Başbakan Muhtarları küstürdü

DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, "Laf üreten hükümet çare üretememektedir" diyerek, kendi partisinin iktidarı döneminde 5 yıllık bir icraat süresinde asgari 3.5 - 4 milyon arasında insana iş temin etmeye yönelik projelerinin hazır olduğunu bildirdi. DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, Köy ve Mahalle Muhtarları Derneği Genel Başkanı Abdullah Yıldız başkanlığındaki muhtar heyetini, ardından Edirne Belediye Başkanı Hamdi Sedefçi ve Kırkpınar Ağası Mustafa Altunhan'ın kabul etti. Ağar, muhtarları kabülünde muhtarların sorunlarını dinledi. Köy ve Mahalle Muhtarları Derneği Genel Başkanı Abdullah Yıldız, Ağar'a Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dan randevu alamadıklarından yakındı. 8 kez randevu talebinde bulunduklarını ancak cevap dahi alamadıklarını belirten Yıldız, "Demek ki çok yoğunlar. Sayın Başbakan 'Halkı kucaklıyorum' diyor. Nasıl halkı kucaklamak. Bunu anlamak mümkün değil ve biz halkın ta içindeyiz, temelinden geliyoruz. Hükümetten şikayetçiyiz" dedi. Yıldız, muhtarların 108 milyon lira maaş aldığına işaret ederek, muhtarların zor durumda olduklarını ve bu parayla 275 milyonluk Bağ-Kur prim porçlarını adeyemediklerini ve bu durumda olan 30 bin muhtarın icralık olduğunu söyledi. Yıldız, DYP'nin hükümet olduğu dönemlerde muhtarların 4 kez maaşlarına zam yapıldığını, 1997 yılından beri muhtarlara kimsenin sahip çıkmadığını belirterek, "Sadece verilen yuvarlak politik sözler 'Muhtarlar mahalli idareler yasasında ele alınacaktır. Mahalli idareler yasası gündemdedir. Akşama sabaha çıkacaktır' diye yuvarlak politik sözler verilmektedir. Ama mahalli idareler yasası bildiğiniz gibi 20 yıldan beri yerinde saymaktadır. Benim görüşümle bir 20 yıl daha gider herhalde. Böyle giderse ve şu anda çok acil 108 milyon lira ile 270 milyon liralık primi nasıl ödeyeceğiz? Bu nasıl sosyal devlet anlayışı? Nasıl adelet? Bunu Sayın Başbakan'dan sormak istiyorum" diye konuştu. Ağar, Köy ve Mahalle Muhtarları Derneği Genel Başkanı Abdullah Yıldız ve muhtar heyetinin sorunlarını dinledikten sonra randevu alamayan muhtarların şikayeti üzerine hükümet ile ilgili olarak "Laf üreten hükümet çare üretememektedir" dedi. Dvelet memuriyetinde 'köy, muhtar, mahalle' gibi kavramların kendileri için çok sıcak ve yakın oldukları kavramlar olduklarını belirten Ağar, "İktidarın demokrasi anlayışı maalesef geniş kitlelerce yeni yeni kavranmaya ve algılanmaya başlanmıştır. Bizden olmayanla görüşmeme, demokraside çok sezliliğe tahammül edememe, hoşgörü gösterememe gibi bir takım kötü huyların demokrasinin sağlıklı yürümesi açısından engel teşkil ettiği açık bir gerçektir. Bize intikal eden şikayetlerden devlet memurları çok ağır baskılar altındadır ve fevkalade rahatsızlardır. Devlet memuriyetinde ağır kadrolaşma kendi siyasi görüşünden olmayanlara karşı çok yoğun baskılar yürütülmektedir Bunların hiçbirinin kabulü mümkün değildir. Aynı şekilde muhtarlar meselesinde de kabul edilebilir bir tarafı yoktur. Laf üreten hükümet çare üretememektedir. İş üretememektedir. Sadece ekranlarda sabah akşam, yaldızlı parlak beyanatlar verilmekte, hiçbir sonuç doğurmamaktadır" dedi. Hükümetin Türkiye'ye gerçek gündemden uzak tuttuğunu ileri süren Ağar, Türkiye'nin içinde bulunduğu en büyük sorunun işsizlik olduğunu söyledi. Hükümetin türban, imam hatip, YÖk gibi konuları ortaya getirip sadece tartışmaya açtığını çözüm noktasında hiçbir şey yapamadığı kaydeden Ağar, "Bu iktidar bunları çözebilme konusunda bir ihliyetinin olmadığı ortada görülmektedir" diye konuştu. Ağar, Türkiye'nin ayağı yere basan ve yaptığı icraatlarla toplumun geniş kesimlerinin rahatlamasını sağlayacak bir hükümete ihtiyacı olduğunu belirterek, genel seçimlere doğru gidildiğini söyledi. Ağar, DYP olarak ilk kez işsizlik konusunda bir proje hazırladıklarını ve bu projeyi bugün açıkladığını söyleyerek, 3.5-4 milyon işsize iş bulmak için projelerin tamamlandığını söyledi. Ağar bu konuda şu açıklamada bulundu: "5 senelik bir icraat süresinde asgari 3.5 milyon ile 4 milyon arasında insana biz iş temin edeceğiz. Bu projelerimizi sağlıklı ve hazırlıklı olarak yürütüyoruz. Bu hükümete bile bu projelerde yardım ederiz ama, bu hükümetin bu işleri becerebileceğine dair kanaatimiz yok. Olas, biz iktidarımızı beklemeden onlara da yardım ederiz". Ağar, ayrıca yaklaşık 4 milyon kişiyi istihdam edecek olan projelerini zamanı geldiğinde kamuoyu ile paylaşacaklarını sözlerine ekledi. Ağar, kabul sonrasında gazetecilerin, TRT'nin, Kürtçe ve diğer dillerle ilgili başlattığı ana dilde yayın konusundaki gelişmeleri nasıl değerlendirdiklerine ilişkin sorusu üzerine, "Ben şöyle söylüyorum. Bizim 3 tane vazgeçilmez meselemiz vardır. Bunların bir tanesi üniter devlet yapısıdır, ikincisi Türkiye'nin toprak bütünlüğüdür, üçüncüsü Türkçe'nin resmi dil olmasının kesinliğidir. Bu üç temel kabulün, üç temel vazgeçilmezin değişmemesi zınnında bu tür gelişmeleri kültürel zenginliğin bir demokratik açılımları olarak görüyoruz. O bakımdan biz meseleye bu şekilde hoşgörüyle bakıyoruz. Ama dediğim gibi Türkçe resmi dildir, Türkiye'nin toprak bütünlüğü mutlaktır ve Türkiye üniter bir devlettir. Bu üç noktada da tavizimiz tavrımız" karşılığını verdi. Ağar, muhtarları kabulünün ardından Edirne Belediye Başkanı Hamdi Sedefçi ile Kırkpınar Ağası Mustafa Altunhan'ı kabulh etti. Kırkpınar Ağası Altunhan Ağar'a maket halde Kırkpınar Hatırası olarak üzerinde 'Mehmet Ağar' yazılı bir kısbet hediye ederken, Edirne Belediye Başkanı Sedefçi ise Ağar'a kırmızı altlı mum hediye etti.