Basın Konseyi şikayeti yersiz buldu

Basın Konseyi Yüksek Kurulu, ''mafya ihbarcısının cezaevinde intihar ettiğine'' ilişkin haberi nedeniyle Muğla Cumhuriyet Savcısı tarafından şikayet edilen Doğan Haber Ajansı (DHA) Bodrum Muhabiri Yaşar Anter hakkında ''şikayetin yersizliğine'' karar verdi. Basın Konseyi'nden yapılan yazılı açıklamada, Hürriyet ve Milliyet gazetelerinin 16 Temmuz 2005 tarihli nüshalarında yayınlanan ''Devletin Hapiste Koruyamadığı İhbarcı İntihar Etti-Çete Baskısı İntihar Ettirdi'' ve ''Devlet Ona Sahip Çıkmadı'' başlıklı haberlerde, ''Muğla'da bazı çetelerin çökertilmesi için polisle işbirliği yapan Mehmet Kaderci isimli bir ihbarcının bir başka suç nedeniyle hapse düştüğü, Kaderci'nin polise daha önce yakalattığı suçluların tutulduğu Muğla E Tipi Cezaevi'ne konulduğu, burada Kaderci'nin koruma ve nakil başvurusuna rağmen yetkililerce gerekli önlemler alınmadığı, hasımlarının işkencelerine maruz kaldığı, baskılara dayanamayarak koğuşunda kendini asıp intihar ettiği'' yolunda ifadelere yer verildiği belirtildi. Açıklamada, Muğla Cumhuriyet Savcısı Mehmet Yurtseven'in, Basın , ''haberin yeterince soruşturmadan yayınlandığını, intihar eden Mehmet Kaderci'nin 'bazı çetelerin çökertilmesi için polisle işbirliği yaptığı, tehditler aldığı, nakil başvurusunda bulunduğu' iddialarının gerçek dışı olduğunu, Kaderci'nin adam öldürme suçu nedeniyle tutuklu iken ruhsal durumunun bozulduğunu ve cezaevinde TBMM'ye, yargıya, hakime, savcıya ve avukatlara hakaret içeren mektup yazdığını, bu nedenle hakkında hakaret suçundan dava açıldığını, bunun üzerine psikolojik çöküntü geçirerek intihar ettiğini'' kaydettiği dile getirildi. Açıklamada, Savcı Yurtseven'in, Basın Meslek İlkeleri'nin ''Soruşturulması gazetecilik olanakları içinde bulunan haberler, soruşturulmaksızın veya doğruluğuna emin olunmaksızın yayınlanamaz'' içerikli 6. maddesinin ihlal edildiği gerekçesiyle Yaşar Anter'e ''gerekli uyarının yapılmasını'' istediği bildirildi. -MUHABİR ANTER'İN YANITI- Açıklamada, DHA Bodrum Muhabiri Anter adına Hürriyet Vekili Avukat Başak Doker Baylan'ın Basın Konseyi'ne gönderdiği cevapta, ''haberde dile getirilen iddiaların doğru olduğu, bunun, intihar eden kişinin cezaevinden yazdığı mektuplarda ve dilekçelerde açıkça görüldüğünün'' belirtildiği, ayrıca Yaşar Anter tarafından da ''haberinin arkasında olduğunu, intihar eden kişinin polis ve jandarma operasyonlarında yer aldığına bizzat şahit olduğunu, çetelerin çökertildiği operasyonlarda kendisinin de gazeteci olarak görev yaptığının'' ifade edildiği anlatıldı. -MEKTUPLARI BASIN KONSEYİ'NE GÖNDERDİ- Anter'in, Basın Konseyi Genel Sekreterliği'nin talebi üzerine, ölen kişinin kardeşine ve ''manevi anne'' dediği eski patronuna yazdığı mektupları Basın Konseyi'ne gönderdiği, ''bu mektupların da haberlerde yer alan bilgilerle örtüştüğünün görüldüğü'' belirtilen açıklamada, şöyle denildi: ''Durumu değerlendiren Basın Konseyi Yüksek Kurulu, haberde, gerçeğe aykırı yayın yapıldığını gösteren herhangi bir kanıta ulaşılamadığı, intihar eden mahkumun cezaevinden yazdığı mektupların haberde temel alındığının anlaşıldığı, mektupların yazıldığı eski patronun ve ölen kişinin kardeşinin de haberdeki iddiaları teyit ettiği, bu durumda şikayetçi tarafından öne sürülen haberin asılsız olduğu iddiasını haklı çıkaracak herhangi bir bulguya ulaşılamadığı gerekçesiyle Basın Meslek İlkeleri'nin 6. maddesini ihlal etmediği sonucuna vararak, DHA Bodrum Muhabiri Yaşar Anter hakkında 'şikayetin yersizliğine' oybirliği ile karar vermiştir.''