Barlas bu olayı anlamış değil!
Abone olMehmet Barlas, Sabah'ın kötü dönemlerinde Almanya'daki makinelerinin Adana'ya götürülüp Doğan grubuna bağlı gazetelerin şu an çıkarıldığına halen inanamıyor.....
Bir zamanlar Doğan Holding'in elinde bulunan Sabah'ın o zor
günleri adlı yazısında Mehmet Barlas anlatıyor. Sabah
gazetesinin Almanya'daki makinelerinin Adana'ya götürülerek şu anda
Doğan grubuna ait gazetelerin basıldığına dikkat çeken Barlas
önemli tespitlerde bulunuyor.....
Önceki akşam, Sabah yazarları ve yazı işleri mensupları Bebek
Oteli'nin altındaki Ambassador'da yemek yedik ve geçen 2004 yılını
değerlendirdik.
Bizler aldığımız sonuçtan ve ulaştığımız noktadan memnunduk. Ama
2005'te daha yoğun bir çalışma dönemi yaşayacağımızı da
görebiliyorduk. Gazetenin daha geniş kitlelere ulaşması için, fiyat
25 kuruşa indirilmişti. Bu amaca paralel olarak eskisinden daha
hareketli bir gazete yapmak boynumuzun borcu oluyordu.
Turgay Ciner de, gazetenin ulaştığı noktayı rakamlarla anlattı
bize. Sabah'ın bunalımlı yıllardan bugüne uzanan son dönemini
özetledi. Yarını daha parlak bir medya kuruluşu olmak üzere atılan
adımlar hakkında bilgi verdi.
Bu arada basındaki rekabet ortamının sağlığı üzerinde de
konuşuldu.
Bilindiği gibi 2000'in Ekim'indeki "Etibank Felaketi"nin bütün
ağırlığını yüklenen Sabah, bir dönem Doğan Grubu'nun yönetiminde
kalmıştı. Turgay Ciner o döneme ilişkin belgeleri de bizlere
gösterdi.
Teknik ayrıntılara girmeyelim. Bunları dün arkadaşımız Yavuz
Semerci yazdı.
Ancak o dönemin bugüne aktarılan çarpıcı sonuçlarından biri,
Sabah'ın Almanya'da yayın hakkının Doğan Grubu'na geçmesi olmuş.
Sabah'ın Almanya'daki baskı makineleri Adana'ya taşınmış ve şimdi
bunlarda Doğan Grubu gazeteleri basılıyormuş.
Olacak şey değil yani. Sabah'ın Almanya'da yayın hakkı, nasıl olur
da rakip medya sermayesinin elinde olabilir? Bu dönemin sonunda,
Sabah kadrosunun bölündüğünü ve Doğan desteği ile Vatan'ın yayın
hayatına girdiğini biliyoruz.
Neticede Türk basınındaki serbest rekabet ortamını ve dolayısıyla
basın özgürlüğünü askıya alan o krizli günler, Sabah için sona
erdi.
Doğan Grubu'nun Sabah'ı almak için TMSF'ye teklifler sunduğu
şeklindeki haberleri de artık, geride bırakılan kartelleşme
günlerinden bugüne yansıyan özlemler şeklinde niteleyebiliriz.
Bence o dönemlerden alınması gerekli ders ortada.
Basın hem kendi içinde rekabet edebilecek ortama sahip bulunmalı.
Hem de medya sermayesi bankacılık yapmamalı.
Bankalı medyanın gerçek patronu, bu ekonomik kırılganlık içinde, ne
sermaye sahibidir, ne de okurlardır. Bankalı medyanın gerçek
patronları siyasi iktidardır, TMSF'dir, BDDK'dır.
Bir idari kararla, bir anda bankaya el koyulabilir ve beraberinde
medya da kamunun malı olabilir. Oluyor da.
Neticede Sabah artık bu çemberin dışında ve Sabah'taki gazeteciler
için yazılabilecek konuların yazılamayacak konulardan daha az
olduğu dönemler, geride kaldı.
O akşam işte bunları da konuştuk.
Yazı:Mehmet BARLAS