Başbakan'a 'kaçak güreşme' tepkisi
Abone olKılıçdaroğlu, türban tartışmaları konusunda Başbakan'a meydan okudu, "Kaçak güreşme" diyerek, net tavır almasını istedi.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, türban ve kamusal alana
ilişkin eleştirilerde bulunduğu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a,
türban sorununa ilişkin açık konuşması çağrısı yaptı. Sonrasında da
"İlk, ortaöğretim ve kamuda türbanın serbest bırakılıp
bırakılmayacağı konusunda neden konuşmaktan kaçınıyor?" diye
sordu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Habertürk'ün
gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Başbakan Erdoğan'a türban ve
kamusal alan açıklamaları nedeniyle eleştiri oklarını yönelten
Kılıçdaroğlu'nun hedefindeki diğer kişi ise Cumhurbaşkanı Gül
oldu.
Kılıçdaroğlu HSYK atamalarını eleştirdiği Gül'le ilgili,
"Dengeyi gözeterek atama yapabilirdi. Ama
gözetmedi" saptaması yaptı. 15 Kasım'da Sosyalist
Enternasyonel toplantılarına katılacak olan CHP Lideri, CHP'nin 33.
olağan kurultayda ortaya çıkan tüzük sıkıntısına yönelik ise
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'ndan haber bekledikleri de
bildirildi.
Bu konuda Yargıtay'ın önerisi doğrultusunda hareket edeceklerini belirten Kılıçdaroğlu, önlerindeki üç alternatifi de şöyle sıraladı:
"Bir, herhangi bir sorun görünmez yolumuza devam ederiz. İki, sadece Parti Meclis'inin seçitiği MYK'yı değiştirebiliriz. Üç, kurultayı yenileriz. Bunlarının hangisinin olacağına Yargıtay'dan gelecek görüş doğrultusunda karar veririz"
AB ALANINI BOŞ BIRAKMIŞIZ
AB'nin Genişlemeden Sorumlu Kamiseri Stephan Füle ile görüşme
çok iyi geçti. Biz AB alanını çok boş bırakmışız. Özellikle Brüksel
Ofisi'nin açılışı öncesinde boşluk olmuş.
Ofis açıldıktan sonra doldurmaya çalışmışız ama daha aktif olmalıydık. Şimdi onu yapmaya çalışıyoruz. Sosyalist Enternasyonel toplantısına da katılacağım. Karşılıklı görüşmeler ötesinde raporlar vermeye başladık. Ayrıca Füle'ye, 'Bugüne kadar AB ilerleme raporlarında HSYK'da bakan ve müsteşar eleştiriliyordu bunların çıkması gerektiği söyleniyordu. Şimdi bakan dışında personel genel müdürü, adalet akademisi başkanı, müsteşar yardımcısı da HSYK'ya dahil oldu' anımsatmasında bulundum. Bu görüşmeden ve bizim ilettiklerimizden memnun olduklarını söylediler.
ALTERNATİF SESLER İSTİYORLAR
Onlar da alternatif sesler duymak istiyorlar. Anayasa değişikliği sonrası uyum yasalarında aksaklıkların giderileceği konusunda Cumhurbaşkanı ve Başbakan AB'ye söz vermiş, güvence aldıklarını söylediler. Bunların yapılacağını belirttiler. Kendilerine bu açıdan çarpıcı örnek verdim. Ekonomik sosyal konseyin üzerinden 3 yıl geçmesine rağmen bir gün dahi toplanamadığını belirttim ve bu işlerin uygulaması da bu dedim.
ÜSKÜL YALAN MI SÖYLÜYOR?
Kamusal alan konusunda Başbakan'a bir sorum var. Neden iki konudan özellikle kaçıyor? Neden ilk ve ortaöğrenimde ve kamuda türbanlı olmayacak diyemiyor. Bu konudaki soruları geçiştiriyor. Örnek mi? Zafer Üskül'ün sözleri. Üskül'ün sözleriyle ilgili ne düşündüğü soruluyor. Erdoğan, 'Üskül'ün ağzından duymadım' diyor. Üskül yalan mı söylüyor? Kaçak güreşmesin, ülkeyi adam gibi yönetsin. Ben bu tartışmaları doğru bulmuyorum. Kamusal alan tartışmalarına girmem. Başbakan önce kendi hukukçularından görüş alsın."
KILIÇDAROĞLU RESEPSİYONA GİDECEK Mİ?
[PAGE]"29 Ekim'e daha epey vakit var" diyen CHP Genel Başkanı
Kemal Kılıçdaroğlu, Akşam ekledi: "Siyasette beş gün oldukça uzun
bir süredir. Önümüzdeki günlerde gelişecek tabloya ve koşullara
bakıp ona göre karar vereceğiz."
"Resepsiyona katılmayacağımı söylemedim. 29 Ekim'e daha çok var"
diyen ve bu açıklamasıyla, CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce ile
ters düşen Kılıçdaroğu, yine renk vermedi.
Akşam gazetesine konuşan Kılıçdaroğlu, 29 Ekim resepsiyonuna ilişkin parti tarafından alınmış bir karar olmadığını söyledi. Köşk'e çıkıp çıkmama konusunda henüz kararını vermediğini belirten Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"EPEY VAKİT VAR"
- Henüz karar vermedim. Çünkü 29 Ekim'e daha epey vakit var.
Siyasette beş gün oldukça uzun bir süredir. Parti tarafından
'resepsiyona katılıp katılmama' konusunda alınmış bir karar
olmadığını açıklıkla ifade edebilirim.
"GÜNÜN KOŞULLARINA GÖRE"
- Bugüne kadar neden karar vermediğim merak edilebilir.
Önümüzdeki günlerde gelişecek tabloya, günün koşullarına
bakıp ona göre karar vereceğiz. Ortaya çıkacak kararın,
parti için bağlayıcı olup olmayacağı tartışmasına şu anda girmek
istemiyorum.
- Değerlendirmelerimiz, Cumhurbaşkanlığı makamına yönelik
bir tavır olarak algılanmamalı.