Başbakan Erdoğan yine çok sert konuştu
Abone olBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan, Midyat'ta yaptığı konuşmada terörün çözümü konusunda önemli açıklamalarda bulundu
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerimizde işsizliğin de yoksulluğun da acının, kanın, gözyaşının da yegane sebebi terördür, terör'' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bir çözüm sürecinin içinde olduklarını belirterek, 'Bu süreçte kimse bizim karşımıza Kürtlükle çıkmasın, kimse bizim karşımıza Türklükle de çıkmasın. Biz her türlü milliyetçiliği ayaklarının altına almış bir iktidarız' dedi.
Başbakan Erdoğan, Midyat Köşk Meydanı'nda düzenlenen toplu açılış töreninde vatandaşlara hitap etti.
3023'E KADAR SENİNLE BERABERİZ
Tören alanına asılan ''2023'e kadar değil, 3023'e kadar seninle beraberiz'' pankartına işaret eden Başbakan Erdoğan, ''Kardeşlerim bu gönüllerin konuşmasıdır, bu gönül dünyasının bütünlüğüdür. Ben Midyat'ta bunu görüyorum, ehlen ve sehlen'' dedi.
Hiçbir ayrım, fark gözetmeden 81 vilayete, tüm ilçelere, köylere hatta yaylalara, mezralara kadar hizmet götürdüklerini anlatan Başbakan Erdoğan, yıllarca ihmal edilmiş, geri bırakılmış bütün bölgelere pozitif ayrımcılık yaptıklarını, bölgeler arasındaki makası kapatmak için bunu gerçekleştirdiklerini söyledi.
BUNU YAPAN ŞEYTANIN İZİNDEDİR
Başbakan Erdoğan, 12 yıl önce yola çıkarken Yunus Emre'nin diliyle ''Yaradılanı yaradandan ötürü seviyoruz'' dediklerini ve bunu çok net bir ilke olarak benimsediklerini belirterek, geçmiş haftalarda dile getirdiği ''Kim ki kendi ırkının, kavminin, kendi kabilesinin diğerlerinden üstün olduğunu iddia ediyorsa o kişi şeytanın izindedir'' sözünü yineledi.
Erdoğan, şöyle devam etti:
''Kavimler farklı olabilir, ama saygındır. Kabileler farklı olabilir, ama saygındır, ırklar, diller, inançlar farklı olabilir, ama saygındır. Kardeşlerim, ne Arap'ın beyaza, ne beyazın Arap'a üstünlüğü yoktur. Başı kuru üzüm tanesi gibi incik, böncük de olsa biz insanları severiz. Ayrım yapamayız, biz her şeyden önce yaradanın kullarıyız, her şeyden önce insanız, canız. Biz, Türkiye Cumhuriyeti toprakları üzerinde hep beraber tek milletiz, bu millet kavramının içinde Türk'ü var, Kürd'ü var, Arap'ı var, Laz'ı var, Çerkez'i var. Var oğlu var.
Bizim kadim medeniyetimizde asla böyle bir farklılık, asla ayrım olmamıştır. Bizim kültürümüzde, geleneklerimizde özellikle bu hassasiyet hep korunmuştur. Etnik milliyetçiliği kim yaparsa yapsın o sapkınlığın içindedir, fesat içindedir, fitne peşindedir. Bin yıllar boyunca bu topraklarda nasıl bir ve beraber olduysak Allah'ın izniyle yine bir olacak, diri olacak, bu topraklar üzerinde iri ve güçlü olacağız.''
KİMSE KARŞIMIZIA KÜRTLÜKLE ÇIKMASIN
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bir çözüm sürecinde olunduğunu belirterek, ''Bu süreçte kimse bizim karşımıza Kürtlükle çıkmasın, kimse bizim karşımıza Türklükle de çıkmasın. Biz her türlü milliyetçiliği, ayaklarının altına almış bir iktidarız. Kuru milliyetçilik yok. Bizim milliyetçilik anlayışımızda ne var biliyor musun? Vatanseverlik var. İnsan severlik var. Fakirin, fukaranın, garip gurebanın yanında yer almak var'' dedi.Erdoğan, Midyat Köşk Meydanı'nda düzenlenen toplu açılış töreninde vatandaşlara hitap etti.
Konuşmasında ayrımcılığa, bölücülüğe, bölgesel, etnik ve dinsel milliyetçiliğe karşı olduklarını belirten Erdoğan, tüm insanları aynı şekilde sevdiklerini, bunun için de bir sürecin içinde olduklarını kaydetti.
