Barlas'ın sözlerine Cemaat ne yanıt verdi?
Abone olMehmet Barlas'ın Gülen ile ilgili sözlerine Cemaatin kamuoyuna en açık yapısı Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı aracılığı ile sert bir yanıt geldi.
Gülen Cemaati'nin Gazeteciler ve Yazarlar
Vakfı aracılığı ile yaptığı bomba açıklamalardan biri de Sabah
genel yayın yönetmeni Mehmet Barlas'ın tartışmaya yol açan
sözlerine yanıt veriyor.
Barlas, 30 Temmuz günü köşesinde "Alternatif iktidara giden yol Pensylvannia'dan geçer" diye mi düşünüyor diye yazmıştı.
Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nın iddialara yönelik yanıtlarından
birinde bu konuya değinildi. Açıklamada Gülen'in kendisi ile
görüşmek isteyenlere "hayır" demesinin uygun olmadığı söylendi ve
Hükümetten de çok sayıda ismin Gülen ile görüştüğünün altı
çizildi.
İşte Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nın açıklamasındaki ilgili
bölüm:
BÖYLE BİR ALGI OLUŞTURMAK HEM YANLIŞ HEM
YANILTICI
5. İddia: "Alternatif iktidara giden yol Pensilvanya'dan geçer.
İktidara alternatif arayanlar gidip Gülen ile
görüşüyor"
Toplumun her kesiminden insanın saygı duyduğu bir sivil kanaat önderinin insanlar tarafından ziyaret edilmesinin alternatif bir iktidar arayışı olarak sunulması ve böyle bir algı oluşturma çabasına girilmesi hem yanlış hem yanıltıcıdır.
Hayatı boyunca toplumun her kesimiyle diyaloğa açık
olmuş ve kapısını herkese açık tutmuş olan Sayın Gülen'in, kendisi
ile görüşmek isteyen insanlara sağlığı elverdiği sürece "hayır"
demesi misyonuna ve inandığı değerlere terstir.
Nitekim toplumun değişik kesimlerinden
saygın pek çok isim Sayın Gülen'i ziyaret ettiği gibi, hükümetin
birçok üyesi de defalarca kendisi ile görüşmüştür.
Kaldı ki, Sayın Gülen'in insanlarla olan ilişkilerine sadece siyaset perspektiften bakmak ve bu ilişkileri sınırlandırmaya çalışmak son derece yanlıştır.
HOCAEFENDİ'NİN GURBETTE
ZİYARET EDİLMESİ HAZMEDİLEMİYOR
Yakın geçmişe kadar Hocaefendi'nin Türkiye'de yaşamasını bile
hazmedemeyenler bulunmaktaydı. Görünen o ki, şimdi bunlara gurbette
ziyaretçilerini hazmedemeyenler de eklenmiş.
Unutulmamalı ki, özgür bir insanın en temel demokratik haklarıyla
bağdaşmayan bu saygısız tavır bir tür tecrit çabası olarak
algılanmaktadır.