BAŞBAKAN ERDOĞAN’DAN ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR (3)

Başbakan Erdoğan, "Bizim bir Marmarayımız var. Basit çanak çömlek hikayesi bize 4 sene kaybettirdi. 3 sene, 4 sene önce Marmaray açılacaktı. Şimdi bu 29 Ekim’e yetiştirmeye çalışıyoruz. Yazık, günah değil mi?" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Genel Merkez Teşkilat Başkanlığı tarafından Kızılcahamam’da düzenlenen "İl ve İlçe Başkanları Teşkilat İçi Eğitim Programı"na katılarak bir konuşma yaptı. Hazreti Muhammed’den örnekler veren ve istişarenin önemine dikkat çeken Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Bizim için milletvekilleri düzeyinde istişare yeterli değildir" dedi.
Yeterli zamanı olmayanların siyaset yapmaması gerektiğini anlatan Başbakan Erdoğan, "Arkadaşlar altını çizerek ben burada birşey söylüyorum. Siyaset pasif zaman anlayışıyla yapılmaz. Siyaset aktif zaman anlayışıyla yapılır. Aktif zamanını bu işe ayıramayanlar veya aktif zamandan buraya ciddi bir zaman ayıramayanlar zaten siyaset yapmasınlar. Yani işte işlerim güçlerimi tamamıyla bitireyim, akşam geçerken de şöyle parti teşkilatına uğrayayım’ dersek arkadaşlar bu siyaset olmaz. Ve bu bu ülkeye bir hizmet olmaz" şeklinde konuşutu.
Siyasete zaman ayırabilecek kişilerle siyaset yapmak istediklerini belirten Başbakan Erdoğan, siyasetle yapmak istediklerinin Türkiye Cumhuriyeti’ni muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkartmak olduğunu ifade etti. Yerel seçimlerde AK Parti’nin yine zafer kazanacağına vurgu yapan Erdoğan, "30 belediye, büyükşehir belediyesi... Bunları bizim kahir ekseriyetiyle almamımz gerekir. Bu konuda kararlı olacağız. Evet biz bunları kahir ekseriyetiyle alacağız ve bizim Türkiye’deki istikrar çizgimiz, farklı esmesi lazım. Farklı esmesi için de bizim il başkaknlarımız, ilçe başkanlarımız bizim lokomotifimizdir" şeklinde konuştu.
Konuşması sırasında Osmanlı’nın sembolü olan çınar ağacından örnekler veren ve çınar ağacı gibi olunması gerektiğini anlatan Erdoğan "Öncelikle biz adeta bir çınar gibi besinimizi, gıdamızı, özümüzü işte o derinlerdeki kökklerimizden alacağız. köklerimiz vesilesiyel derinlere inecek, o derinlerden, tecrübeyi, birikimi, bilgiyi en önemlisi de ibretlik bilgiyi alacak, en uçtaki filizlere, en uçtaki yapraklara kadar onları taşıyacağız" dedi.

"SU SABIRLA NASIL MERMERİ DELİYORSA, BİZ DE SABIRLA ANLATMAYA DEVAM EDECEĞİZ"
"Nerede nefes alıp veren bir insanımız varsa sizin onun farkında olmanız, daha da önemlisi onun sizin farkınızda olması gerekiyor" diyen Başbakan Erdoğan, "Yayla olsun, mezra olsun, köy olsun, mahalle olsun, her bir insanımızın ilçesinde, ilinde bir AK Parti teşkilatının olduğunu bilmesi, orada derdini anlatabilecek bir rahatlık içinde kendisini görmesi gerekir. Siz kapılarınızı kapattığınızda oraya ışık girmez. Oraya ışık girmediği gibi çınarın yaprağı ışık alamaz ve gövdeyi doğrudan doğruya etkiler" şeklinde konuştu. 24 saati sadece ve sadece millete hizmetle geçireceklerinin altını çizen Başbakan Erdoğan, millete hizmet yolunda hiçbir mazareti ve bahaneyi tanımadıklarını ifade etti.
AK Parti siyaseti millete hizmetin aracı olarak görürken diğer partilerin ise siyaseti sembollerle, sloganlarla, iftira, itham ve tahriklerle yapmaya çalıştıklarını söyleyen Erdoğan, "Halkımız 10 yıllar boyunca devam eden gerilim, slogan, tahrik siyasetinden dün olduğu gibi bugün de hiç hazzetmedi. Halkımız siyasetten bölücü, ayrıştırcı bir dil değil, birleştirici, kucaklaştırıcı bir dil bekliyor. Gönüllere hitap edici, gönülleri fethedici bir dil bekliyor. bunu hiç kimse yanlış anlamasın, bu AK Parti’nin yanağına vurana diğerini de çevireceği anlamına gelmez. Bu iftiralara, ithamlara sessiz kalacağımız anlamına da gelmez. Özellikle yerelde bu kaba dilin, bu tahrik dilinin tuzağına düşmeyeceğiz. Her zaman ifade ediyorum, aldatan olmayacağız ama aldanan da olmayacağız" şeklinde konuştu.
AK Parti’nin faaliyetlerini sabırla anlatmaya devam edeceklerini belirten Erdoğan, "Unutmayın su damlaya damlaya sabırla mermere nasıl işliyorsa, mermeri nasıl deliyorsa aynı şekilde bizler de sabırla anlatmaya devam edeceğiz. Diğer siyasi partiler, ayrımdan ve ayrımcılıktan medet umdular ve bugün hala bulunan medet umuyorlar. Allah’a hamdolsun yüzyıllar boyunca bu milletin arasına nifak sokulamadı" şeklinde konuştu.

