Bankkapital'de karar anı

El konulan Bank Kapital'i zarara uğrattıkları iddiasıyla 31 sanığın yargılandığı davada, işadamı Mahmut Ceylan 12 yıl 3 ay 23 gün, Yahya Murat Demirel de 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırıldı. İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanıklardan Ali Tayfun Kabalak katıldı. Davanın diğer sanıkları duruşmaya gelmedi. Duruşmada, uzman tanık sıfatıyla dinlenen İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza Hukuk Bölümü öğretim görevlisi Doç. Dr. Adem Sözüer, sanık avukatlarının bilimsel mütalaa almak için yaptıkları başvuru üzerine üniversitenin kendisini görevlendirdiğini belirterek, bir bilirkişi gibi çalışarak bir arkadaşıyla birlikte hazırladığı 111 sayfalık raporu mahkemeye sunduğunu kaydetti. Sözüer, raporunda da belirttiği gibi, ''dolandırıcılık'', ''görevi kötüye kullanma'' ve ''zimmet'' suçlarının unsurlarının oluşmadığını düşündüğünü söyledi. Esas hakkındaki savunmaları sorulan sanık avukatlarından Önder Öztürel ile Ömer Köker, Adem Sözüer'in mütalaasını incelemek için süre talep ederek, yeni Bankacılık Kanunu'nda zimmet suçunun unsurlarında değişiklik bulunduğunu, bunun da dikkate alınmasını istediklerini söyledi. Avukatların süre taleplerini reddeden mahkeme heyeti, duruşmaya yemek için 1.5 saat ara verdi. ESAS HAKKINDAKİ SAVUNMALAR Yemek arasından sonra devam edilen duruşmada söz alan Mahmut Ceylan'ın avukatı Önder Öztürel, Bank Kapital'in tüm diğer bankalardan farklı olduğunu ve Türkiye'de el konulmadan anlaşma yapılan tek banka olduğunu söyledi. Mahkemenin ''etkin pişmanlık'' durumunu içeren TCK'nın 168. maddesi açısından yeterli araştırma yapmadığını öne süren Öztürel, ''Bu durumun suçun varlığı halinde cezanın tayininde zorluk çıkartacağı açıktır. Uzman tanığın yapmış olduğu açıklamalar da yeterli şekilde değerlendirilmemiştir'' dedi. Ceylan Grubu'nun çeşitli ülkelerde yatırımları bulunan, yüksek ciroya sahip büyük ve güçlü bir grup olduğunu belirten Öztürel, Ceylan Grubu'nun Bank Kapital'in içini boşaltmasının söz konusu olmadığını, bazı ekonomik şartlar nedeniyle zarar oluştuğunu söyledi. Türel, müvekkilinin ''zimmet'' ve ''dolandırıcılık'' suçlarını işlemesinin söz konusu olmadığını savunarak, beraat talebinde bulundu. Diğer sanık avukatları da ayrı ayrı söz alarak, esas hakkındaki savunmalarını yaptı. Bu sırada Mahkeme Heyeti Başkanı Mustafa Akın'dan izin alarak bir süreliğine dışarıya çıkan avukat Önder Öztürel, duruşma salonuna dönerek rahatsızlandığını söyleyip duruşmadan ayrıldı. Esas hakkındaki savunmasını yapan Ali Tayfun Kabalak da bankada genel müdür yardımcısı olarak görev yaptığını belirterek, bankaya el konulmasını eleştirdi. Haksızlığa uğradıklarını, paraya tenezzül eden bir kişi olsa şimdi daha iyi durumda olacağını söyleyen Kabalak, ''Adalete güveniyorum ama önce Allah'ın adaletine güveniyorum. Arkanızda 