Başkan Arınç yine sert konuştu
Abone olMeclis Başkanı Bülent Arınç, "Simitis'in dün yaptığı açıklamayı değerlendirdi, parti içi muhalefetini sürdürmeye devam etti.
463. Geleneksel Manisa Mesir Şenlikleri'ne katılmak, açılış,
temel atma ve ziyaret amacıyla Manisa'da bulunan Türkiye Büyük
Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Bülent Arınç, Manisa Müftülüğü
binasını hizmete açtı. Kıbrıs'ın Yunanistan'a bağlanmasını çok arzu
eden büyük bir siyasi güç olduğunu ifade eden TBMM Başkanı Bülent
Arınç, bu siyasi gücün Kıbrıs Rum Yönetimi'nin Avrupa Birliği'ne
(AB) alınmasından sonra Enosis'i gerçekleştirdiğinden
bahsedebildiğine dikkat çekti. Arınç, "Kıbrıs seyahatlerimde
söylediğim sözler her halde şimdi daha iyi anlaşılmaktadır. Kuzey
Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Türkiye Cumhuriyeti bu sözlerin
karşılığını mutlaka yerine getirecektir. Kuzey Kıbrıs ile Türkiye
Cumhuriyeti arasındaki bağlar çok daha güçlenecektir" dedi.
Simitis'in "Enosis'i başardık" sözünün dil sürçmesi olabileceği
yönündeki tartışmalara ise Arınç, "Böyle bir mazeret olamaz.
Simitis sözünü çok iyi bilerek konuşur. Allah bizimkilere anlayış
versin" dedi. Manisa Müftülüğü yeni hizmet binasının açılış
törenine katılan TBMM Başkanı Bülent Arınç'a, AK Parti Manisa
milletvekilleri Hüseyin Tanrıverdi, Mehmet Çerçi ve İsmail Bilen
eşlik etti. Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Necati Tayyar Taş,
Manisa Valisi Orhan Işın, Manisa Belediye Başkanı Adil Aygül,
Cumhuriyet Başsavcısı Hakkı Kavas ve çok sayıda davetlinin de
katıldığı törende konuşan Manisa İl Müftüsü Ahmet Durmuş, 80
vilayette olan müftülük hizmet binasının Manisa'da olmadığını
söyleyerek, "Bu eksikliği gidermek için daha önce Diyanet eğitim
merkezi olarak hizmet veren bu yeri müftülük hizmet binası olarak
değiştirdik ve modern bir hale getirdik" dedi. "DİN, FITRİ BİR
İHTİYAÇTIR" Törende konuşan TBMM Başkanı Bülent Arınç, müftülük
hizmet binasının hayırlı güzel işlere vesile olmasını dileyerek,
"Din fıtri bir ihtiyaçtır. Dünyanın en büyük gerçeği dindir. Altına
üstüne kimse bakmasın. En mükemmel din de İslamiyet'tir. Laiklik,
din ve vicdan özgürlüğüdür. Diyanet İşleri Başkanlığımız da çok
önemli bir kurumdur. Hatta yasalarımızda da bu açıktır. Diyanet
İşleri Başkanlığı'nı kapatacak ya da tanımayacak bir parti
kurulursa bu partinin kapatılması yönünde yasa vardır. Bu
memlekette yaşayan herkes kültürüne sahip çıkmalıdır. Dini
hizmetlerin yürütülmesi bundan sonra da güçlü bir şekilde
desteklenecektir" şeklinde konuştu. Dine her anlamda ihtiyaç
duyulduğunu vurgulayan Arınç, ülkede ekonominin bile dine ihtiyacı
olduğunu söyledi. İnsanların israf etmemeyi İslam'dan öğrendiğinin
altını çizen Arınç, "İsraftan kurtulabilsek belki de sizden vergi
almaya ihtiyacımız kalmayacak. İslam dininin çok iyi anlaşılmasına
ve öğretilmesine ihtiyaç var. Devlet eliyle bu hizmetler ne kadar
iyi yürütülürse hurafeler ve istismarcılar ortadan kalkar. Dinden
kimse korkmasın" diye konuştu. Bu arada, vakıfların önemine dikkat
çeken Arınç, konuyla ilgili çarpıcı bir örneğe işaret etti. Arınç,
"Bir Rum kadın, Kıbrıs'ta 'Benim kuzeyde evim kaldı' diye Avrupa
İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) dava açtı, davayı kazandı ve
Türkiye milyarlarca lira tazminata mahkum edildi. Şimdi bu dava
emsal gösterilebilir. Oysa Müslümanlar'ın orada çok eski
tarihlerden beri vakıf arazileri var. Bizimkiler de çıksın ve bu
vakıf tapularını göstersin. İşte o zaman belki de emsal gösterilen
davadan kat kat fazlası tazminat alır" dedi. Konuşmaların ardından
Manisa İl Müftüsü Ahmet Durmuş, Arınç'a hizmetleri ve
duyarlılığından dolayı plaket verdi. Arınç, daha sonra müftülük
binasını hizmete açtı. Müftülük makamını gördüğünde, "Burası benim
binamdan daha modern ve iyi olmuş" diyen Arınç, bir süre burada
kaldıktan sonra temel atma ve açılış törenlerine katılmak üzere
Manisa'nın Turgutlu İlçesi'ne gitti.