Barlas, Aköz'ü düşüncesini çürüttü
Abone olEmre Aköz'ün internet medyası eleştirisi tepkiler alıyor. Tepki gösterenlerden biri de mesai arkadaşı Mehmet Barlas. Barlas, Aköz'ün düşüncesini çürüttü.
Mehmet Barlas, başlıklı yazısıyla Emre Aköz'ün düşüncelerini
Aköz'ün mantığıyla çürüttü.
Emre Aköz önceki gün şöyle yazdı:
Türkiye'de, 'medya dedikodusu' haricinde henüz internet
gazeteciliği yok!
Bence Emre Aköz "Olay"ı ya anlamamış, ya da öyle görünmeyi
seçmiş.
Birincisi "İnternet Gazeteciliği" diye bir kavram yok. "İnternet
Sporculuğu", "İnternet Doktorluğu", "İnternet Belediyeciliği" olur
mu? Buna karşı internet sitelerinde habercilik yapılabilir.
Tıpkı, televizyonlarda haber programları yapanların, "Televizyon
Gazetecisi" değil "Televizyon Habercisi" olmaları gibi bir şey
yani.
Şu anda Türkiye'deki internet haber sitelerinin bir başka işlevi
daha var gazetelere dönük.. Gazetelerdeki haber ve yorumların ilgi
çekiciliğinin ölçüm aracı gibi hizmet veriyor bu siteler. İnternet
haber sitelerinin alıntılamadığı haber ve yorumların, okurların da
ilgisini çekmediğini bir ölçüde anlıyorsunuz.
Ya da bazı haber ve yorumlar, çeşitli nedenlerle bazı gazetelerde
yer alamıyor.
Mesela bir gazete bir haberi atlayınca, o haber önemli olsa da onu
görmezden geliyor. Örnek verirsek, Tansu Çiller ve eşi uyurken,
denizden gelen hırsızların onların yatak odalarına kadar girip,
yalıyı soymaları haberini ilk Sabah verdi. Bu gerçek bir
"Haber"dir.
24 saat korunan bir eski başbakan demek bu kadar güvensiz bir
ortamda yaşıyor.
Dünkü Hürriyet'te bu haber 3'üncü sayfada tek sütunla
geçiştirilmişti. Çünkü Hürriyet bir gün önce haberi atlamıştı.
Sadece Hürriyet alan okurlar, mesela bu haberi ancak internet haber
sitelerine girdikleri takdirde öğrenebildiler.
Başka bir durumu da, 28 Şubat postmodern müdahale sürecinde,
gazetelerin kullanamadığı bankacılığa, kamu ihalelerine,
medya-siyaset ilişkilerine dönük haberlerden verebiliriz. Örneğin
kapatılan "Yolsuzluk.com"da yer alan haberler, bugün, askeri
savcıların iddianamelerinde yer almakta. Ya da Mehmet Eymür'ün
"Atin.org"u, Türk gazetecilerin sayısız konuda gözlerini açmadı mı?
Bu durumun okurlar da farkında. Bu nedenle internet haber
sitelerine girenlerin sayısı, neredeyse geometrik biçimde artıyor.
Hiç gazete almayan veya alamayanlar da, böylece gazetelerle
tanışıyor. Gazetelerin ulaşamadığı uzak coğrafyalardaki insanlar
yurt ve dünya olaylarını internet sitelerinden izliyor.
Bir de anında interaktivite var bu sitelerde. Okurlar o anda tepki
veya yorum gönderebiliyor.
Eğer bilinçli, sorumlu ve tarafsız yönetebilirseniz siteyi, temcit
pilavı haline gelmiş ve gazetelerde defalarca yayınlanmış haber ve
yorumlar bile "Özel Haber" haline geliyor. Bunu dijital ortamda,
okunma oranlarını görerek anlıyorsunuz zaten.
Bağımsız internet haber sitelerinin haber kadroları tabii ki
gazeteler gibi güçlü değil.. Ama dünyada da önemli haber
sitelerinin kendi haber kadroları yok. Onlar da bizdeki gazete ve
televizyon siteleri gibi, dayandıkları kurumun haber kadrolarını
kullanıyorlar.
Ancak internet sitelerinden konvansiyonel medyalar da doğmaya
başladı. Bir örnek Ufuk Güldemir'in "Habertürk.com"unun bir
televizyon kanalı üretmesi değil mi mesela? Emre Aköz'ün internet
sitelerine dönük yazısı doğru değildi, hatta haksızdı. Ama tüm
sitelerde bu yazı alıntılandı ve tartışıldı. Yani internet haber
siteleri için yararlı oldu. Siteleri hazırlayanlar, yaptıkları işi
bir kez daha değerlendirdiler.
Bu arada Sabah gazetesini okumayanlar da Emre Aköz'ün adını duydu,
görüşlerini öğrendi. Yani Aköz, internet haberciliği üzerinde daha
sık yazmalı.
YAZI:Mehmet BARLAS