Başbakan Erdoğan'ın AİHM sırrı
Abone olVarşova'da basın toplantısı düzenleyen Başbakan Erdoğan gazetecilerin sorularını yanıtladı. AİHM Başkanı'yla görüştüğünü anlatan Erdoğan yorum yapmaktan kaçındı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Varşova'da basın mensuplarına
yönelik olarak bir toplantı düzenledi. Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesi Başkanı'yla görüştüğünü anlatan Başbakan Erdoğan, fazla
yorum yapmaktan kaçınarak: "Evet AİHM Başkanı ile
görüştüm. Açıklanması gerekenler açıklanır. Açıklanmaması
gerekenler bizde kalır" demekle yetindi. Erdoğan
buradaki konuşmasına Polonya'da yatırım yapan Türk işadamlarını
takdir ederek başladı:
"Ülkemizin kendini ispatlamış iki kuruluşu Mesa ve Nurol'un burada
yapmış oldukları işlerden dolayı kendilerini kutluyorum. Temennimiz
şudur ki, keşke burada 200 Türk dükkanı değil de daha fazla
olsaydı. O zaman da şuna inanıyorum, Türkiye'den ithal edecekleri
mallar daha fazla olacaktı. Fakat şu anda gelmiş olan 200
arkadaşımızın daha fazla çalışmaları gerekiyor. Onlar buradaki
cironun büyük bir kısmını kendi paylarına çekmeleri lazım. Bu bir
rekabet. Kendilerini cesaretleri sebebiyle kutluyorum. Ve bol
bereketli kazançlı diliyorum."
Erdoğan daha sonra gazetecilerin sorularına cevap verdi. İşte
Erdoğan'a yöneltilen sorular ve yanıtları:
Onur Air konusunda bir gelişme var mı?
Ortak basın açıklaması sanıyorum yapıldı. Sizlere de
ulaşmış olması lazım. Onur Air konusuyla alakalı olarak. Bu konuda
Türkiye ile Almanya arasındaki turizm ilişkilerini etkilemeyecek
müşterek bir çalışmanın devamı istikametinde mutabakat sağlandı.
Onur Air'le gerek Türkiye gerekse Almanya bu süreçteki özellikle
teknik sıkıntıları giderme konusunda işbirliği halinde olmaları
konusunda mutabakat sağlandı. Bundan böyle gelecekte herhangi bir
sıkıntı doğması halinde ilgili kuruluşların devreye sokulması
konusunda mutabakat sağlandı.
AİHM Başkanı ile görüştünüz mü?
Evet AİHM Başkanı ile görüştüm. O kadar!..Açıklanması
gerekenler açıklanır, açıklanmaması gerekenler bizde kalır.
AİHM kararlarının tam ve koşulsuz uygulanmasına dönük
birçok Avrupalı liderlerden mesajlar aldık. Alınan kararlar
çerçevesinde AİHM kararlarının tam ve eksiksiz uygulanması için
çağrıda bulunuldu. Türkiye bu çağrılara nasıl cevap verecek?
Türkiye uluslararası üyesi bulunduğu tüm kuruluşlar
noktasında Anayasal olarak kendisini bağladığı ne varsa bugüne
kadar hepsine yerine getirmiştir. Her şeyden önce biz demokratik
bir hukuk devletiyiz. Devlet bu noktada Anayasal ve yasal olarak
üzerine düşen vecibe neyse bundan sonra da yerine getirecektir.
Şunu da unutmayın ki, Türkiye'de bu yasaların gereği olarak bir
kuvvetler ayrılığı; yani yasama, yürütme ve yargı vardır. Bu erkler
kendi görev alanları içerisinde çalışırlar. Şüphesiz ki bundan
sonra yine aynı şekilde bu erkler kendi görev alanlarının görevi
neyse bunu yerine getireceklerdir.
Bugünkü yaptığınız konuşmanın başında Avrupa Konseyi'nin
sorumluluklarını ve yükümlülüklerini yerine getiren bir kuruluş
olduğunu söylediniz. Genişleyen AB'nin Avrupa Konseyi'ni gölgede
bıraktığı konusunda tartışmalar var. Neler söyleyeceksiniz?
Kafkasya'da barış ve Azerbaycan, Ermeni ve Türkiye konusundaki
görüşlerinizi özetleyebilir misiniz?
Türkiye'nin bölgenin barışına yönelik üzerimize düşen
ne varsa bunu yerine getirmektir. Dış politika anlayışımızın
temelini bu oluşturmaktadır. Ve yaptığımız açıklamalarda bize ait
olan sunumlarda da bunları özellikle vurguladık. Avrupa Konseyi ve
AB'nin bu genişleme süreciyle ilgili birbirlerine yönelik
irtibatlandırılması, insan hakları, hukukun üstünlüğü, terör ve
genişlemeye yönelik düşüncelerimizi de çok net ifade ettik. Malum
Avrupa Konseyi, AB'nin sürekli olarak ilham kaynağı olmuştur. Ve
bunların birbirinden kopuk olması da düşünülmemelidir. Bu
aralarındaki dayanışmanın da bundan sonraki süreçte aynı şekilde
devam etmesi inanıyorum ki Avrupa'nın barış ve huzuruna katkıda
bulunur.