Başkan adaylarının Türkiye'ye bakışı
Abone olABD'de 2 Kasım başkanlık seçimine 24 saat kala, Demokrat ve Cumhuriyetçi Partili başkan adaylarının dünyayı ilgilendiren konulara bakışları da mercek altına alındı.
Cumhuriyetçi Partili ABD Başkanı George W. Bush'un, ikinci dönem
başkan seçilirse, Türkiye'nin Avrupa Birliği üyelik sürecine, bütün
başkanlık dönemi süresince olduğu gibi destek vermesi bekleniyor.
Washington çevreleri, bu konuda Bush ile Demokrat Partili rakibi
John Kerry arasında bir fark olmadığına işaret ediyor. Kerry de,
Türkiye'nin AB içinde yer almasını kuvvetle savunuyor. Türkiye'nin
AB üyeliği için Bush'un verdiği destek, Avrupa'da olumsuz
algılanıyor ve AB liderleri, ABD'nin, birliğin bir üyesi olmadığını
vurguluyorlar. Bu bakımdan Kerry'nin başkanlığındaki bir ABD'nin,
Türkiye'nin AB üyeliğini desteklemesinin daha yararlı olabileceği
yorumu yapılıyor. Türkiye ile ABD arasındaki en hassas konuların
başında Irak geliyor. Bush, Irak'ın toprak bütünlüğünün korunması,
ülkede geniş bir federal yapı kurulmasını, Iraklı Kürtler'e geniş
özerklik verilmesini destekliyor. Türkiye ise Irak'ta bir Kürt
devleti oluşumundan ve Kerkük'ün Kürtleştirilmesinden endişe
duyuyor. Irak'ta sırada, Ocak ayında yapılacak seçimler var ve Bush
yönetimi, Irak'ın kendi ordusunun geliştirilmesi için çaba
harcıyor. Amerikan askerlerinin bölgeden çekilmesi için bir tarih
de yok. Bush, ''görev tamamlanınca'' Irak'tan çekilmenin söz konusu
olabileceğini belirtiyor. Kuzey Irak'taki terörist PKK örgütünün
varlığı da Türkiye'yi endişelendiriyor. Bush yönetimi, Türkiye'ye
bu tehdidin ortadan kaldırılacağı sözü vermişti. Ancak ABD, askeri
yöntemleri kullanmaya şimdilik yanaşmıyor. Amerikalılar tarafından
bunun bir nedeni, Irak'taki isyancıların başka bölgelerde ABD
güvenlik güçlerini meşgul tutması olarak gösteriliyor. Demokrat
Partili Kerry'nin başkanlığı kazanması durumunda, Irak'taki durumun
düzeltilmesi için daha fazla uluslararası katılım sağlamaya
çalışması bekleniyor. Washington'daki gözlemcilere göre Iraklı
Kürtler, Kerry yönetiminin, özerklik konusunda Bush'tan daha esnek
davranabileceği beklentisi içinde bulunuyor. Kerry'nin PKK
konusundaki tutumu ise belirsiz. Bush yönetimi, ikinci dönem daha
görevde kalırsa, Türkiye'nin, Uluslararası Para Fonu (IMF) ile
ilişkilerinin sürmesini destekleyecek. Kerry'nin de bu konuda
Bush'tan farklı davranması beklenmiyor. Kıbrıs konusunda Bush
yönetimi, Kıbrıslı Türkler ve Türkiye lehine çeşitli adımlar attı
ancak Kıbrıslı Türkler'in tecridinin tamamen ortadan kalkmasının
yolu henüz açılamadı. Bush yönetiminden, başkanlık seçimi
sonrasında yeni bir çözüm girişiminin gelebileceği beklentisi
bulunuyor. George W. Bush ayrıca, Türkiye'nin AB sürecinin
baltalanmaması için Kıbrıslı Rumlar'a da baskı yapıyor. Kerry,
Kıbrıs konusunda açık bir tutum sergilemedi. John Kerry'nin olası
başkanlığı durumunda özellikle Türk asıllı Amerikalıları düşündüren
en önemli konu, Kerry'nin Massachussetts Senatörü olarak ABD
Kongresi'nde sözde Ermeni soykırımı iddialarına vermiş olduğu
desteğin kayıtları. Bush yönetimi, sözde Ermeni soykırımının
tanınması yönünde ABD Kongresi'ndeki girişimleri engelledi ve ABD
Başkanı, her yıl 24 Nisan'da yaptığı açıklamalarda soykırım sözünü
kullanmadı. Kerry ise, seçim kampanyası sırasında verdiği sözlerde,
sözde Ermeni soykırımının tanınması için elinden geleni yapacağını
söyledi. Washington'da bazı çevrelere göre Kerry başkanlığında,
ABD'nin sözde soykırım iddiaları konusunda bir politika
değişikliğine gitmesi söz konusu olabilir. Ancak ABD Temsilciler
Meclisi'nin Maryland'den Demokrat Parti milletvekili adayı, Türk
asıllı Amerikalı Osman Bengür, Kerry yönetime gelirse, bu konuda
geleneksel Amerikan politikasının dışına çıkmayacağını
savunuyor.