Bartın'daki seli 'çok büyük bir şeydi' deyip anlattı: En büyük şansımız...
Abone olBARTIN'da sel felaketi sırasında dere kenarındaki alabalık üretim tesisini su bastı. Tesiste çalışanlar dere yatağının hemen kıyısındaki yolun çökmesiyle birlikte dere yatağının genişlemesi sayesinde sele kapılmaktan kurtuldular.
Bartın’da yaşanan sel felaketinin en çok zarar verdiği
noktalardan biri Ulus ilçesinin Zafer köyü oldu. Zafer köyünden
geçen dere yatağının kıyısında bulunan alabalık üretim tesisi selde
büyük hasar gördü. Selle birlikte taşan derenin suyu alabalık
havuzlarındaki suyla birleşti. 10 bine yakın alabalık sele kapıldı.
O sırada tesiste bulunan çalışanlar ölümle burun buruna geldiler.
Çalışanlar, dere yatağının diğer kıyısındaki yolun çökmesi ile
birlikte dere yatağının genişlemesi suların yön değiştirmesi
sayesinde kurtuldular.
Tesis çalışanlarından Nuray Arslan (32) yaşadıkları korku dolu
anları anlatırken, “Bu yol patladığı için dere yatağı genişledi.
Biz her şeyi bırakıp yola doğru çıkmaya başlamıştık. Burası
patlayınca bizim en büyük kurtuluşumuz oldu” dedi. Arslan o anların
anlatılamayacak boyutta olduğunu ifade ederek, “Aslında gerçekten
anlatılmaz yaşanır bir olaydı. Çünkü biz aslında bu kadar büyük bir
şey beklemiyorduk. Yani bir anda gelen bir sel vardı. Ve biz
elimizden geldiğince yapabileceklerimizi, yukarıda bendimiz var
onun kapaklarını kapatmaya çalıştık. İşte balıklara giden suların
önlerine gelen şeyleri almaya çalıştık. Ama tabi bir yerden sonra
bu imkansızlaşıyor çünkü gerçekten suyun önüne geçemezsiniz yani
bunu yaşayan insanlar zaten bilir." diye konuştu.
"Can kaybımız yok en sevindirici olayımız"
"Elimizden gelen her şeyi yapmaya çalıştık ama bir yerden sonra
bıraktık çünkü yapabilecek hiçbir şey yoktu" diyen Arslan "Bizim
şansımız şu oldu karşı tarafta bir yol var. Yol çöktü suyun
tahribatına dayanamadı. Bundan ötürü biz rahatladık. Sulara bayağı
bayağı girmiştik. Allah razı olsun burası patlayınca biz kurtulduk
yani. Gerçekten çok büyük bir şeydi. Çünkü o kütükler, ağaçlar çat
diye düşüyor gözünüzün önünde. Su gerçekten hiçbir şey affetmiyor.
Yüce Rabbim bir daha böyle bir kaza bela vermez. Can kaybımız yok
en sevindirici olayımız bu. Evet maddi hasarlarımız var işte giden
balıklarımız olsun, elektronik eşyalarımız olsun. Ama olsun buna da
şükür. Ayrıca devletin bütün kurumları buradaydı. Onlara ayrıca çok
teşekkür ederiz. Yani devletin varlığını hissettik. İsim isim
veremeyeceğim ama Jandarma bile o kadar canla başla çalıştılar ki
yemeden, içmeden, aç susuz neredeyse gerçekten çok teşekkür
ediyorum. Allah razı olsun” şeklinde konuştu.
"Burası patlayınca bizim en büyük kurtuluşumuz
oldu"
Selde tesisi basan suyun alabalık havuzlarıyla birleştiğini de
söyleyen Arslan, “Biz zaten alabalık yetiştiricisiyiz. Üretiyoruz,
restoranımızda satıyoruz. Sel suyunun gelmesiyle sular o kadar çok
yükselmişti ki şimdi bizim gölümüz var gölle beraber havuzlar
birleşti zaten. İşte onla beraber en minimum 10 bin tane balığımız
büyük bir ihtimal sele gitti. Ortalama şu an hesaplayabildiğimiz
bu. Bizim en büyük şansımız dediğim gibi bu yol. Bu yol patladığı
için dere yatağı genişledi. Biz her şeyi bırakıp yola doğru çıkmaya
başlamıştık. Burası patlayınca bizim en büyük kurtuluşumuz oldu.
Öyle söyleyeyim. Buradan şunu söylemek istiyorum. İşte Sinop’taki,
Kastamonu’daki afete uğrayan vatandaşlarımıza gerçekten Allah
yardımcıları olsun. İnşallah çok daha fazla kayıp olmadan bunu
atlatırlar. İnşallah böyle bir şey daha olmaz diyelim” dedi.