Barzani'den referandum açıklaması
Abone olIrak Kürt Bölgesel Yönetimi Başbakanı Neçirvan Barzani, 25 Eylül'de düzenlenmek istenen bağımsızlık referandumuna ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başbakanı
Neçirvan Barzani, referandumu hedeflerine ulaşmada bir araç olarak
gördüklerini söyledi.
Barzani, terör örgütü DEAŞ'ın Musul'un Sincar ilçesindeki Ezidilere
saldırmasının 3'üncü yıl dönümü dolayısıyla Duhok kentinde
düzenlenen anma töreninde bir konuşma gerçekleştirdi.
Konuşmasında, IKBY'nin 25 Eylül'de düzenlemek istediği bağımsızlık
referandumuna değinen Barzani, şunları ifade etti:
"Bunu üzülerek belirtmem gerekiyor, Irak'ın doğru ve düzgün
bir ülke olacağından hiç ümidimiz yok. Irak'la (merkezi hükümetle)
tüm yolları denedik ancak tamamen çaresiz ve umutsuz kaldık. Irak
ile yaşadığımız geçmiş tecrübeler bizi bu duruma getirdi ve
haklarımızı alıp, korunabileceğimizin garantisi yok. Bu
yüzden birlikte yaşam ve güvenliğin temin edilmesi için hepimizin
referandum yoluyla tüm dünyaya kaderimizi tayin edebileceğimizi
göstermemiz lazım. Bunun da altını çizmem lazım; referandum bizim
için bir amaç değil ancak daha büyük hedefe ulaşmamız için bir
araçtır."
Baas Rejimi'nin yıkıldığı 2003 tarihinden sonra Irak merkezi
hükümetinin Kürtlere birçok vaatlerde bulunduğunu hatırlatan
Barzani, çok geçmeden Sincar'daki felaketin meydana geldiğini dile
getirerek DEAŞ'la mücadelenin ardından direkt referandum kararı
alındığını söyledi.
IKBY halkının kendini koruması ve gelişmesi için barışçıl ve
demokratik bir şekilde kaderini tayin etmek istediğini dile getiren
Barzani, "Belgelerle ortaya çıktı ki, Irak bir devlet gibi
bizi koruyamıyor veya korumak istemiyor. Bizim ilerlememizi
istemiyor." görüşünü savundu.
Terör örgütü DEAŞ ile mücadele sırasında Irak merkezi hükümetinin
kendilerine silah vermediğini ancak kısa bir süre içerisinde bir
fetva ile kurulan Haşdi Şabi'nin hemen yasallaştırılıp tüm
silahların temin edildiğine tepki gösteren Barzani şunları
kaydetti:
"Irak'ın savunma sistemi içerisinde Peşmerge, muhatap
alınmadı. Merkezi hükümet Haşdi Şabi'ye sunduğunu Peşmerge'ye
yapmadı. Peşmerge, anayasaya göre Irak'ın savunma sisteminin bir
parçası olarak kabul ediliyor. Ancak Haşdi Şabi'nin anayasada bir
varlığı yokken, yasalar çiğnenerek tüm imkanlar seferber edildi.
Haşdi Şabi'ye karşı olduğumuzu söylemiyoruz. Peşmerge ve Haşdi
Şabi, aynı cephede savaştı, peki neden bir yandan Haşdi Şabi
yasallaştırılıken, Peşmergenin varlığı ve terörle mücadelesi örtbas
ediliyor. İşte bunlar bizim Bağdat ile olan derin
yaralarımızdır."
Terör örgütü DEAŞ, 3 Ağustos 2014 tarihinde Musul'un Sincar
ilçesinde yaşayan Ezidilere saldırı düzenleyip, kadın ve çocukların
da aralarında bulunduğu birçok kişiyi öldürmüştü.