Başdanışman'dan Cengiz Çandar'a sert yanıt!
Abone olBaşdanışman'dan Radikal yazarı Cengiz Çandar'a sert bir yant geldi. Muhalif yazarları sindirme eleştirisini red eden Yalçın Akdoğan, Çandar'ı suçladı...
GAZETECİLER.COM
Başbakan'ın siyasi Başdanışmanı ve Star yazarı Yalçın Akdoğan'dan Cengiz Çandar'ın elşeştirilerine yanıt geldi. Çandar'ın Kürt sorunu ve basın özgürlüğü konulu eleştirilerini değerlendiren Akdoğan "bugünkü saçmalamaların görmezden gelinecek hali yok."
Akdoğan, çözüm süreci Abdullah Öcalan'ın rolü üzerine kalema aldığı yazıda, Cengiz Çandar'ın Sabah gazetesi üzerinden hükümeti hedef aldığı yazıya da yanıt verdi. Çandar hükümetin muhalif kalemleri "sindirme ve baskı altına alma" yönünde yeni bir hamle yaptığını ve ağır para cezalarını devreye soktuğunu yazmış, Sabah gazetesinin kendisine açtığı tazminat davasını anlatmıştı. Çandar'ın iddialarını red eden Yalçın Akdoğan "Bizim yazımıza karşı Taraf’a verdiği röportajda ‘Başbakan, Akdoğan gibileri susturmalı’ diyor. Hem ‘yazı insanlarını susturma’ suçlamasıyla Başbakana yükleniyor, hem de Başbakan’ın bir yazı insanını susturmasını istiyor." dedi.
İşte Akdoğan'ın yazısındaki ilgili bölüm:
Cengiz Çandar dünkü yazısında siyasi iktidarın hoşuna gitmeyen, kendisini sinirlendiren, eleştirilerinden ya da görüşlerinden rahatsız olduğu yazı insanlarını susturmaya, en azından sindirmeye dönük tepkiler verdiğini yazmış. Oysa tam da bu dediğini kendisi yapıyor. Bizim yazımıza karşı Taraf’a verdiği röportajda ‘Başbakan, Akdoğan gibileri susturmalı’ diyor. Hem ‘yazı insanlarını susturma’ suçlamasıyla Başbakana yükleniyor, hem de Başbakan’ın bir yazı insanını susturmasını istiyor.
Sabah gazetesinin kendisiyle ilgili açtığı tazminat davasını Hükümetin susturma operasyonu gibi takdim ediyor. Dünyanın neresinde medya yöneticileri, yazarlar veya herhangi bir kişi akrabalık ilişkilerine atıf yaparak yakıştırmalara maruz bırakılır da bunun adı gazetecilik olur? Siz bir uygulamayı, bir yayını, bir medya politikasını eleştirebilirsiniz ama meseleyi kişiselleştirerek, insanları akrabalık ilişkileri üzerinden aşağılayarak bunu yapamazsınız. Kendi yaptığını tespit olarak, başkasınınkini tahkir olarak görmek açıkça imtiyaz istemektir.
Bazı yazarlar, geçmişte verdikleri demokratik mücadele sebebiyle uzun süre eleştirilmekten imtina edildi, hüsnü zanna muhatap oldu, ama artık miras tükendi ve bugünkü saçmalamaların görmezden gelinecek hali yok.
Yazının tamamı için