Başbakan Erdoğan'dan İsrail bombası

İNTERNET HABER - Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuşuyor. AK Parti'nin 12. yaşını kutlayan Erdoğan "AK Parti 12 yaşına ulaştı. Bir siyasi parti için 12 yıl çok uzun bir süre değildir. 12 yaşında olsa da hareketimiz davamız meselemiz 12 yıla değil binlerce yılın devamıdır. " dedi.

Başbakan Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları...

AK Parti sırtını statükoya dayamış bir parti değildir. Gücünü sırrını belli güç odaklarından alan bir parti değildir. AK Parti dengeleri gözeterek değil daha en başından itibaren hakka inanarak millete inanarak bu inançtan taviz vermeyerek bugünlere ulaşmış bir partidir. 

Yola çıkarken belli makamlara ulaşmak için çıkmadık. Biz zafere değil hedefe giden yola inandık. Menzile varmak Allah'ın takdiridir. Önemli olarak yoldan sapmadan gitmektir.  Eğer siz menzile giden doğru yolu bulur, doğru yol arkadaşlarıyla ilerlerseniz, zafer gelecektir. Sabreden için zafer mukadderdir.

Biz şairin dediği gibi, yenilgi, yenilgi büyüyen bir zafer olduğuna iman ettik. Biz ne yapsalar boş dedik, göklerden gelen bir karar vardır dedik. Düştük, yine kalktık, düştük yine kalktık, hamdolsun ayakta dimdik devam ediyoruz. Hiçbir zaman umutsuzluk içinde olmadık.

BİZİM DAVALARIMIZDA SİLAH BULAMAZSINIZ

Bizi şiddete sevk etmek için tuzak kuranlar, tahrik edenler her zaman oldu. Bizi ezmek yok etmek için bahane arayanlar oldu. Hiçbirine bu gerekçeyi vermedik. Silah ve şiddet arkasına halk desteğini alamayanların yöntemidir. Biz gayrimeşru yollara tevessül etmedik.

Siyasi partilerin nasıl kapatıldığını tekrar inceleyin. AK Parti'ye yapılan kapatma davasını inceleyin. O davalarda silah bulamazsınız, şiddet bulamazsınız, hukuk dışı şeyler bulamazsınız.

O davalarda bulabileceğiniz tek şey emir komuta sistemiyle hazırlanmış gazete kupürleridir. Düşünün eğitim haklarımızı kaybettik. Kızlarımızı üniversitelerinin kapılarında ağlattılar.

Siyaset yapma haklarımıza kadar nice haklarımızı gasp ettiler. Her seferinde sabır dedik. İşte bugün bu seviyelere o sabırın neticesinde ulaştık. Bundan sonra da sabırdan vazgeçmeyeceğiz. 

Sırtını statükoya dayayan kaybetmeye mahkumdur. Bizler AK Parti olarak çok uzun çok meşakkatli yoldan geliyoruz, her türlü zulme, horlanmaya maruz kaldık.

Bizimle birlikte sessiz yığınlar da bunları yaşadı. Bir avuç elitin tahakkümüne maruz kaldık. İşte o çoğunluğun, milletin seçtiği hükümetler alaşağı edildi. Bu milletin seçtiği başbakan idam edildi. Demokrasiye darbeler vuruldu, partiler kapatıldı.

Karanlık işler çevrildi. Terörle faili meçhulle hükümete milli irade korkutulmak istendi. Batının demokrasi sandık değildir, demokrasi sadece sandık değildir mantığı olmaz.

DARBENİN ARKASINDA İSRAİL VAR ELİMİZDE BELGELER VAR

Sandık milli iradenin ta kendisidir. Demokrasi sandık değildir. Arkasında ta İsrail var, elimizde belge var.

2011 seçimleri öncesinde bir oturumları var ve İsrailli bakanlar diyorlar ki Mısır'da Müslüman Kardeşler kazansa da onlar kazanamayacaklar, demokrasi sandık değildir diyorlar.

