Başbakan Ahmet Davutoğlu, ilk kez ulusa seslendi!
Konuşmasının ilk bölümünü Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ayıran
Davutoğlu, Erdoğan'a ülkeye hizmetlerinden dolayı teşekkür etti.
Görev değişiminde kaos bekleyenlerin ellerinin boş kaldığını
söyleyen Davutoğlu, hükümetin IŞİD'i desteklediği iddialarına ise
art niyetli ve maksatlı olduğunu ifade etti.
Başbakan Davutoğlu, televizyonlarda yayınlanan "Yeni Türkiye
Yolunda" konuşmasında, milleti en derin saygı ve muhabbetleriyle
selamladığını söyledi. Erdoğan'a konuşmasının ilk bölümünde
teşekkür eden Davutoğlu, paralel yapı dahil Türkiye'de
siyasi hesaplar yapan çevrelerle mücadelenin devam
edeceğini söyleyerek demokrasi adına herkese gurur veren
çok olgun bir sürecin sonunda yeni cumhurbaşkanını seçtiklerini
vurguladı.
Kendisinden başbakanlık görevini devraldığı Recep Tayyip
Erdoğan'ın, 10 Ağustos'ta gerçekleştirilen seçimle Türkiye
Cumhuriyeti'nin doğrudan milletin oylarıyla seçilen ilk
cumhurbaşkanı olduğuna işaret eden Davutoğlu, bu seçimin demokrasi
açısından bir milat değeri taşıdığını, millet iradesinin nihayet en
yüksek seviyede tecelli ettiğini kaydetti.
"BAYRAK YARIŞI, NÖBET DEĞİŞİMİ"
Türkiye'nin hızını hiç kesmeden, yürüyüşünü hiç sekteye
uğratmadan, hem cumhurbaşkanlığı hem başbakanlık makamında bir
görev değişimi yaşadığını dile getiren Davutoğlu, bu değişimi bir
bayrak yarışı, bir nöbet değişimi olarak gördüklerini, bu şuurla
hareket ettiklerini bildirdi.
"Dünyada hem başbakanlık hem cumhurbaşkanlığı değişim sürecini
bu kadar başarıyla yürüten başka bir örnek göremezsiniz"
değerlendirmesinde bulunan Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Türkiye kökleşmiş demokrasisiyle, çok şükür, kriz
beklentilerini boşa çıkarmıştır. Sancısız bir geçiş yaşadık
ve kaos bekleyenlerin elleri boş kaldı. Bundan sonra da
paralel yapı da dahil, her türlü demokrasi dışı vesayet odağıyla
mücadelemize kararlılıkla devam edecek, kriz fırsatçılarına göz
açtırmayacağız.
Türkiye'nin kazanımlarının korunmasında ve atılımların hiç
kesintiye uğramadan sürdürülmesinde devamlılığın ne kadar hayati
olduğunu iyi biliyoruz. İşte tam da bu yüzden, sadece 3 gün
içerisinde Bakanlar Kurulu başta olmak üzere tüm dönüşüm sürecini
başarıyla tamamladık. Yeni görevlendirmeler, atamalar hızla
gerçekleştirildi. Bizim bu süreçlerle kaybedecek vaktimiz yok. Biz
önümüze bakıyoruz."
"HAYALİMİZ GERÇEĞE DÖNÜŞÜYOR"
Türkiye'nin artık normalleştiğine işaret eden Davutoğlu,
"Gayri tabii yollarla, siyasi mühendislik operasyonlarıyla
iktidar devşirmek isteyenlere kapılar kapanmıştır.
Milletimizin her bir ferdi tamamıyla emin olabilir ki; bu medeniyet
kervanı, yoluna her geçen gün hızını arttırarak devam edecektir"
dedi.
Yeni Türkiye hayallerinin artık adım adım gerçeğe dönüştüğünü
ifade eden Davutoğlu, bu yolda aldıkları her hayırlı mesafenin
önlerine yepyeni kapılar, çok daha parlak ufuklar açtığını
söyledi.
Başardıklarının daha fazlasını başarmak, 2023 hedeflerine
doğru ilerleyen yeni Türkiye'yi inşa etmek için hiç ara vermeden
çalışmalara aynı aşk ve şevkle başladıklarını belirten Davutoğlu,
"Nihai hedefimiz, aziz milletim bunun da ötesinde, bu toprakların
sahip olduğu kadim mirası yeniden canlandırmak, yeni bir medeniyet
ihyasını gerçekleştirmektir" ifadelerini kulandı.
"TARİHİ SORUMLULUĞUN FARKINDAYIZ"
Türkiye'nin nevzuhur bir ülke olmadığını, köklü bir tarihi ve
zengin bir geleneği bulunduğunu vurgulayan Davutoğlu, kendisinin de
62. Hükümete güvenoyu aldıktan hemen sonra, bu köklü geleneğe sahip
çıkmak adına Selçuklu başkenti Konya'yı, Osmanlı'nın tohumlarının
atıldığı Söğüt'ü ve Cumhuriyet meşalesinin yakıldığı Samsun'u
ziyaret ettiğini kaydetti.
