Başbakan’ı eleştirdi
Abone olMHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Başbakan AKP’yle MHP’yi, kader ortaklığı yaptığı HDP-BDP ve PKK’yla Türkiye sevdalılarını birbirine karış...
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Başbakan AKP’yle MHP’yi,
kader ortaklığı yaptığı HDP-BDP ve PKK’yla Türkiye sevdalılarını
birbirine karıştırmaktadır” dedi.
MHP Lideri Bahçeli, yaptığı yazılı açıklamada, Başbakan Erdoğan’ın
3 Haziran’da yaptığı Meclis Grup konuşması siyasi dağılmanın,
siyasi felç halinin, ahlaki aşınmanın, örtülemez tenakuz ve
tedirginliğin hâkim olduğu hakaret ve iftiraname örneğidir.
Başbakan’ın MHP korkusu dilini ve üslubunu iyice kötürümleştirmiş,
aklını ve vicdanını iyice köreltmiştir. Bu zihniyetin partimizi
hedef alan asılsız, beyhude, yalan ve küstah sözleri aynısıyla
kendisine dönmüş, kendisini vurmuştur” dedi.
Başbakan Erdoğan’ın sözlerini sert bir dille eleştiren Bahçeli,
“Başbakan Erdoğan, 1 Haziran 2014 Pazar günü 14 merkezde yapılan
mahalli seçimlerde MHP’nin varlığını, siyasetini ve iddiasını inkar
ettiğini yüzsüzce söylemiş, esamesinin bile okunmadığını utanmadan
açıklamıştır. Açıkça partimizin elde ettiği başarıyı kıskanmış,
karartmaya ve küçültmeye teşebbüs etmiştir. Ayrıca partimizin
Pensilvaya’nın maşası, CHP’nin payandası olduğunu akıl almaz
şekilde ileri sürmüştür. Bununla da yetinmeyen, bununla da kalmayan
Başbakan; ‘MHP’nin mevcut yönetimi tüm ilkelerini, tüm sınırlarını
çiğnemiş, adeta vagon partiye dönüşmüştür’ diyerek edep ve haya
noksanlığında yeni bir rekor kırmıştır. Daha düne kadar
Pensilvaya’nın kapısında kimin el pençe divan durduğunu,
Washington’un kırmızı odalarında köhnemiş şekilde emir almak için
kimin sıraya girdiğini herkes bilmektedir. 17 Aralık 2013 tarihine
kadar Pensilvanya’dan dört gözle himmet ve hizmet bekleyenlerin,
küresel cinayet örgütlerinin kuryeliğine talip olanların bugünlerde
MHP’yi maşa olarak tarif etmesi en hafi tabirle siyasi
kokuşmuşluktur. Başbakan Erdoğan kendi varlığını, kendi ikbal ve
devamlılığını terör örgütlerini hoş tutmaktan, Türkiye aleyhtarı
çevreleri memnun etmekten geçtiğini söz ve eylemleriyle defalarca
ispatlamıştır. Bu kapsamda ne kadar usta ve maharet sahibi olduğunu
bugüne kadar göstermiştir. Diyarbakır’da düzenlenen ve İmralı
canisiyle aynı masayı paylaşan malum bakanların da katıldığı ‘PKK
Çalıştayı’, Başbakan’ı hücrelerine kadar saran bölücülük
hastalığının artık tedaviye cevap vermeyen bir sınıra geldiğini de
kanıtlamıştır. Kanlı örgüt varlığımıza ve kardeşliğimize çok
cepheli saldırırken, Diyarbakır ve mücavir alanları terör
eylemleriyle sarsılırken, Başbakan’ın ısrarla çözümden, ısrarla
müzakereden bahsetmesi PKK’yla kapalı kapılar arkasında yaptığı
anlaşmanın eseridir. Cumhurbaşkanı seçimi öncesi ya da hemen
sonrasında Türk milletini daha büyük ödünlere ikna etmek için
PKK’yla emel ve hedef birliği yapan, saldırıların kesilmesi için
bir şeylerin verilmesi gerektiği algısını yerleştirmeye çalışan
Başbakan, Türkiye’yi içten içe çökermektedir. PKK’ya teslim olan,
gıybet ve dedikoduda yıldızı parlayan, aldatma ve kandırmada marka
haline gelen birisinin partimizle ilgili spekülasyon yapması, aslı
astarı olmayan suçlamalarda bulunması elbette gürültü
kirliliğinden, boşboğazlıktan öte bir anlam taşımayacaktır. Aziz
milletimiz ihanet katarına, bölücülük konvoyuna, terörist kervanına
hevesle katılan, heyecanla giren günahkar yüzleri, kurumuş
vicdanları iyice görmüş ve tanımıştır” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE SEVDALILARINI BİRBİRİNE KARIŞTIRMAKTADIR”
Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Başbakan Erdoğan MHP’yi şunun bunun yedeğinde yüzü kızarmadan
göstermek yerine kimlerin yancılığına, yardakçılığına ve
yoldaşlığına gönüllü ve istekli olarak soyunduğunu düşünmelidir.
