Başkanlara hapis istendi

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, DTP'li 56 belediye başkanının Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen'e gönderdiği mektubun, terör örgütü PKK'nın görsel propaganda aracından mahrum kalmasını engellemeye yönelik olduğu belirtildi.

İddianamede, 1984 yılında ülke içinde silahlı faaliyetlerine Şemdinli ve Eruh baskınlarıyla başlayan terör örgütü PKK'nın sempatizanlarına yazılı basın aracılığıyla görüşlerini aktarmakta iken, 1995 yılında, İngiltere'de Med TV istasyonunu kurarak, televizyon aracılığıyla da hedef kitlesine ulaşmaya başladığı kaydedildi. PKK'nın Avrupa Birliğince terör örgütleri listesine alınması üzerine, Med TV'nin, ''Terör örgütü güdümünde yayın yaptığı ve şiddeti özendirdiği'' gerekçesiyle 1999 yılında kapatıldığı belirtilen iddianamede, ''Med TV'nin kapatılması üzerine örgüt, Medya TV adı altında yeni bir televizyon kanalı kurmuştur. Medya TV'nin yayını, Fransa Görsel Yayınlar Üst Kurulunca 'Geçmişte örgüt yanlısı yayınlar yaptığı ve terörü teşvik ettiği için yayın lisansı iptal edilen Med TV'nin devamı' olduğu gerekçesiyle durdurulmuştur. Karar sonrası, 23 Şubat 2004 tarihinde test yayınlarına başlayan Roj TV, 1 Mart 2004'de normal yayına başlamıştır'' denildi.

''ROJ TV, MED VE MEDYA TV'NİN DEVAMIDIR''
İddianamenin Roj TV'nin yayınlarıyla ilgili bölümünde ise şöyle denildi: ''Roj TV'nin yayınları, terörü teşvik ettikleri gerekçesiyle daha önce kapatılan Med ve Medya TV'nin Belçika-Brüksel Denderleeuw'de bulunan aynı stüdyolarında gerçekleştirilmektedir. TV'nin haber ve yorum ağırlıklı programlarında terör örgütü PKK'nın faaliyetlerine ilişkin, haber, görüntü ve güncel açıklamalarına yer verilmektedir. Bu bilgiler ışığında, söz konusu TV kanalının, terör örgütü güdümünde faaliyet gösterdikleri gerekçesiyle İngiltere ve Fransa'da yayın lisansları iptal edilen Med TV ve Medya TV'nin devamı niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır.''

''ROJ TV'NİN YÖNETİM KURULU BAŞKANI, ÖRGÜT YÖNETİCİSİ ÇIKTI''
İddianamede, Roj TV'nin yönetim kurulu başkanının, bir programa terör örgütünün yürütme konsey üyesi sıfatıyla katıldığı belirtilerek, ''Yayın lisansı 2003 yılında Danimarka Kültür Bakanlığından alınan Roj TV'nin yönetim kurulu başkanı olan Abdullah Hicap, AB'nin PKK'yı terör örgütü listesine almasının ardından söz konusu TV'de yayınlanan 'Rojname' isimli haber programına, PKK yürütme konsey üyesi sıfatıyla katılmıştır. Roj TV Yönetim Kurulu Başkanı Hicap'ın aynı zamanda PKK yürütme konsey üyesi olarak bir yayına katılmasının, örgüt ile Roj TV arasındaki ilişkiyi ortaya koyduğu açıktır'' denildi.

DANİMARKA BAŞBAKANINA GÖNDERİLEN MEKTUP
İddianamede, DTP'li 56 belediye başkanının 21 Aralık 2005'de Danimarka Başbakanı Rasmussen'e gönderdiği mektubun, ''Roj TV'nin Türkiye'de henüz tam olarak sağlanamamış ifade özgürlüğünün gelişmesi yolunda yapıcı ve olumlu bir çabayı temsil ettiği, söz konusu TV'nin kapatılmasının demokrasi, insan hakları ve demokratik medeniyetin temel özgürlükleri için verilen mücadelede önemli bir mekanizmanın kaybedileceği anlamına geleceği'' bölümüne yer verildi. Mektupla, gerçekte, terör örgütü PKK'nın propaganda kanallarından birisinin yayınlarına devam etmesinin amaçlandığı kaydedilen iddianamede, ''Bu husus, mektubun sonunda yer verilen 'Bu sesin ortadan kaldırılması, demokrasi, insan hakları ve demokratik medeniyetin temel özgürlükleri için verilen mücadelede önemli bir mekanizmanın kaybedilmesi anlamına gelecektir' ibarelerinde dile getirilmiştir'' denildi.

2 BELEDİYE BAŞKANI MEKTUBUN İÇERİĞİNE KATILMADI
İddianamede, Iğdır'ın Hoşhaber Beldesi Belediye Başkanı Nusret Aras ile Adıyaman'ın Yaylakonak Beldesi Belediye Başkanı Hasan Karakaya'nın ifadelerinde, mektubun içeriğine katılmadıklarını belirttikleri, mektubun kim tarafından hazırlandığını da bilmediklerini anlattıkları belirtildi. İddianamede, belediye başkanları Aras ve Karakaya'nın, mektubun gönderilmesi sonrasında yazılı ve görsel yayın organlarında mektupta imzası bulunan belediye başkanlarının isimlerinin yayınlanmasına karşın bu konuda bir yalanlamada bulunmadıkları da kaydedildi.
''BİLEREK VE İSTEYEREK YARDIM ETTİKLERİ
ANLAŞILMAKTADIR''
İddianamenin son bölümünde, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir tarafından hazırlanan mektubun, diğer belediye başkanlarına okunup, onayları alındıktan sonra Danimarka Başbakanı Rasmussen'e gönderildiği belirtilerek, şöyle denildi: ''Terör örgütü PKK'nın görüşleri doğrultusunda yayın yapan Roj TV'nin kapatılmaması gerektiğini belirten belediye başkanlarının, bu televizyon kanalının örgüt propagandasını yaptığı hususunu, söz konusu televizyon kanalının yönetim kurulu başkanı olan Abdullah Hicap'ın aynı zamanda PKK/Kongra-Gel'in yürütme konseyi üyesi sıfatıyla yapılan yayınlara katıldığını bilmemelerinin konumları itibariyle olası olmadığı ve bu talepleriyle asıl amaçlananın örgütün propagandasını yapan televizyon kanalının kapatılmamasını ve örgütün görsel propaganda aracından mahrum kalmasını engellemeye yönelik olduğu, bu davranışlarıyla terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım ettikleri anlaşılmaktadır.''

İddianamede, aralarında Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Baydemir'in yanı sıra Batman Belediye Başkanı Hüseyin Kalkan, Tunceli Belediye Başkanı Songül Erol Abdil, Şırnak Belediye Başkanı Ahmet Ertak ve Hakkari Belediye Başkanı Metin Tekçe'nin de bulunduğu toplam 56 DTP'li belediye başkanının ifadeleri ile İçişleri Bakanlığının görevlendirdiği 2 mülkiye başmüfettişinin konuyla ilgili raporlarına da yer verildi. Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinde, gelecek günlerde yargılanacak belediye başkanları hakkında, TCK'nın 314/3 ve 220/7 maddesini içeren ''Terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım eden kişi, örgüt üyesi olarak cezalandırılır'' suçundan 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor.