Başbakan Erdoğan'ı Özal'la vurdu
Abone olSP'nin olağanüstü kongresi Erbakan'ın gölgesinde yapıldı. Meclis'te grubu bulunan siyasi partilere yüklenen Kurtulmuş AK Parti'yi de seçim barajı ile vurdu.
Nergis DEMİRKAYA
İNTERNETHABER
ANKARA- Saadet Partisi’nin Olağanüstü Büyük Kongresi eski
Başbakanlardan Necmettin Erbakan’ın gölgesinde yapıldı. Erbakan
Kongre'nin sabah oturumuna katılmadı, ancak açılan pankartlar,
atılan sloganlar ile hem varlığını hem de ağırlığını hissettirdi.
Kurtulmuş'un konuşmasını dinlemeyen Erbakan kongrenin öğleden
sonraki oturumuna katıldı.
Siyasete yeni bir üslup ve değişim getirme iddiasıyla genel
başkanlık koltuğuna oturan Kurtulmuş’un tek aday olduğu kongrede,
“Hepimiz Erbakanız”, “O ne diyorsa o” pankartları
açıldı.
Pankartlar parti yetkililerince toplatıldı. Ancak salonda sık sık,
“Sadakat şerefimizdir”, “Mücahit Erbakan”
sloganları yükseldi. Bu sloganlar kongre sunucusu tarafından,
"Hocamıza sadakat davamıza sadakattir, Davamıza sadakat
partimize sadakattir, Partimize sadakat genel başkanımıza
sadakattir" sözleri ile yumuşatılmaya çalışıldı.
Eski parti kongrelerinde yaşandığı gibi harem-selamlık
uygulaması yapılan kongrede tek renk gömlek giyen
yüzlerce partili de dikkat çekti.
AK PARTİ'YE YUH
Kongrenin en dikkat çeken noktalarından biri ise kongreyi izlemek
için davet edilen AK Parti temsilcilerinin yuhalanması oldu.
Kongreyi izlemek için AK Parti Genel Başkan Yardımcısı
Salih Kapusuz’un ismi okununca salonda “Yuh” sesleri
yankılandı. Benzer bir durum Kurtulmuş konuşmasını
yaparken de yaşandı. Sık sık siyasette yeni bir üslup getirmek
istediklerini açıklayan Kurtulmuş bu sözleri duyunca konuşmasını
keserek, "Yuh çekmeyin. Yuh çekmek bizim üslubumuzda
yoktur” uyarısında bulundu.
Başbakan Numan sloganları eşliğinde kürsüye çıkan Saadet Partisi
Genel Başkanı Kurtulmuş’un hedefinde başta AK Parti olmak üzere
Meclis’te grubu bulunan siyasi partiler vardı.
ERDOĞAN'A ÖZAL HATIRLATMASI
Seçim barajının kaldırılmasının AK parti için en önemli demokrasi
sınavı olacağını savunan Kurtulmuş Turgut Özal'ı hatırlatarak,
"Seçim barajları bir gün o barajlardan medet umanların
boğulacakları yerler olacak" dedi.
Kurtulmuş'un konuşmasından satır başları şöyle oldu:
DEĞİŞMEDEN YENİLENECEĞİZ
Bu kongremizle birlikte yeni bir döneme giriyoruz. Yeni bir siyaset
üslubu ile değişmeden yenileşmeyi başarmak zorundayız. Bir buçuk
asırdır bu topraklarda iki düşünce karşı karşıyadır. Biri öz ve öz
bu milletin düşüncelerini savunanlar diğeri ise halka tepeden
bakan, halkı eğitilmesi gereken bir toplum olarak gören bir
zümredir. Halkın teveccüh ettiği partileri kapatırlar. Sırf millet
seviyor diye başbakanları asarlar. Milletin hayrı için çalışanları,
irticacı diye damgalayarak saf dışı bırakmaya çalışırlar.
O SAKALLI ADAMLAR NEREDE
28 Şubat’ta beline kadar sakallı adamlar vardı. Bir ramazan boyunca
yeşil gözlü bir bayanı kullandılar. Bu tertipleri yapanlar nerede.
Refah Yol hükümetini kenara koyanlar nerede. Yargı brifingleri
verenler tankları yürütenler nerede? O ezmeye çalışılan ruh burada.
Menderes’in ruhu, Erbakan’ın ruhu, sultan Fatih’in, Alpaslan’ ruhu
burada.
ONLAR BU ÜLKEDEKİ YABANLAR
Ama bunları yapanlar keşke biz bunları yapmasaydık diyorlar.
Bunları bir kişi olarak söylemiyorum. Bir tarzı siyaset olarak
söylüyorum. Bunların değerleri algıları dışarıdadır, oradan
aldıkları ilhamlarla siyasete müdahale ederler. Bazen üniformalı,
bazen iktisat baronlarıdır. Hepsinin ortak tarafı bu toprakların
insanları, onların geleceği ile gönül bağları yoktur. Kalpleri hep
Newyork’ta atar. Ağrı Erciyes dağlarında işi olmaz. Fırat’tan
Dicle’den su içmezler. Bu ülkeye yabancı değil, bu ülkedeki
yabanlardır. Halka rağmen iktidar olurlar ama hep halkı adam etmeye
çalışırlar.
DÜŞMANLIĞIMIZ ZALİMLERE KARŞI
Saadet Partisi’nin iktidarında herkesin refahından, özgürlüğünden
başka hiçbir ön yargımız bulunmayacak. Harun gibi gelip Karun gibi
gitmeye asla müsaade etmeyiz. Zalimlerden başka kimseye karşı
gelmeyiz. Hiçbir kimseye şahsından dolmayı kin gütmeyiz.
Düşmanlığımız zalimlere karşıdır. Zalimler önünde eğilmeyiz, reel
politik diye zalimlerin emrine girmeyiz. Zulmün her çeşidinin
karşısına geçeriz.
AÇILIMI ANCAK SAADET YAPAR
Açılım konusunda AK Parti’nin yol haritasını bilen var mı? CHP ve
MHP’nin neden kraşı çıktığını bilen var mı? Kapatılan DTP
İmralı’daki hükümlünün odasının boyutlarına tıkadı. Be mübarek sen
milyonlarca Kürt’ün hakkını savunacakken, bir hükümlünün hakkını
savunuyorsun. Bütün dünya şahittir ki ne istediğini bilen,
iktidarda olsa nasıl yapacağını açıkça ilan eden tek parti Saadet
Partisi’dir. Buz bunu da bir dosya ile ortaya koyduk. Anayasa
değişikliği ile ilgili de, mayınlı arazilerle ilgili de dış
politika ile ilgili de dosyalarımız var.
FİLDİŞİ KULELERDE SİYASET YAPMAYACAĞIZ
Asla fanusların içerisinde, fildişi kulelerde siyaset yapmadı.
Türkiye’nin ihtiyacı sadece bir rötuş anayasası değildir.
Türkiye’nin ihtiyacı bu Anayasayı top yekun değiştirmektir. Dönüp
millete buyurun kendi anayasanızı siz yapın demektir. Türkiye en
kısa zamanda Saadet Partisi’nin bu teklifine gelecek. Yeni çağdaş,
demokratik bir anayasa yapılacaktır.
VESAYET ALTINDA BİR SİSTEM
Türkiye’de bürokratik oligarşik bir sistem var. 28 Şubat’ta yargı
brifingleri ile oluşturulan yargı oligarşisi var. Sonuncusu IMF ile
gelen ekonomik vesayet. Bu sistem içerisinde millet egemenliği
yoktur, millet dediğiniz şey sadece oy veren bir mekanizmadır. MGK,
HSYK, Anayasa, Yargıtay, Danıştay, Askeri Yargıtay, RTÜK, YÖK…
ÖZAL DA BARAJA KARŞIYDI!
Yüksek seçim barajları yüzünden 2002 yılında halkın oylarının yüzde
43'ü, 2007 seçimlerinde yaklaşık yüzde 20'si geçersiz sayıldı.
Millet iradesini savunduğunu söyleyen siyasi iktidarın Başbakanı'nı
seçim barajının düşmesi durumunda siyasi istikrarsızlık olacağını
söylüyor. Bırakın onu 12 Eylülcüler savunsun. AK Parti
önündeki demokratikleşme sınavlarından en önemlisi seçim
barajlarına yönelik tutumları olacak. Rahmetli Özal da seçim
barajını kaldırmak istemediğini söylerdi. Şu anda Anavatan Partisi
diye bir parti kalmadı. Seçim barajları bir gün o barajlardan medet
umanların boğulacakları yerler olacak. Bizim için yüzde 7 değil,
yüzde 17 hiç fark etmez.
YOKSULLARA VATANDAŞLIK MAAŞI
Türkiye'de vergiyi bulduğumuzda değil vermesi gerekenlerden alacak
bir politika izleyeceğiz. Yoksul her aileye vatandaşlık maaşı
vereceğiz. 2.5 milyon insana iş sağlayacağız. Asgari ücret açlık
sınırının 850 liranın üzerinde olacak ve vergi dışı olacak.
BOZDOLABINI ALIN KANMAYIN
Kurtulmuş konuşurken bir partili "Kömür buzdolabı dağıtıyor" dedi.
Kurtulmuş da, "Siz de kömürü buzdolabını alın, kanmayın" yanıtı
verdi. Oyunuzu AK Parti'ye verin diyorlar. Yüzde 35 AK Parti için
değil 1961'den asılan Menderes7in intikamını almak için 28 Şubat'ta
yürütülen tankların intikamı için AK Parti'ye oy verdiler. Yetmedi.
Yüzde 47'ye çıktı oylar. El insaf yüzde 87'mi isityorsunuz.
Başbakan, Cumhurbaşkanı AK Partili. Bu kadar siyasal gücü olan
başka iktidar olmadı.
EVDEKİ CADILARLA KİRACISINI KORKUTUYORLAR
3 Kasım 2002'de Ak parti'ye hangi gerekçeyle oy vermiş olursanız.
İktidar artık metal yorgunluğuna uğramıştın. Enerjisi kalmamış, yol
haritasını kaybetmiştir. Değişim ve dönüşümün yeni adresi Saadet
partisi'dir. Sakın sakın sizi AKP'liler CHP-MHP koalisyonu ile
korkutanlara kanmayın. Bu eldeki cadılarla kiracısını korkutan
evsahibine benziyorlar. Bu halleriyle devam etsinler millet sittin
sene CHP'yi AKP'yi iktidara getirmeyecektir.