Diyarbakır'da kısık bir ses.. Ekranda Erdoğan'ı görmesek bir
başkası konuşuyor sanacağız. Diyarbakır ve Van mitingleri ses
mazaretiyle iptal edilebilirdi. Ancak anlaşılan o ki, Başbakan
danışmanlarının bu önerisini kabul etmemiş!
Van'da ve Diyarbakır'da kısık sesinden ötürü özür dileyerek
sözlerine başladı Erdoğan. Daha sonra da Ankara'dan gelen vahim
haberin de kızgınlığı ile o sese rağmen en sert konuşmalarından
birini yaptı.
Dediler ki...
"Bu nasıl bir ses?"
- Yorgun bir ses!
Dediler ki...
"Çıkmasaydı bu sesle..."
*
Kayseri, Ardahan veya bir başka il olsaydı eyvallah.
Diyarbakır ve Van mitinglerinin iptali olmazdı.
İptal olsa dahi...
Kimse inanmazdı Erdoğan'ın sesinin kısıldığına...
Şöyle olabilirdi...
Başbakan sadece selam verip ahaliye el sallayabilirdi.
O coşkulu kalabalığı bir selam elbette kesmeyecekti. Ama mesele
anlaşılırdı. Zaten Erdoğan da, karşısındaki coşkunun coşkusuna
geldi, ses mes hiçbir şey dinlemedi, mesajını verip gitti.
*
Peki Erdoğan'ın bu sesle konuşmasına her birimiz ahkam kesiyoruz
da, kendisini dinleyen ahalinin ne düşündüğünü biliyor muyuz?
Yıllarca liderlerin peşinden koştum...
Demirel'le birlikte karış karış dolaştım Türkiye'yi...
Çiller'le yine öyle...
Özal'ı da...
Orada toplanan ahali bizim gibi düşünmüyor. Oradaki ahali liderine
dokunmak için can atıyor. Oradaki ahali saatlerce güneşin altında,
yağmurun altında beklemekten yorulmuyor. Oradaki ahali liderinin
öksürüğünü bile alkışlıyor.
Başbakan'ı o haliyle dinleyenleri dün gördük.
Coşku daha fazlaydı...
Ya ağlayanlar...
Ya birbirini arayıp ağlayarak Erdoğan'ın sesini birbiriyle
paylaşanlar...
"Kurban olurum o kısık sesine" diyen kadınlar....
Ve yorgun Erdoğan'ı görünce kahrolanlar...
*
Twitter ahalisi dünyanın kendilerinden ibaret olduğunu zannediyor.
Anadolu'da Erdoğan'ın deyişiyle twitter mwitter kimin umurunda.
Ekranlar itibar görüyor Anadolu'da, bir de meydanlar. O meydanda
aldıklarını sandığa yansıtıyorlar.
Diyarbakır'da, Van'da AK Parti'ye Erdoğan'ın kısık sesinin faydası
olmayabilir. Ama cıvar illerin olur, ama Batı'nın olur, Ama
Karadeniz'in olur...
Özeti şu:
Başbakan'ın sesiyle dalga geçenler aslında kendileriyle dalga
geçiyorlar.
Zira meydanları tıklım tıklım dolduranların o ses için öldüğünü
bilmiyorlar.
Yazıyı burada noktaladım...
Son ses kaydı ile ilgili bir şey söylememi bekliyorsanız söz
bitmiştir diyorum. Böylesi kepazeliğe ne yazarsanız yazın hiçbir
şey kifayet etmez. O yüzden susmak en iyisi..