Baş ağrıları artıyor
Abone olAraştırmalar,Türkiye'de her 3 kişiden birinde strese bağlı gerilim tipi baş ağrısı bulunduğunu ortaya çıkarttı.
Bayer Türk'ün, Nöroimmunoloji Derneği ile birlikte, halkın baş
ağrısı konusundaki şikayetlerini dinleyerek öneri ve yönlendirme
yapabilmek amacıyla hazırladığı ''Gezici Baş Ağrısı Merkezi''
otobüsü, Nisan ve Haziran aylarında 20 ilde 12 bin kişiyi taradı.
Tıbbi danışmanlığını Prof. Dr. Mustafa Ertaş'ın yaptığı özel
donanımlı otobüste, 3 pratisyen doktor ve 10 yardımcı görev yaptı.
Yapılan tarama ve ankette merkeze başvuranların yüzde 52'sini
erkekler, yüzde 48'ini kadınlar oluşturdu. Bunların yüzde 83'ünün
evli, yüzde 12'sinin bekar ve yüzde 5'inin dul olduğu saptandı.
Gezici Baş Ağrısı Merkezi'ne başvuranların yüzde 55'inin 34-54 yaş
arasında olduğu vurgulanırken, en çok baş ağrısı şikayeti çeken yaş
grupları, yüzde 30 ile 35-44, yüzde 25 ile 45-54 ve yüzde 19 ile
25-34 olarak belirlendi. Merkeze başvuranların meslek dağılımlarına
bakıldığında en çok baş ağrısı şikayeti bulunanların yüzde 20'sinin
ev kadını, yüzde 14'ünün emekli ve yüzde 9'unun esnaf olduğu
görüldü. Merkeze başvuranların yüzde 95'inde baş ağrısını
tetikleyen unsurlar bulundu ve en sık rastlanan unsurlar ''stres''
ve ''uykusuzluk'' olarak belirlendi. STRESE BAĞLI BAŞ AĞRISI
İstanbul Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.
Dr. Mustafa Ertaş, Türkiye'de strese bağlı baş ağrılarına sıklıkla
rastlandığının altını çizdi. Gerilim tipi olarak adlandırılan bu
ağrıların görülme sıklığının kadın ve erkeklerde eşit olduğunu
vurgulayan Prof. Dr. Ertaş, ''Türkiye'de her 3 kişiden birinde
strese bağlı gerilim tipi baş ağrısı var'' dedi. Baş ağrısı
çekenlerin yüzde 60'ının doktora danışmadan ilaç kullandığına
işaret eden Prof. Dr. Ertaş, ''Baş ağrısının ilginç bir özelliği
var. Ağrılar sıksa, doktora danışılmadan alınan uygun olmayan dozda
ağrı kesicilerle bu ağrılar daha da sıklaşır. Türkiye'de halkın
yüzde 5'i sadece ağrı kesici aldıkları için hergün başları
ağrıyor'' diye konuştu. Gerilim tipi baş ağrısı çekenlerin ilaç
almaları durumunda ilaç bağımlısı olacaklarını ifade eden Prof. Dr.
Ertaş, ''Bu patlamamış el bombası ile çocukların oynaması gibi bir
şey. İlaç müptelalığı yaratılıyor. Bu tür adımlarla, hasta sonraki
yıllarını karartabilir'' dedi.