Baro'dan dağdan indirme dosyası
Abone olErdoğan'ın af sinyali vermesi bölgede umutları yeşertti. Diyarbakır Barosu hazırladığı dosyayı adalet Bakanlığı'na gönderecek.
Oğlu dağda yakınları da cezavinde bulunan Sur Belediye Başkanı
Demirbaş, "Dağdakileri indirecek, cezaevlerini boşaltacak
bir düzenleme için en az 3 yıllık bir çalışma şart"
diyor.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Diyarbakır’da hafta sonu gerçekleştirdiği ziyaretin ardından “Cezaevleri boşalacak, dağdakiler inecek” açıklaması ana gündem oldu.
Bu açıklama, çocuğu dağda olan veya yakınları cezaevinde bulunanlar arasında da beklenti yarattı. Diyarbakır Sur İlçe Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş, Radikal gazetesine konuştu. Rıfat Başaran'a konuşan Demirbaş, “Bu nasıl olacak?” sorusuna şu yanıtı verdi:
BASİT AMA ÖNEMLİ AYRINTILAR
“Bunun için sadece hukuki bir düzenleme yapılması yetersiz. Bir
‘Demokratik Katılım Yasası’ yapmak gerekiyor. Sadece yasal değil,
sosyal, psikolojik ve kültürel ayaklarını oluşturmak lazım. Tüm
boyutlarıyla incelenmeli. Dağdaki gençler inecek ama sosyal yaşama
nasıl adapte olacak? Nasıl iş bulacak? Üniversiteyi yarıda bırakıp
gidenler var, eğitimlerine devam edebilecekler mi? Dağdakiler
indiği zaman, çatışmalarda yaşamını yitirenlerin yakınlarının
durumu ne olacak? Bunlar basit ama önemli ayrıntılar. Toplum
gelenleri ne kadar kabul edecek? Toplumun da buna hazırlanması
lazım. Bunun için en az 3 yıllık bir çalışma gerekir” dedi.
BARO DOSYA HAZIRLIYOR
Diyarbakır Barosu Başbakan Erdoğan’ın sözlerinin ardından bir
çalışma başlattı. Baro Başkanı Tahir Elçi, “Bir dosya hazırlayarak
Adalet Bakanlığı ile önerilerimizi paylaşacağız” dedi. Elçi,
önerilerini şöyle sıraladı:
-Silahların teslim edilmesinden önce ‘örgüt üyesi olmadığı halde
örgüt üyesi gibi faaliyet gösterme’ fiilini düzenleyen, TCK’nın
220/6 maddesi derhal kaldırılmalı.
-Silahlı eyleme bulaşanların durumu çok önemli. Sürecin esas hedefi
de bu. Bunun için bir kere TCK 220. maddede tanımlanan ‘etkin
pişmanlık’ olmamalı. Sadece şartlı tahliye biçiminde bir düzenleme
de yetersiz olur. Bir Toplumsal Mutabakat Yasası gerekir.
-Aynı zamanda silahlarını bırakmaları içinde nerede nasıl bir
sistem kurulacak? Bu iyi planlanmalı. Gerekirse bunun için sivil
toplum kuruluşları, uluslararası kuruluşlardan bir heyet
görevlendirilebilir.
-Eğer af düşünülmüyorsa, demokratik yaşama katılma iradesini beyan
eden bir beyanname de düşünülebilir. Beyannameyi kabul edip gelene
‘5 yıl içinde silahlı bir eyleme katılmama’ koşulu konur. Ama bu 5
yıl boyunca kamu hizmeti ve seçme seçilme hakkından mahrum
edilmemeli.
-Herkesi kapsamalı. Türkiye yeni bir parantez açıyorsa düzenleme
Ergenekon’u da, Hizbullah’ı da, PKK ’yı da kapsamalı.
-Ancak bu şekilde toplumsal bir mutabakat sağlanabilir. Salt cezai
hükümler değil, sosyal birtakım düzenlemeler de olmalı. Toplumsal
mağduriyetleri onaran düzenlemeler de olmalı.