"TÜRKİYE İÇİN KRİTİK BİR EVREYE GİRDİK"
Başbakan Erdoğan, konuşmasında yaklaşan yerel seçimlere de dikkat çekti. "2014 yılı Türkiye için kritik sonuçların alınacağı bir evre olacak" diyen Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimleri, yeni anyasa çalışmaları ve bir referandumun bu tarihte gündeme geleceğini kaydederek, AK Parti’nin kurulduğu günden bu yana en kritik seçime gireceğini anlattı.
Daha önceki seçimlerde temeli sağlamlaştırdıklarını belirten Başbakan Erdoğan, "Bundan sonra ise artık istikbale çok daha fazla yoğunlaşacağız. Başta başlattığımız şu asrın projesi olan projelerimizi tamamlayacağız" dedi. 2014’teki seçimlerin ardından 2023’in yollarını inşa edeceklerini kaydeden Erdoğan, bu süreçten sonra çözüm sürecinni tamamlanacağını, demokratikleşmenin, iç ve dış politikanın önündeki terör engelinin de ortadan kalkacağını ifade etti.

"BAŞKANLIK SİSTEMİ ’KRALLIK’ DİYENLER YALAN SÖYLÜYOR"
Başbakan Erdoğan konuşmasının bir bölümünde ise Başkanlık Sistemi’ne değindi. Başbakanlık Sistemi’ni il başkanlarının, ilçe başkanlarının ve belde başkanlarının iyi bilmesi gerektiğini, genel merkezden gönderilen broşürlerin iyi okunması gerektiğini söyledi. Erdoğan, "Biz de muhalefetin propagandalarına AK Parti’ye oy verenler aldanırsa, onların iz suyunda giderse o zaman biz de şuna inanıyorum bir defa tavrını koyamayan bir teşkilat, meselesine sahip çıkamayan bir teşkilat anlayışını getirir. O zaman ne yapacağız, daha çok çalışacağız. Demek ki size gönderilen broşürler okunmuyor, iyi okunması lazım" şeklinde konuştu.
Muhalefetin Başkanlık sistemiyle ilgili haksız eleştiriler yaptığını, Başkanlık Sistemi’ni krallığa benzettiğini anlatan Erdoğan, "Parlamentonun olmadığı bir başkanlık sistemi kraliyetler hariç hepsinde vardır. Bugün Amerika’da parlamento yok mu, Rusya’da yok mu?" diye sordu. Erdoğan, "Başkanlık sisteminde başkan kral değildir ama bizdeki cahiller başkanın kral olduğu söylemine girerek yalan söylüyorlar" dedi.