Bundan sonraki siyasetlerinde de bu tarihi şuurla hareket
edeceklerini bildiren Davutoğlu, "Aynı bilinçle göreve başlar
başlamaz Türk demokrasisinin kökleşmesine kendilerini adayan
seleflerim rahmetli Adnan Menderes'i, Turgut Özal'ı ve Necmettin
Erbakan'ı ziyaret ettim. Onların bu demokrasi mücadelesinde
ödedikleri bedellerin farkındayız ve bu bedelleri hiç
unutmayacağız" diye konuştu.
Yüklendikleri tarihi sorumluluğun şuurunda olduklarını
belirten Davutoğlu, hesaplarını popülist bir anlayışla
değil, 2023 vizyonu çerçevesinde belirledikleri kısa, orta, uzun
vadeli hedefleri yakalamak üzere yaptıklarını kaydetti.
"SEÇİM EKONOMİSİNE PRİM VERMEYECEĞİZ"
Seçim siyasetine, seçim ekonomisine, kısa vadeli popülist
uygulamalara geçmişte prim vermedikleri gibi bugün de
vermediklerini, yarın da vermeyeceklerini dile getiren Davutoğlu,
şöyle devam etti:
"Türkiye'yi daha güçlü, daha müreffeh, daha itibarlı bir ülke
haline getirmek, demokrasimizi ülkemizin her bir ferdinin, her bir
vatandaşının gurur duyacağı ileri bir seviyeye taşımak adına
gereken her adımı atacağız.
Çözüm süreci başta olmak üzere, bu ülkenin ne kadar
kanayan yarası varsa, hepsine kararlılıkla çareler
üreterek, toplumsal barışı her yönüyle mutlaka tesis
edeceğiz. Birliğimizi, dirliğimizi, dostluk ve kardeşliğimizi hiç
kimsenin bozmasına izin vermeyeceğiz, saflarımızı sık tutarak,
birbirimize kenetlenerek, birbirimize muhabbetimizi arttırarak
aramıza fitne ve fesat sokmayacağız. Geçmişte olduğu gibi, kendi
önceliklerini koruyan, barışın yanında, haksızlıkların karşısında,
gerçekçi ve aktif bir dış politika izlemeye devam edeceğiz."
IŞİD İDDİALARINA AÇIKLIK GETİRDİ
Başbakan Ahmet Davutoğlu, 'Uzun bir zamandır çeşitli çevreler
haksız ve mesnetsiz biçimde Türkiye'nin IŞİD'le çeşitli ilişkiler
içinde olduğu, bu örgüte destek verdiği gibi maksatlı ve art
niyetli iddiaları dolaşıma sokuyor. Bu iddiaların hangi kirli
hesapların ürünü olduğunu gayet iyi biliyoruz' dedi.
Bakanlar Kurulu kararıyla IŞİD'i terör örgütü ilan etmiş bir
hükümete bu iftiranın atıldığını belirten Davutoğlu, 'Ülke
olarak, bu ateşin söndürülmesi, masum canların canına kasteden
zorbalıkların ve terör yapılanmasının bertaraf edilmesi için her
türlü adımı atmaya hazırız' diye konuştu.
SURİYE VE IRAK TARTIŞMALARI
Suriye'de, Irak'ta, Filistin'de defaatle uyarmalarına rağmen
uluslararası toplumun doğru olanı yapmaktan sürekli kaçındığını
ifade eden Davutoğlu, 'Bu duyarsız ve çelişkili politikalar
neticesinde kıvılcımlar bütün bölgeyi tehdit eden yangınlara
dönüştü. Devlet otoriteleri ortadan kalktı, orduların
etkinliği kalmadı ve halklar çeşitli çatışmacı gruplar karşısında
savunmasız kaldı. IŞİD gibi terör örgütleri bu kaostan
faydalanarak, bu büyük otorite boşluğunu kullanarak etki alanlarını
genişletti' diye konuştu.
Davutoğlu, bugün ortaya çıkan tablodan rahatsızlığını dile
getiren uluslararası topluma, yakın geçmişte bölgede esen demokrasi
rüzgarlarına destek olmalarının, demokratik yöntemlerle göreve
gelen yönetimlere sahip çıkmalarının gereğini defalarca
anlattıklarına dikkati çekti.
Davutoğlu, ancak farklı hesaplar içine girerek bu hayati
adımları atamadıklarını, alınması gereken tedbirleri etkin biçimde
uygulayamadıklarını ve maalesef bölgenin büyük acılara gark
olduğunu belirtti.