Bankacıların beklenti anketi
Abone olBDDK'nın ilki Ekim Ayında yayınlanan Bankacılık Sektörü Yönetici Kesimi Beklenti Anketinin ikinci sayısı Ocak-Mart 2006 dönemine ait beklentileri içeriyor
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), önümüzdeki 3
ayda bankacılık kesimi yöneticilerinin yüzde 40'ının TÜFE'de azalma
beklerken, yüzde 47'sinin aynı kalacağını öngördüğünü açıkladı. 98
üst düzey banka yöneticisi tarafından doldurulan 2005 Aralık ayı
bankacılık Sektörü Yönetici Kesimi Beklenti Anketi'nin sonuçları,
genel olarak katılımcıların büyük çoğunluğunun 2005 Eylül ayı
anketinde olan iyimser beklentilerinin devam ettiğini gösteriyor.
Ankette faiz oranlarında düşme, bankacılık sektörü aktif büyüklüğü
ve kredi hacimlerinde artış beklenmekte olduğu ancak, beklentilerin
üç ay öncesine göre daha ılımlı düzeyde olduğu gözleniyor.
-ENFLASYONDA BEKLENTİLER- Önümüzdeki 3 ayda TÜFE'de katılımcıların
yüzde 40'ı azalma beklerken, yüzde 47'si aynı kalacağını tahmin
ediyor. İç borçlanma faiz oranında ise yüzde 61 oranında artış
beklentisi, yüzde 37 oranında da aynı kalma yönünde beklenti
bulunuyor. Karlılığa ilişkin artış beklentisinin ise Eylül ayına
göre önemli ölçüde düştüğü dikkat çekiyor. Ancak, sektör
temsilcilerinin hala yüzde 28'inin karlılıkta artış, yüzde 49'unun
ise karlılığın aynı kalmasını yönünde beklenti sahibi olması,
karlılığa ilişkin karamsar bir beklenti yerine istikrar
öngörüldüğünü ortaya koyuyor. Sektörün sorunlu görülen konularının
başında vade uyumsuzluğu, rekabet şartları, kredi, faiz ve kur
riskine ilişkin hususlar bulunuyor. -MAKROEKONOMİK GELİŞMELER-
Makroekonomik gelişmelere ilişkin cevaplar değerlendirildiğinde,
olumlu eklentilerin güçlendiği, olumsuz beklentilerin ise
zayıfladığı görülüyor. 2005 Eylül ayına göre 2005 Aralık ayında
GSMH'de artış, bütçe açığında azalma ve reel sektör finansman
gereksiniminde artış beklentileri artarken, cari işlemler açığına
ilişkin artış beklentisinin azaldığı görülüyor. ABD Doları kuru,
TÜFE ve iç borçlanma faiz oranlarına ilişkin aynı kalacak
beklentisine sahip olan katılımcıların bir önceki anket dönemine
göre arttığı görülüyor. Makroekonomik beklentiler anket
katılımcılarının önümüzdeki üç aylık dönemde olumlu ancak daha
sabit bir makroekonomik yapı beklediklerini ortaya koyuyor.
Kredilere ilişkin hususlar değerlendirildiğinde bir önceki anket
dönemine göre beklentilerde önemli bir değişiklik olmadığı
görülüyor. Kredi faiz oranlarındaki düşüş beklentilerinin devam
ettiği, ancak kredi kartı haricinde faiz oranlarına ilişkin düşüş
bekleyen katılımcıların oranının bir önceki anket dönemine göre
azaldığı, kredi kartı faiz oranlarında ise katılımcıların büyük
kısmının (yüzde 81) düşüş beklediği görülüyor. -KONUT KREDİSİ
FAİZLERİ- Diğer dikkat çeken bir konu da konut kredisi faiz
oranlarında düşüş bekleyen katılımcı oranının eylül ayı anketine
göre önemli ölçüde düşmüş olması olarak görülüyor. Buna geçtiğimiz
üç ay içerisinde sektördeki rekabetle birlikte konut kredisi faiz
oranlarında yapılan indirimlerin neden olduğu düşünülüyor. Ancak
yine de, katılımcıların yüzde 52'si konut kredisi faiz oranlarının
aynı kalacağını tahmin ederken, yüzde 48'i düşeceğini tahmin
ediyor. -KREDİ HACMİ- Kredi hacimlerine ilişkin beklentilerde de
bir önceki anket dönemine göre önemli bir değişiklik meydana
gelmediği görülüyor. Katılımcıların yüzde 96'sı toplam nakdi
kredilerde, yüzde 97'si konut, yüzde 55'i taşıt, yüzde 65'i kredi
kartları ve yüzde 91'i de KOBİ kredilerinde artış bekliyor.
Katılımcıların yüzde 90'ı tüketici kredilerinin toplam kredilere
oranında yükselme, diğer bir ifadeyle tüketici kredilerinde daha
hızlı bir artış öngörüyor. -RİSK KAYNAKLARI- Bankacılık sektörünün
risk kaynaklarına ilişkin soruya verilen cevaplarda kredi riskinin
en önemli risk kaynağı olarak görülmeye devam etmekle birlikte,
takibe alınması beklenen kredi tutarında artış beklentisinde azalma
olduğu gözleniyor. Buna göre, ticari kredi hacmindeki artış
beklentisine uygun olarak katılımcıların yüzde 54'ü takipteki
kredilerin artacağını, yüzde 40'ı ise aynı kalacağını öngörüyor.
TCMB Bankalararası Kısa Vadeli Faiz oranlarına ilişkin düşüş
bekleyen katılımcı oranı yüzde 74'ten yüzde 61'e düştü. Bununla
birlikte faiz indirimi beklentisi hala yüksek düzeyde bulunuyor.
Bankacılık sektörünün taşıdığı risklerin artışına ilişkin
beklentiler hakkındaki soruya verilen yanıtlar incelendiğinde,
sektörün taşıdığı risklerdeki artış beklentisinin bir önceki anket
dönemine göre küçük bir artış gösterdiği ve risk kaynağı bakımından
yine kredilerin birinci sırayı aldığı görülüyor. Anket sonuçlarına
genel olarak bakıldığında, bankacılık sektörünün önümüzdeki üç ay
için büyümeye devam etmesinin beklendiği, vade uyumsuzluğu
sorununun devam ettiği ancak bankacılık sektörü için risk yaratacak
faktörlerin daha çok siyasi ve makroekonomik faktörlerden
kaynaklanabileceği, sektörde yoğun rekabet yaşanmasına rağmen bunun
karlılık üzerinde önemli bir etkisinin olmadığı
değerlendiriliyor.