"BASİT ÇANAK ÇÖMLEK HİKAYESİ MARMARAY’DA BİZE 4 SENE KAYBETTİRDİ"
Başbakan Erdoğan, konuşmasının bir bölümünde ise hayata geçirilecek olan projelere değinerek, bu projelerin hayata geçirilmesinde karşılarına çıkarılan engelleri hatırlattı. "Bir çılgın projenin gerçekleşebilmesi için bize hendek atlatıyorlar hendek" diyen Başbakan Erdoğan, "3 sene, 4 sene bir projeyi gecikmeli olarak çıkarıyorsunuz. Niye? Bakıyorsunuz önünüzde çok ciddi engeller var. Örneğin bizim bir Marmarayımız var. Basit çanak çömlek hikayesi bize 4 sene kaybettirdi. 3 sene, 4 sene önce Marmaray açılacaktı. Şimdi bu 29 Ekim’e yetiştirmeye çalışıyoruz. Yazık, günah değil mi? Her geçen zaman bu ülkenin aleyhinde. Biz muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkacaksak, bu yatırımlarımızı hızla gerçekleştirmek zorundayız" diye konuştu.
Kanal İstanbul Projesi ile ilgili olarak birilerinin kendilerine akıl vermeye kalkıştığını da söyleyen Erdoğan, "Birileri geliyor bize akıl veriyor. ’Bence yanlış yapıyorsunuz, bunlar gereksiz şeyler’ diyor. Sen o aklı kendine sakla arkadaş. Biz bunların hepsinin müzakeresini, istişaresini her şeyini yaptık ve bunu yapmamızın en önemli geriği boğazı bir çevre tehdidinden kurtarmaktır. Biz dünyadaki en önemli, altın kolye olan boğazımızı böyle bir çevre tehdidi altında geleceğe bırakamayız" şeklinde konuştu.

"ÇANAK ÇÖMLEĞİ KORUYORSUN DA TARİHİ KIŞLAYI NEDEN KORUMUYORSUN?"
Başbakan Erdoğan, Taksim’de yapılan düzenlemelerle ilgili olarak da muhalefetin eleştirilerini hatırlattı. "Taksim Gezi Alanı dedik. Hemen buna da karşı çıktılar" diyen Başbakan Erdoğan, "Kışlayı yeniden yapacağız dedik, bakıyorsunuz hemen o malum çevreler başta ana muhalefet partisi, onun destekçileri hep birlikte karşı çıktılar. Engellemek istediler, kuruldan reddettiler. Reddedince ben de dedim ki reddinize ret. Çünkü burada bir tarihi eser var. Bu tarihi eseri kurul nasıl reddeder?" diye sordu.
"Bu kurullar niçin var?" diyen Erdoğan, "Aslında bu tarihi eserleri korumak için. Çanak çömleği koruyorsun da oradaki tarihi kışlayı neden korumuyorsun? Çok garip bir şey. Denizin dibindeki 3-5 tane çanak çömlek bulunmuş, çatal, kaşık bulunmuş bunları koruyorsun ama Taksim Meydanı’ndaki devasa kışla gayet güzel mimari estetiği hepsi güzel; buna ’hayır’ diyorsun. Böyle bir mantık, anlayış olur mu? Bu ideoloji değil de nedir?" şeklinde konuştu.

"TÜRKİYE CUMHURİYETİ KÖKÜ DERİNDE OLAN AZAMETLİ BİR ÇINARDIR"
Başbakan Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti’nin son dönemde gerçekleştirdiği reformlarla artık daha güçlü hale geldiğini ifade ederek, devletin ve milletin yeniden buluştuğunu ve kucaklaştığını kaydetti. CHP ve MHP’nin Cumhuriyet çınarının köklerini göremediğini kaydeden Erdoğan, "Türkiye Cumhuriyeti kökü derinlerde olan, dalları ve yaprakları semayı kucaklayan güçlü mü güçlü bir çınardır" dedi. Türkiye Cumhuriyeti’nin bir fırtınada sarsılacak kadar zayıf olmadığını, kasırgalara direnecek kadar güçlü bir çınar olduğunu ifade eden Erdoğan, "Bu çınar, içinden çürütülecek, dışından baltalanacak kadar aciz değildir" dedi.
Türkiye Cumhuriyeti için "Azametli bir çınardır" diyen Başbakan Erdoğan, muhalefetin 10 yıl boyunca Türkiye’nin bölüneceğini bir papağan misali sürekli tekrar ettiklerini fakat onların yanıldığını söyledi. Erdoğan, "10 yıl, onlar nedediyse hep tersi oldu. Onlar neden korktularsa tam tersi gerçekleşti" diyerek, bugün Türkiye’nin Merkez Bankası’ndaki döviz rezervinin yeni bir rekor daha kılarak 132 milyar dolara ulaştığını kaydetti. 14 Mayıs tarihinde de IMF’ye olan 400 milyon doları ödeyerek bu defteri kapatacaklarını belirten Erdoğan, "Şimdi soruyorum ey Bahçeli, ey avareleri, ey Kılıçdaroğlu, ey avaraleri bu mu bölünen Türkiye?" diye sordu.
(İHA)