Batının demokraside tanımı yakalaması lazım. Demokrasinin tanımındaki bu çelişkiler dünyayı başka yere taşıyacaktır, otokratik rejimlere taşıyacaktır. Halkın iradesinin egemen olduğu bir dünya istiyorsak sandığa saygı gösterilecek.

Bugün geldiğimiz nokta işte bu manada önemlidir, değerlidir. onca acıyı yaşadıktan sonra bugün ulaştığımız seviyeyi muhafaza edemezsek mahcup oluruz. 

DEMOKRASİ DERSİ VERMELİYİZ

Türkiye olarak dünyaya demokrasi dersi vermeliyiz. Malum Gezi olaylarında benim milletim iradesine sahip çıktı ve gereken dersi verdi. Cam çerçeve indirerek değil sadece yasalar içerisinde meydanlarda ders verdi. Biz artık menziline ulaşmış bir parti değiliz.

Önümüzde 2023 var buna ulaşacağız. Önümüzde torunlarımızın omuzlayacağı 2053 var 2071 var. Biz koşmak zorundayız. Sabırla ilmek ilmek dokuduğumuz bu kumaşı terkedersek onu kurda kuşa yem ederiz. Biz sabırla bu günlere ulaştık ve Türkiye'yi o eski günlerine ulaştırmak isteyenler var.

Sultan Alparslan gibi omuzlarınızda bir milletin mesuliyetini taşıyorsunuz. Bu Ak teşkilat tıpkı Mustafa Kemal gibi Kurtuluş Savaşı'ndakiler gibi tarihin akışını değiştirebilecek yüreği taşıyorsunuz.

Halka millete ülkemize yönelik her saldırı Mehmet Akif'in deyimiyle cehennem bile olsa sizlerin göğsünde sönüp gitmelidir. 

Mart seçim ayımız. Biz bu seçime ben değil biz diyerek devam edeceğiz. Bize saldıranlar kadar bizi birbirimizi düşürmeye çalışanlara karşı her an her saniye uyanık olacağız.

30 büyükşehirde alacağımız oyun ne kadar olacağını görmek zorundayız.

Utanmadan sıkılmadan diktatörlük diyenlere Mart ayında gereken en büyük cevabı vereceğiz. Bize diktatör diyenlere hodri meydan diyorum. Diktatör görmek isteyenlere Mısır'a gidin diyorum.

Hacı Bektaş'ta Başbakan Yardımcısına bir kendini bilmez Hacı Bektaş düşmanı alçakça saldırıda bulunuyor. CHP'liler saldırganın etrafında etten duvar örüyor, okşuyorlar, sahip çıkıyorlar. 

Diktatörün olduğu yerde kimse sabah akşam diktatör kelimesini kullanamazlar, sallandırırlar. Mısır'da görüyorsunuz.

TRT muhabirimiz gözaltında,  AA muhabirini de aldılar ve bıraktılar. 

Ben biraz da şunu hatırlatıyorum gidin bakın Milli Şefiniz döneminde bir kişi bile İnönü'ye diktatör diyebilmiş midir?

SSK'yı batıran kişi CHP'nin başına atarak geldiğinde partiyi getirdiği hal ortadadır. 

Düşünebiliyor musunuz Türkiye CUmhuriyeti'nin Başbakan Yardımcısı senin gözünde yumruklanacak ve sen özür dilemeyeceksin. Siz hangi diktatörlükten, hangi demokrasiden bahsediyorsunuz?

CHP TALİHSİZ ELLERDEDİR

CHP talihsiz ellerdedir. Türkiye'nin demokrasi mücadelesinde isterdik ki demokrasiyi bilen bir anamuhalefet olsun. CHP seçim sürecini provoke etmek için her yola başvuracaktır.

Kamuoyu araştırmaları ortada. Bunlar gördükçe çılgına dönüyorlar. Sandığa tertemiz gideceğiz ve AK Parti inşallah çok daha güçlü çıkacak. CHP öfkenin nefretin diline daha fazla sarılacaktır. 

