz sadece sayısal çoğunluğumuzu bir dayatma unsuru olarak kullanmamakla beraber muhalefet partimiz bu konuda hiçbir destek vermezse elbette ki biz kendi çoğunluğumuzla bu paketi TBMM'ye getirebiliriz. Bu bizim en doğal hakkımız, hatta görevimizdir.'' BAŞKANLIK SİSTEMİ Kendisinin 30 yıllık bir akademik yaşamı olduğunu belirten Kuzu, bu süre içinde hükümet sistemleri konusuna çok kafa yorduğunu söyledi. ''Başkanlık sistemini canı gönülden savunuyorum'' diyen Kuzu, şu görüşleri dile getirdi: ''Türkiye'nin sorunlarını çözücü tek sistem. Rahmetli Özal ve Sayın Demirel başkanlık sistemini savunurken bu bir rejim değişikliği sayılmıyor da biz savununca mı sayılıyor? Bu halktan korkmak ve halka güvenmemektir. Çünkü bu sistemde halkın ancak yüzde 51'inin desteğini alan, hükümet etme hak ve yetkisi elde edebiliyor. Sorumlu ve yetkilinin kim olduğu açıkça belli. Ne var ki maalesef gündemimizde şimdilik başkanlık sistemi yok; inşallah bu sistemi getirmek de bize nasip olur.''