TERÖRE KARŞI BİRLİKTE MÜCADELE EDECEĞİZ
Mardin-Midyat-Kızıltepe arasındaki tüm yolların asfalta dönüştüğünü, okulların her geçen gün modernleştiğini, bütün bu gelişmelerin artarak süreceğini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Artık okullarımıza akıllı tahtalar gelmeye başladı. Tablet bilgisayarlar gelmeye başladı. Yavrularımız artık kitap yüklü çantalarla değil, elinde kitabı içine yerleştirilmiş tabletiyle gelecek. Onunla dersine girecek, dersinden çıkacak. Ama hep beraber teröre karşı çok mücadele edeceğiz, çok mücadele vereceğiz. Ben inanıyorum ki benim Midyatlı kardeşim cesur, cesaret sahibi.
KİSME KEPENKLERİ İNDİRMEYECEK
Birileri 'kepenkleri indirin' dediği zaman o kepenklerini indirmeyecek. 'Kusura bakmayın. Siz başka yerlere gidin' diyecek. 'Bizim gönül kapılarımızı, gönül kepenklerimizi kimse indiremeyecek' diyecek. Dikkat edin, terör örgütü özellikle son zamanlarda eğitim kurumlarını, okulları, dershaneleri, yurtları hedef alıyor. Molotoflarla, taşlarla, bombalarla okulları yakıyor, yıkıyor, hatta öğrencileri hedef alıyor, öğrencileri katlediyor. Çünkü bu bölgenin insanının okumasını, yetişmesini istemiyorlar.
Bu bölge insanının yoksulluktan, işsizlikten kurtulmasını istemiyorlar. Kanlarını akıttıkları, ölmeye ve öldürmeye programladıkları gençlerin tükenmesini istemiyorlar. İşte buna artık hep birlikte, Midyat'tan bugün Türkiye'ye sesleniyorum, hep birlikte dur diyeceğiz. Dur. Hep birlikte silahlar sussun, fikirler konuşsun, siyaset konuşsun diyeceğiz. Biz, Milli Birlik ve Kardeşlik Projemizde, bir çözüm süreci içerisinde bir evreye girdik. Silahların susması, silahların artık gömülmesi, kendi ayaklarının üzerinde duran, kendi iradesi ile hareket edebilen siyasete fırsat tanınması için bir çözüm süreci başlattık. Sizler, benim sevgili Midyatlı kardeşlerim, arkamızda durduğunuz sürece biz bu meselenin üzerine kararlılıkla gidiyoruz ve gideceğiz. Sizlerin hayır duası bizimle olduğu müddetçe biz, Allah'ın izniyle bu meseleyi çözeceğiz ve çözüyoruz.''
ONLAR İPE UN SERİYOR
''Bugün önümüzde duran sorunların çözümü yeni imtiyazlar üretmekten geçmiyor'' diyen Başbakan Erdoğan, tam tersine hakların ve özgürlüklerin herkes için hayata geçirildiğinde sorunların gerçek anlamda ve kalıcı şekilde çözülmüş olacağını söyledi.
Yeni anayasayı, Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi'ni bunun için önemsediklerini vurgulayan Başbakan Erdoğan, şöyle dedi:
''Yeni anayasa deniyor. Yeni anayasayı isteyen biziz. Diğerleri istiyor mu? Hayır. Onlar ipe un seriyor. CHP diyor ki 'Bunun sınırı olmaz ne zaman biterse.' MHP, '23 Nisan güzel bir gün. 23 Nisan'a kadar bitirelim' diyor. 'Eyvallah' diyoruz, 23 Nisan fazla uzun bir süre değil. Ama BDP'ye bakıyorsun o da aynen CHP gibi konuşuyor, 'Süresi olmaz, ne zaman biterse' diyor. Böyle sulandırma olmaz. Eğer bir işi yapacaksan bunun başlangıcıyla bitişi belli olur. Bugün Arap Baharı'nda bile 6 ayda anayasa yapıyorlar. Bu kadar anayasalar yapmış, anayasalarda değişiklikler yapmış bir Türkiye hala darbe anayasalarıyla mı yönetilecek?
Biz samimi olduğumuzu daha başta gösterdik. Bizim 325 milletvekilimiz var, biz 325 milletvekiliyle Anayasa Uzlaşma Komitesi'nde üç kişiyle temsil ediliyoruz. Bizim dışımızdaki üç partinin 215 milletvekili var, 9 üyeyle temsil ediliyor. Bakın 325 milletvekilimiz var üç üyeyle temsil ediliyoruz, 215 milletvekilleri var 9 üyeyle temsil ediliyor. Biz buna bile 'Eyvallah' dedik; niye? Yeni anayasayı yapalım diye. Hala kalkıp faturayı bize kesmek istiyorlar, bunu kimse yemez. Parlamentodaki normal komisyon çalışmalarında milletvekili sayınız neyse ona göre üyeyle orada temsil edilirsiniz. Ama biz burada 'Yeter ki üzüm yiyelim' dedik, 'Bizim bağcı dövmekle işimiz yok' dedik. Şimdi Meclis Başkanımız 'Mart sonu' dedi. Mart sonuna kadar çalışıyoruz, çalışacağız. İnşallah hayırlı olur, inşallah bunu da bitiririz.''