Başkandan masallar dinlediniz!

Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Zekai Kafaoğlu, dile getirdiğim iddialara nihayet cevap vermiş.

Süleyman ÖZIŞIK suleyman@internethaber.com

Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Zekai Kafaoğlu, dile getirdiğim iddialara nihayet cevap vermiş.

Uzun uzadıya bir açıklama yapmış. 

Açıklamanın başında "asfalt döktük, yol yaptık, kavşak bitirdik ve bozulan yollara yama yaptık" gibi abidik gubidik şeyler anlattığı için o bölümü direk geçiyorum. 

Beni ilgilendiren kısım, iddialarıma verdiği, daha doğrusu veremediği bölümler...

Sırasıyla gidelim...

"Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Özel Kalem Müdürlüğü bütçesinin 26 milyon olmadığına ilişkin belgemizi kamuoyu ile paylaşıyoruz. 6.8 milyonluk Büyükşehir Belediyesi Özel Kalem Müdürlüğü bütçesi Türkiye’deki bırakın Büyükşehir Belediyelerini, onlarca ilçe belediyesinin Özel Kalem Müdürlüğü bütçesinden düşüktür" diyor Zekai Kafaoğlu...

Sevgili Başkan...

Senin doğrun böyleyse, yalanın nasıldır acaba diye çok merak ediyorum. Yani toplumun gözünün içine baka baka nasıl böyle rahat yalan söyleyebiliyorsun? Koca bir toplumu, koca bir şehri nasıl oluyor da aptal yerine koymaya çalışıyorsun, gerçekten anlamıyorum.

Sen yalan söylemeye devam edeceksin anlaşılan. O zaman topluma doğruyu ben anlatayım.

Evet, Balıkesir Belediye'sinin Özel Kalem Bütçesi kâğıt üzerinde 6 milyon 800 bin lira olarak görünüyor, burası doğru. Peki ya kâğıt üzerinde görünmeyen harcamalar? 

Onlara ne diyeceğiz?

Mesela, Kültür Daire Başkanlığı'nın bütçesinden aktardığın "Özel kalem, temsili harcama bütçesi..." Oradan ne kadar para aktarıldı senin özel kalem harcamalarına? 

Sen zahmet etme, ben söyleyeyim. 

Kültür Daire Başkanlığı'na bir "Kod" açtın ve o "Kod" sayesinde 20 milyonla sınırlı olan Kültür bütçesini geçtiğimiz arttırdın. Bu aşamadan sonra da özel kalem bütçene tamı tamına 20 milyon para aktardın. Yani kâğıt üzerindeki 6 milyon 800 bin lira ile birlikte toplamda 26 milyon 800 bin lira para harcaması yaptın. 

Detay istiyorsan onu da vereyim Başkan!

Artırım yazısını da Kültür Daire Başkanlığı'ndan “Serdar” isimli bir personelin ayarladı.

Hatta dur, biraz daha detay vereyim...

Kültür Daire Başkanlığı'nın açık veren bütçesini kapatabilmek için de bir bankaya kredi için başvurdu senin belediyen…

Bu kadarı yeter mi?

Yetmez diyorsan, bende daha çok bilgi var, onları da eklerim merak etme...

Şimdi gelelim oğlunun kafeteryasına...

Burada da yalan söylüyor, milleti kandırmaya çalışıyorsun. Orası öyle alelade bir kafeterya değil başkan, Mado, Mado!

Mado'nun sadece isim hakkını almanın bedeli 1 buçuk milyon lira. Dekorasyon ve diğer harcamalarla birlikte şu andaki fiyatı 4 milyon lirayı buluyor o kafeterya dediğin yerin...

"Kafeteryayı aile birikimlerimiz ve kredi çekilmek suretiyle açtık" diyorsun.

İlahi Başkan!

Daha üç-dört yıl önce çektiğin 120 bin liralık krediyi, "Ödeme zorluğu çekiyorum" gerekçesiyle yeniden yapılandıran sen değil miydin? Nasıl oldu da bu kadar kısa süre içinde 3-4 trilyonluk Mado açabildin?

Yok, öyle "birikimlerimiz vardı ve kredi çektik" diyerek laf kalabalığı yapmak Başkan!

Açık ve net olacaksın. 

O birikimlerin neydi, neredeydi, hangi bankadaydı ve ne kadardı? O birikimlerden sonra bankadan ne kadar kredi çektin? Bunları da tek tek açıklayacaksın ki mesele tam olarak anlaşılsın.

Bu arada...

21B ihalesiyle ve yüzde 30 kırımla birilerine vermeye çalıştığın 300 milyonluk ihaleden, o ihale ile ilgili teknik takibe takılanlardan, gözaltına alınan yakınlarından ve 3 saat sorguya çekilmenden hiç bahsetmemişsin başkan?

Nedeni sorabilir miyim?

Ayrıca...

Kendimle ilgili bir çağrıda da bulunmuştum. "Madem çevrendeki yerel tetikçiler benim belediyeden nemalandığımı söylüyor. Bugüne kadar Balıkesir Belediyesi'nden ne kadar para aldığımı açıkla" demiştim.

Bunu yapmak yerine benden yargı önünde hesap soracağını söylemişsin. Başımla beraber kabul ediyorum. Beni derhal mahkemeye ver. Ver ki yapılan yolsuzluklar belgeleriyle kamuoyunun önüne saçılsın.

Son olarak...


Benim ne seninle ne de bir başka belediye başkanı ile kişisel husumetim yok. Ben, inandığım hak davasını, Allah davasını savunuyorum.

Bir kardeşimin dediği gibi...

Adnan Menderes boşuna asılmadı. Turgut Özal boşuna zehirlenmedi. Erbakan boş yere darbeyle indirilmedi. Partileri kapatıldığında yerine yeni partiler kurması boşuna değildi. 28 Şubat zulmü boşuna yaşanmadı. Erdoğan 16 yıldır boş yere kahır çekmiyor. Darbe gecesi 250 şehit boş yere canını ortaya koymadı. 

Bu davanın, bu saba sancağının yere düşmemesi için yaşandı bütün bunlar. Siz daha çok çalın, daha çok vurgun yapın diye değil. 

Bin defa söyledim, bin defa daha söyleyeceğim.

Ben bir partiyi değil, bir davayı savunuyorum. Savunduğum partinin içinde davama ihanet eden kim varsa benim hasmımdır, has düşmanımdır! 

Allah adına kasem olsun ki bu davaya ihanet eden kim olursa olsun hem bu dünyada hem de öteki alemde yakasını bırakmayacağım!