Barlasın Ertuğrul Özkök kehaneti
Abone olBarlas, Hürriyet'in eski genel yayın yönetmenlerinin müzesi haline geldiğini söylerken bakın nasıl bir iddiada bulundu.
Ciner'in yeni gözağrısı Bloomberg HT’nin bugünkü konuğu Mehmet
Barlas'tı. Hürriyet'in tepe yönetimindeki değişiklikle başlayan
yenilik rüzgarının Türk medyasının üzerindeki etkilerini canlı
yayında değerlendiren Barlas, oldukça ilginç açıklamalarda
bulundu.
Mehmet Barlas, HT Gündem'de Gülin Yıldırımkaya'nın sorulurını cevapladı. İşte programdan bazı bölümler;
Gülin Yıldırımkaya: Biraz önce Medya Grup
Başkanımız Kenan Tekdağ ile sohbet ediyorduk. Sizin konuk
olacağınızı söyleyip kendisine sizi tanımladığını sordum. Şu
şekilde yanıt verdi: “Hem Itri’nin Neva Kar'ı hem Bach’ın
Saint Mathieu Passionate’ini hem de İbrahim Tatlıses’in Fırat
türküsünü aynı duyarlılık ve aynı bilgiyle kucaklayabilen gerçek
bir entelektüeldir.” Doğru tanımlamış mı sizi?
Mehmet Barlas: Anadolu mozaiğini bende tanımlamış.
Hepimiz öyle değil miyiz? Beynimiz batıda vücudumuz doğuda hepsi
birden Ortadoğu’da bir yaratık modeliyiz. Ben de onlardan
biriyim.
Medyada köklü değişimler de yaşanıyor. Ertuğrul Özkök
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni görevini devretti. Burada
Ertuğrul Özkök gitti diyoruz ama gitti mi gerçekten? Ya da Enis
Berberoğlu gerçekten geldi mi? Siz bu değişimi hissediyor
musunuz?
Ben 7 yıl Aydın Doğan’ın yanında çalıştım. İlk patron olduğu zaman
başyazar olarak çalıştım. Aydın Doğan insanları yemez ama onları
böyle bir kata koyar her kapıdan Aydın Doğan’a gittiğin zaman
kapılar açılır ve eski genel yayın müdürlerinin başları görünür.
Kim geliyor diye bakarlar. Şimdi baktığınız zaman Hürriyet’teki
eski genel yayın müdürlerine bir bakın Sedat Ergin eski genel yayın
müdürü, Yalçın Doğan eski genel yayın müdürü, Rahmi Turan eski
genel yayın müdürü şimdi Ertuğrul Özkök eski genel yayın müdürü.
Yani Hürriyet ya da Doğan Grubu Eski genel yayın müdürleri
müzesidir. Onlar yok edilmez onlar durur mesela Doğan
Heper 3 kere Milliyetin genel yayın müdürü oldu yeniden.
Ertuğrul Özkök’te yeniden Hürriyet’in genel yayın müdürü
olabilir. Eğer şartlar uygun giderse.
Öyle bir ihtimal var mı
gerçekten?
Evet var çünkü Aydın Doğan’ın yönetim biçimini biliyorum.
NURAY MERT VE BAZI YAZAR ARKADAŞLARIMIZ MARTYR SENDROMU
YAŞIYOR
Ciddi endişeler taşıyan bunu açıkça belirten isimler
var mesela Nuray Mert gibi, yine Ertuğrul Özkök köşesinde kılıçtan
geçirilmeyi bekleyen gazetecilerden söz etti. Endişelerinde
haklılar mı?
Bence o psikososyolojik bir görüş. Martyr kompleksi diyorlar buna.
İnsanlar kendilerinin eziyete uğradıklarını, ilerde işkence
göreceklerini çok fazla düşünüp söylemeye başladıkları zaman
kendilerini bir nevi kahraman ya da kurban olarak göstermeye
çalışırlar. Ya da öyle görürler gerçekten. Şimdi Nuray
Mert ya da benzer yazar arkadaşlarımız şu anda kendilerini
baskı altında 28 Şubat’ta askerler bastırmıştı şimdi de
siviller bastırıyor baskı altında gibi gören insanlar kesimler
arasında bu da çok doğaldır.
"KİMSENİN BASKI YAPTIĞI YOK"
Kimsenin kimseye baskı yaptığı yoktur aslında herkesin düşüncesi
özgür gereğinde canın ister deyip rest çekme imkanı herkeste var.
Kültür olarak bir kartelin olması, ben bunu yaşadım 28
Şubat’ta Hürriyet, Milliyet, Sabah var ve bunların ait oldukları
grup bir kartel kurdu. Bu kartelde susturulduğunuz zaman
ya da bu karteldeki herhangi bir gazeteden çıkarıldığınız zaman
kara listeye alınıyordunuz. Diğer gazetelerde sizi almıyordu. İşsiz
kalıyordunuz. Bu olmasın. Yani Nuray Mert bugün orada
kafası kızar Hürriyet’te ya da Radikal’de yazmaz gelir Sabah’ta
yazar, başka gazetelerde yazar. 28 Şubat’ın galipleri
andıçları yazanlar, generallerin emirleriyle manşet yapanlar
sanıyorlar ki şimdi intikam zamanı geldi. Şimdi onlar acı
çekecekler. Halbuki yok öyle bir durum.
TARAF’A BRAVO DİYORUM AMA BEN OLSAM
YAYINLAMAZDIM
Taraf Gazetesi bu dönemde çok ciddi iddiaları peşpeşe
gündeme getiriyor ve oldukça ses getiriyor. Taraf’ı bu bağlamda
yerden yere vuranlarda var, çok beğenen bravo diyenler de var. Aynı
belgeler, aynı haberler size gelse, siz yayın yönetmeni olsanız
yayınlar mısınız, siz hangi gruptasınız? Taraf’a bravo diyenlerden
misiniz yoksa eleştirenlerden mi?
Ben tarafa bravo diyenlerdenim ama genel yayın yönetmeni olduğum
gazeteye bu tür haberler gelse ne yapıp edip bir araştırmaya,
doğruluğunu aramaya çalışırım. Ama çıkıyor yani o cesaretle
yayınladığınız zaman çoğu belgenin de doğru olduğu ortaya
çıkıyor. Öyle bir kural var yani ben neticede eski kuşak
gazeteciyim hani bir insan hakkında yazmadan mutlaka onun fikrini
de almak taraftarıyım. Hem kanunlara saygılı olup hem de
her şeyi yazabilmek mümkün kanıtını bulmadan ben insanları
karalamaktan yana değilim. Ama Taraf’ı da kutluyorum.
Gerçekten çok büyük bir işlevleri var. Onlar olmasa bugün
bir çok şeyi sadece Başbakan sadece MİT ve sadece Genelkurmay
biliyordu, şimdi hepimiz biliyoruz.