Şurası açıktır ki, Milliyetçi Hareket Partisi yalnızca Türk
milletinin yanında, yalnızca Türkiye’nin safındadır. Bizim
siyasetimizde, silahından şehit kanı damlayan canilerle barış ve
çözüm çamuruna batmak, İmralı’nın kuytuluklarında şereften arınarak
bölünme planları yapmak yoktur, olmamıştır ve olmayacaktır. Bu
itibarla Başbakan Erdoğan uydurma ve mesnetsiz sözleriyle tarihi
bir hatanın içine çakılmış, gaflet çukurunun dibine yuvarlanmıştır.
Şu aşamada, PKK’ya ilik nakli yapan, terörist başına kan ve kalp
transferi gerçekleştiren Başbakan; Kandil’deki hısımlarıyla ve
İmralı’daki birinci derece siyasi akrabasıyla kurduğu yıkım
ortaklığından dolayı rezil rüsva olduğunu anlamalıdır. Bayrak yakan
alçaklara, Türk milletine ölüm fermanı yazan uğursuzlara gösterdiği
ilgi ve alakanın hesabını vermelidir. Eğer bir kukla varsa, eğer
bir payanda aranıyorsa Başbakan Erdoğan’a bakılması yeterli ve
gereklidir. Başbakan AKP’yle MHP’yi, kader ortaklığı yaptığı
HDP-BDP ve PKK’yla Türkiye sevdalılarını birbirine
karıştırmaktadır. Zira şuurunu ve basiretini hepten kaybetmiştir.
Türk kimliğini inkar eden, milliyetçiliği aşağılayan, dürüstlüğü,
doğruluğu ve helal kazancı yok sayan bir zihniyetin MHP’ye gönül
vermiş milyonlara akıl daneliği yapma kurnazlığı da siyasi
sahtekarlıktır. Hepsinden önemlisi buna inanacak hiç kimse yoktur.
Başbakan Erdoğan 17-25 Aralık’tan ve PKK’yla gizli kapaklı
ilişkilerinden dolayı hesap vereceğini anladıkça çirkefleşmekte,
çirkinleşmektedir. Bilhassa cumhurbaşkanı seçiminde alacağı milli
dersten dolayı ruhunda beliren gelgitler aynısıyla diline ve
iradesine yansımıştır. Başbakan Erdoğan büyük bir fiyasko, iflah
olmaz patolojik bir vaka olarak Türk siyasetinin karanlık
sayfalarına adını çoktan yazdırmıştır. Bundan sonra Başbakan ve
zihniyeti kaybetmeye mahkumdur. Ne İmralı canisi, ne uluslararası
tezgahlar, ne kiralık katiller ne de devlet içine yuvalanmış AKP
takviyeli çeteler Başbakan’ı kurtaramayacaktır. Recep Tayyip
Erdoğan kumpasının son perdesi yakında kapanacaktır. Şurası iyi
bilinmelidir ki, PKK’nın oyuncağı olan Başbakan ve hükümeti
partimizin hızlanan, gücüne güç katan kutlu yürüyüşüne çomak
sokamayacak, engel olamayacaktır. Allah’ın izni, milletimizin
iradesiyle AKP gidecek teslimiyet, zillet ve rezalet bitecektir.
Dalga dalga büyüyen, gün be gün desteğini artıran, milletimizin
yegane umut ve çaresi olan Milliyetçi Hareket Partisi Türkiye’yi
ayağa kaldıracak, zulüm elebaşlarına, hain korosuna son darbeyi
indirecektir.”
(İHA)