Mısır'da 60 yıldır devam eden otokratik sisteme Mısır halkı sabırla tahammül etmiş, şiddete başvurmamıştır. Mısır halkı bir gün zafere ulaşacağını biliyordu. 25 Ocak devrimiyle Mısır diktatörlük  rejiminin ardından demokrasiyi tesis etmek için çalıştı.

MURSİ HALKINI KUCAKLAMADI DİYORLAR

Batı ne diyor Mursi halkını kucaklamadı, İslam ülkeleri de ne yazık ki bunu söyledi. Bir yıl içinde bu nasıl kucaklamamak gibi mevcut kabinesi Mübarek rejimi kabinesiydi. Bu darbeyi yapan Sisi Genelkurmay Başkanlığı'na Sayın Mursi'nin getirdiği kişiydi. Buraya da geldi, görüşmelerimiz oldu. Şu anda cumhurbaşkanı olan kişi o da Sisi'nin yönettiği kişidir. Onu da Anayasa Mahkemesi Başkanlığı'na Mursi getirdi.

Bu nasıl bir şey ki Mursi'nin getirdiği kişiler onu sırtından vuruyor Batı nasıl hala Mursi'yi suçluyor. Bunun yenilir yutulur tarafı yok. Bu siyasi litaratürde bal gibi dört dörtlük darbedir. Bu darbede babasının elleri üzerinde 6 aylık yavrular, 17 yaşındaki Esma vardır. Suriye'de olduğu gibi kutsal mekanlarımıza saygıları kalmadı. Hristiyanların da kutsal mekanlarına saygıları kalmadı.

Müslüman Kardeşler kiliseleri korurken bunlar yakmışlardır. Suriye'de yakılan yıkılan camilerin haddi hesabı yoktur. Batı nerede? Hani İnsan Hakları Beyannamesi? Kendileri ile ilgili böyle bir şey olduğu zaman dünyayı ayağa kaldıranlar nerede? Hepsi arkada gülüyorlar. Hepsiyle bunları paylaştık, ama bunların derdi yok.

ARAP DÜNYASINA: HANGİ MÜSLÜMANA ELİNİZİ UZATTINIZ?

Batı yardımı keserse Arap Dünyası biz zenginiz diyen bir zihniyet var. Arap dünyasının içinde zenginlerin olduğunu biliyoruz. Ama İslam dünyasının içinde zekata muhtaç olanları da biliyoruz. Kaçına elinizi uzattınız? Afrikada açlıkla pençeleşen Müslüman dünyası var. Hangisine elinizi uzattınız? Kaymak takım da var. O takımın altında sefaleti yaşayanlar var. Bunlar Victor Hugo'nun değil bizim sefillerimiz diyordu ya bunların sahip çıktığı yok. Bunlar diktatörlere sahip çıkıyorlar. Mısır halkı ramazan boyu hem oruç tuttular hem ibadetlerini yaptılar.

MISIR ORDUSUNA SESLENİYORUM

Mısır ordusunun inançlı olanlarına sesleniyorum. Siz müslüman kardeşlerinize nasıl bomba yağdırıyorsunuz, imanınızda titreme yok mu? Hukuka uygun olmayan talimata uyulmaz. 

SAYIN BAHÇELİ SİZ DARBEYİ KABULLENEBİLDİNİZ Mİ?

Sayın Bahçeli çıkmış Başbakan Mısır'daki darbeyi kabullenemedi diyor. Sayın Bahçeli siz Mısır'daki darbeyi kabullenebildiniz mi, hazmedebildiniz mi? Mısır'daki darbeye sessiz kalırsak yarın başka ülkede olduğunda sesimizi çıkaramayız.

İslam dünyası iyi bir sınav veremedi. İslam dünyası Hz. Yusuf'u kuyuya atanlardan farksız durumdadır. Ama Rabbim Yusuf'u nasıl kurtarıp Mısır'ın başına getirdiyse bugün de Mısır halkının iradesinin önüne kimse geçemeyecektir. 

Sayın Bahçeli sen önce imanının sesini duy ve onların yanında ol. Biz çocuklarımıza onurlu bir miras bırakacağız.