Bankacılık tasarısı Başbakanlık'ta
Abone olBDDK tarafından ilgili kesimlerle görüş alışverişinde bulunularak hazırlanan Bankacılık Yasa Tasarısı taslağı Başbakanlığa sevkedildi.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, BDDK
tarafından ilgili kesimlerle de görüş alışverişinde bulunularak
hazırlanan Bankacılık Yasa Tasarısı taslağını, dikkatini çeken
birkaç noktada değişiklik yapılması gerektiği kanaatiyle, bir not
iliştirerek Başbakanlığa sevkettiklerini bildirdi. Şener,
''Sigortacılıkta Değişim'' konulu seminere katılımından önce
gazetecilerin sorularını yanıtlarken, uzun süredir taslağın
kamuoyunun gündeminde bulunduğuna işaret etti. BDDK'ya verilen
görev gereği, bu kurum tarafından bir taslak metin hazırlandığını,
bu konuda aylarca süren çok yoğun çalışmalar yapıldığını, başta
Bankalar Birliği olmak üzere ilgili kesimlerle görüş alışverişinde
bulunulduğunu anımsatan Şener, şöyle devam etti: ''Sonunda bu
taslak tamamlanmak suretiyle bana gönderilmiştir. Biz üzerinde
yaptığımız bazı ön incelemelerden sonra Başbakanlığa sevkettik.
Başbakanlık'ta başta Kanunlar Kararlar Genel Müdürlüğü olmak üzere
taslak üzerinde çalışmalar yapılıyor. Ama şunu söyleyebirim;
Bakanlar Kurulu'na sunulacak metin veya Bakanlar Kurulu'ndan tasarı
olarak TBMM'ye gönderilecek metin, BDDK'dan bana gelen metnin
aynısı olmayabilir. Bazı maddelerde değişiklik her zaman
olabilir.'' Yasama yetkisinin TBMM'ye ait olduğunu, TBMM'de gerek
komisyonlarda, gerek Genel Kurul'da yasama faaliyetleri devam
ederken değişik noktalarda metinde değişiklikler yapılabileceğine
dikkat çeken Şener, şunları söyledi: ''Ben taslağı incelediğimde,
doğrudan ilgili bakan olarak, BDDK ile ilişkili bakan olarak birkaç
nokta dikkatimi çekti. Bu noktalara ilişkin değişiklik yapılması
gerektiği kanaatiyle Başbakanlığa sevkederken bir not iliştirdim.
Benim için iki önemli nokta var. Birincisi, Sayıştay denetiminin
sonrasında Sayıştay denetim raporunun sonuçlarına göre, ilgili
bakanın işlem yapmasına imkan sağlayan bir madde vardı. Halbuki
Sayıştay, TBMM adına denetim yetkisini kullanmaktadır. Raporun
sonuçlarının ilgili bakan tarafından yerine getirilmesinin, hem
anayasal kurallar açısından hem de bir bakanın üstleneceği
sorumluluğun sınırlarını aşması bakımından, kendi kanuna göre işlem
yapılması gerektiği kanaatindeydim. Bunun için Sayıştay kanuna
göre, Sayıştay'ın hazırladığı raporda gerekli işlemlerin yapılması
gerekir, diye bir not verdim.'' Diğer yandan herhangi bir durum
karşısında BDDK başkan, üyeleri veya personeli hakkında soruşturma
izni verme yetkisine sahip makamın kararının kesin olmasının bazı
sakıncalar doğurabileceği kanaatinde olduğunu belirten Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Şener, ''Yani ilgili savcılıklarda
herhangi bir dava açma talebine karşılık, ilgili bakanın soruşma
izni vermemesiyle davanın açılması imkansız hale geliyor. Halbuki
ilgili savcılıkta bunun itiraz hakkının bulunması gerekir, diye
düşündüm. Çünkü ilgili bakanın yargılama sürecini nihai olarak
kesmesinin çok da sağlıklı birşey olamayacağını düşündüm. Bunu da
not olarak Başbakanlığa ilettim'' dedi. 'KANUNUN İSMİ YİNE BANKALAR
KANUNU OLMALI'' Abdüllatif Şener, bankacılıkla ilgili hazırlanan
yasanın ismi konusundaki bir soru üzerine de, kendilerine metnin
Kredi Kuruluşları Kanun Tasarısı Taslağı olarak geldiğini, önüne
gelen ikinci metnin Finansal Hizmetler Kanunu Tasarısı Taslağı
olduğunu belirterek, ''Doğrusu iki ismin de tam maksadı ifade
ettiğini düşünmüyorum. Bence bu kanunun ismi yine Bankalar Kanunu
olmalıdır'' dedi. Şener, yasalaşma süreci tamamlandıktan sonra isim
konusunun netleşebileceğini, ancak şu andaki bakış tarzının bu
olduğunu söyledi. Başbakan Yardımcısı Şener, ''Bankalar Kanunu
öteden beri alışmış olduğumuz, kulaklarımıza yabancı olmayan,
sektör temksilcileri tarafından da alışılmış bir isimdir. Bu ismi
korumakta fayda var'' ifadesini kullandı. Abdüllatif Şener,
bankaların incelenmesinde murakıpların durumuna ilişkin bir soru
üzerine de, metnin henüz Bakanlar Kurulu'na sunulmadığını, Bakanlar
Kurulu'ndan da Meclis'e gönderilmediğine işaret etti. Şener, şöyle
devam etti: ''Ama Başbakanlık'ta şöyle bir eğilim var; denetim
ekipler halinde yapılırsa daha etkili olur. Bu genel eğilim şunu
ifade ediyor; herhangi bir bankada denetim yapılırken o denetim
ekibinin içinde bankalar yeminli murakıpları, hukukçu, bilgisayar
uzmanı gibi kişilerin bulunması ve ekip halinde denetim yapılması,
denetimin etkinliği açısından faydalı olur diye bir düşünce var.
Ancak bu düşünceler, metin henüz Meclis'e sevkedilmediği için
sadece düşünce bazında ve tartışılmaktadır.'' Şener, bankacılıkla
ilgili yasa tasarısı taslağının Bakanlar Kurulu gündemine
gelmesinin çok uzayacağını zannetmediğini söyledi. Abdüllatif
Şener, Gelir İdaresi Kanunu Tasarısı taslağının da Başbakanlık'ta
olduğunu bildirdi. Metnin henüz taslak halinde olduğunu, bazı
noktaların gözden geçirildiğini belirten Şener, ''Gelir İdaresi
Kanunu'yla ilgili temel nokta şudur; Gelir İdaresi doğrudan doğruya
uygulamalı bir birim olmalıdır. Gelir politikaları ise başta Maliye
Bakanlığı olmak üzere Bakanlar Kurulu tarafından belirlenmelidir''
dedi.