'adalet mülkün temelidir' yazıyor ama mülkün de Allah'a ait olduğunu unutmayan insanlardanım. Beraatimi istiyorum'' dedi. KARAR Verilen aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanıklardan Mahmut Ceylan'ı, suçun işleniş biçimini, ülke ekonomisine getirdiği yükü, sanığın suç işlemedeki rolünü, kastın yoğunluğunu, baştan beri zararı ödemek üzere yaptığı anlaşmalara sadık kaldığını ve 77 milyon 799 bin 252 dolar gibi büyük bir meblağın ödenmiş olmasını göz önüne alarak, ''zimmet'' suçundan 16 yıl hapis ve 186 milyon 444 bin YTL adli para cezasına çarptırdı. Suçun birden fazla işlenmiş olmasını göz önüne alarak cezayı 18 yıl 8 ay hapis cezasına çıkaran mahkeme heyeti, ''zararın ödenmesi halinde cezada indirim yapılmasını'' öngören Bankalar Kanunu'nun 22. maddesini ve sanığın iyi halini göz önüne alarak, Ceylan'ın cezasını 10 yıl 4 ay 13 gün hapis ve 103 milyon 508 bin YTL adli para cezasına çevirdi. Mahkeme heyeti Ceylan'ı ''BDDK'nın yazılı uyarı ve hükümlerine uymadığı'' gerekçesiyle de Bankalar Kanunu'nun 22. maddesinin 2. fıkrası uyarınca 1 yıl 11 ay 10 gün hapis cezasına 4 bin 166 YTL ağır para cezasına mahkum etti. Ceylan, her iki suçtan toplam 12 yıl 3 ay 23 gün hapis cezasına çarptırıldı. DİĞER CEZALAR Sanıklardan Levent Uğurlu'yu ''zimmet'' ve ''BDDK'nın yazılı uyarı ve hükümlerine uymamak'' eylemini düzenleyen Bankalar Kanunu'nun 22. maddesinin 2. fıkrası uyarınca 10 yıl 8 ay 26 gün hapis cezasına çarptıran mahkeme heyeti, Ali Tayfun Kabalak'ı da ''zimmet' suçundan 9 yıl 26 gün hapis cezası verdi. Mahkeme heyeti, sanıklar Mehmet Eşref Taştop, Turan Ceylan, Ayhan Ceylan, Sibel Sanus, Yalçın Gündüz ve Metin Aksu'yu da ''zimmet'' suçundan 7 yıl 9 ay 10'ar gün hapis cezasına mahkum etti. Levent Uğurlu, Ali Tayfun Kabalak, Mehmet Eşref Taştop, Turan Ceylan, Sibel Sanus, Yalçın Gündüz ve Metin Aksu'yu 10 milyon 568 bin ile 102 milyon 431 bin YTL arasında değişen ağır hapis cezalarına çarptıran mahkeme heyeti, Yahya Murat Demirel'in de ''back to back'' krediler nedeniyle ''dolandırıcılık'' suçundan 2 yıl 1 ay hapis 416 YTL adli para cezasına çarptırılmasına hükmetti. Veli Yıldırım ile Ali Çelen hakkında ''dolandırıcılık'' suçundan 1 yıl 15 gün hapis cezası veren ancak bu cezalarını ilgili yasa maddesi uyarınca erteleyen mahkeme heyeti, davanın gıyabi tutuklu sanığı Ömer Sungu Eser'in dava dosyasının da ayrılmasına karar verdi. Tüm sanıkların ''cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturmak'' ve ''cürüm işlemek amacıyla oluşturulan teşekküle üye olmak'' suçlarından beraatine karar veren mahkeme heyeti, Mahmut Ceylan, Ali Tayfun Kabalak, Mehmet Eşref Taştop, Levent Uğurlu, Turan Ceylan, Yalçın Gündüz, Ayhan Ceylan, Sibel Sanus, Metin Aksu ve Yahya Murat Demirel'in haklarında verilen mahkumiyet hükmünün infazının başlamasına kadar yurtdışına çıkış yasaklarının devam etmesini karara bağladı.