Internet Haber Mobil Uygulama
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Zekai Kafaoğlu, dile
getirdiğim iddialara nihayet cevap vermiş.
Uzun uzadıya bir açıklama yapmış.
Açıklamanın başında "asfalt döktük, yol yaptık, kavşak
bitirdik ve bozulan yollara yama yaptık" gibi abidik
gubidik şeyler anlattığı için o bölümü direk
geçiyorum.
Beni ilgilendiren kısım, iddialarıma verdiği, daha doğrusu
veremediği bölümler...
Sırasıyla gidelim...
"Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Özel Kalem Müdürlüğü
bütçesinin 26 milyon olmadığına ilişkin belgemizi kamuoyu ile
paylaşıyoruz. 6.8 milyonluk Büyükşehir Belediyesi Özel Kalem
Müdürlüğü bütçesi Türkiye’deki bırakın Büyükşehir Belediyelerini,
onlarca ilçe belediyesinin Özel Kalem Müdürlüğü bütçesinden
düşüktür" diyor Zekai Kafaoğlu...
Sevgili Başkan...
Senin doğrun böyleyse, yalanın nasıldır acaba diye çok merak
ediyorum. Yani toplumun gözünün içine baka baka nasıl böyle rahat
yalan söyleyebiliyorsun? Koca bir toplumu, koca bir şehri nasıl
oluyor da aptal yerine koymaya çalışıyorsun, gerçekten
anlamıyorum.
Sen yalan söylemeye devam edeceksin anlaşılan. O zaman topluma
doğruyu ben anlatayım.
Evet, Balıkesir Belediye'sinin Özel Kalem Bütçesi kâğıt üzerinde 6
milyon 800 bin lira olarak görünüyor, burası doğru. Peki ya kâğıt
üzerinde görünmeyen harcamalar?
Onlara ne diyeceğiz?
Mesela, Kültür Daire Başkanlığı'nın bütçesinden aktardığın
"Özel kalem, temsili harcama
bütçesi..." Oradan ne kadar para aktarıldı senin özel
kalem harcamalarına?
Sen zahmet etme, ben söyleyeyim.
Kültür Daire Başkanlığı'na
bir "Kod" açtın ve
o "Kod" sayesinde 20 milyonla sınırlı
olan Kültür bütçesini geçtiğimiz arttırdın. Bu aşamadan sonra
da özel kalem bütçene tamı tamına 20 milyon para
aktardın. Yani kâğıt üzerindeki 6 milyon 800 bin lira ile
birlikte toplamda 26 milyon 800 bin lira para harcaması
yaptın.
Detay istiyorsan onu da vereyim Başkan!
Artırım yazısını da Kültür Daire
Başkanlığı'ndan “Serdar” isimli bir
personelin ayarladı.
Hatta dur, biraz daha detay vereyim...
Kültür Daire Başkanlığı'nın açık veren bütçesini kapatabilmek için
de bir bankaya kredi için başvurdu senin belediyen…
Bu kadarı yeter mi?
Yetmez diyorsan, bende daha çok bilgi var, onları da eklerim merak
etme...
Şimdi gelelim oğlunun kafeteryasına...
Burada da yalan söylüyor, milleti kandırmaya çalışıyorsun. Orası
öyle alelade bir kafeterya değil başkan, Mado, Mado!
Mado'nun sadece isim hakkını almanın bedeli 1 buçuk milyon
lira. Dekorasyon ve diğer harcamalarla birlikte şu andaki
fiyatı 4 milyon lirayı buluyor o kafeterya dediğin yerin...
"Kafeteryayı aile birikimlerimiz ve kredi çekilmek
suretiyle açtık" diyorsun.
İlahi Başkan!
Daha üç-dört yıl önce çektiğin 120 bin liralık krediyi,
"Ödeme zorluğu çekiyorum" gerekçesiyle yeniden
yapılandıran sen değil miydin? Nasıl oldu da bu kadar kısa süre
içinde 3-4 trilyonluk Mado açabildin?
Yok, öyle "birikimlerimiz vardı ve kredi
çektik" diyerek laf kalabalığı
yapmak Başkan!
Açık ve net olacaksın.
O birikimlerin neydi, neredeydi, hangi bankadaydı ve ne kadardı? O
birikimlerden sonra bankadan ne kadar kredi çektin? Bunları da tek
tek açıklayacaksın ki mesele tam olarak anlaşılsın.
Bu arada...
21B ihalesiyle ve yüzde 30 kırımla birilerine vermeye çalıştığın 300 milyonluk ihaleden, o ihale ile ilgili teknik takibe takılanlardan, gözaltına alınan yakınlarından ve 3 saat sorguya çekilmenden hiç bahsetmemişsin başkan?
Nedeni sorabilir miyim?
Ayrıca...
Kendimle ilgili bir çağrıda da bulunmuştum. "Madem çevrendeki yerel tetikçiler benim belediyeden nemalandığımı söylüyor. Bugüne kadar Balıkesir Belediyesi'nden ne kadar para aldığımı açıkla" demiştim.
Bunu yapmak yerine benden yargı önünde hesap soracağını söylemişsin. Başımla beraber kabul ediyorum. Beni derhal mahkemeye ver. Ver ki yapılan yolsuzluklar belgeleriyle kamuoyunun önüne saçılsın.
Son olarak...
Benim ne seninle ne de bir başka belediye başkanı ile kişisel
husumetim yok. Ben, inandığım hak davasını, Allah davasını
savunuyorum.
Bir kardeşimin dediği gibi...
Adnan Menderes boşuna asılmadı. Turgut Özal boşuna zehirlenmedi.
Erbakan boş yere darbeyle indirilmedi. Partileri kapatıldığında
yerine yeni partiler kurması boşuna değildi. 28 Şubat zulmü boşuna
yaşanmadı. Erdoğan 16 yıldır boş yere kahır çekmiyor. Darbe gecesi
250 şehit boş yere canını ortaya koymadı.
Bu davanın, bu saba sancağının yere düşmemesi için yaşandı bütün
bunlar. Siz daha çok çalın, daha çok vurgun yapın diye
değil.
Bin defa söyledim, bin defa daha söyleyeceğim.
Ben bir partiyi değil, bir davayı savunuyorum. Savunduğum
partinin içinde davama ihanet eden kim varsa benim hasmımdır, has
düşmanımdır!
Allah adına kasem olsun ki bu davaya ihanet eden kim olursa olsun
hem bu dünyada hem de öteki alemde yakasını bırakmayacağım!