Bankacıları düşük kar telaşı sardı

Abone ol

Nisan-Haziran 2011 dönemi ''Bankacılık Sektörü Yönetici Kesimi Beklenti Anketi'' sonucu belli oldu.

Bankacılık sektörü yöneticileri, önümüzdeki üç aylık dönem için fon kaynaklarının ve kredilerin faiz oranlarında ve enflasyon oranında artış, bankacılık sektörünün karlılığında ise düşüş bekliyor.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından hazırlanan ve 57 üst düzey banka yöneticisi tarafından cevaplanan Nisan-Haziran 2011 dönemi ''Bankacılık Sektörü Yönetici Kesimi Beklenti Anketi'' sonuçları açıklandı.

Buna göre, banka yöneticileri ağırlıklı olarak, önümüzdeki 3 aylık dönem için faiz oranları, cari açık, enflasyon oranı ve bankacılık sektörü karlılığına ilişkin olumsuz beklentilere sahip, fon kaynaklarının ve kredilerin faiz oranlarında ve enflasyon oranında artış, bankacılık sektörünün karlılığında ise düşüş bekleniyor. Banka karlılıklarında beklenen önemli ölçüde düşüşün kaynağı olarak 'yasal düzenlemeler ve kamusal yükümlülükler' ilk sırada gösterilirken, cari açığın düşürülmesine yönelik olarak kamu kesimi tarafından alınan önemlerin beklentileri önemli ölçüde etkilediği gözleniyor.

Öte yandan, önümüdeki 3 aylık dönemde krediler ve cari açığa ilişkin artış beklentisinin de devam ettiği görülüyor.

Buna karşın katılımcılar büyüme ve kredi hacimlerine ilişkin olumlu beklentilerini bu anket döneminde de devam ettiriyor.

MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER

Makroekonomik göstergelere ilişkin beklentilere bakıldığında en önemli değişikliğin TÜFE ve iç borçlanma faiz oranlarında gerçekleştiği görülüyor.

TÜFE'de bir önceki anket döneminde yüzde 14, iç borçlanma faiz oranında ise yüzde 5 seviyesinde olan artacak beklentisi, bu anket döneminde her iki gösterge için de yüzde 67'ye yükselirken, GSMH'ye ilişkin olarak bir önceki anket döneminde yüzde 29'u önemli ölçüde olmak üzere yüzde 96 seviyesinde olan artış beklentisi bu anket döneminde yüzde 86 seviyesine geriledi.

Cari işlemler açığına ilişkin önceki dönemlerde de var olan artış beklentisi bir önceki anket dönemine göre yüzde 88'den yüzde 84'e gerilerken, ağırlıklı görüş halen cari açığın artacağı yönünde.

Bütçe açığında artış beklentisi ise yüzde 38'den yüzde 25'e geriledi. Aynı kalacak beklentisi yüzde 39'dan yüzde 47'ye yükselirken, genel seçim dönemine girilmiş olmasına rağmen bütçe açığına ilişkin olumlu beklentilerin artmış olması dikkati çekti. Genel olarak, makroekonomik göstergelerdeki genel görünüm olumlu olmakla birlikte, bu beklentilerde daha ihtiyatlı bir iyimserlik olduğu gözlemlendi.

FON KAYNAKLARI

Ankette, hem fon kaynaklarına hem de kredi faiz oranlarına ilişkin artış beklentilerinin önceki anket dönemlerine göre önemli ölçüde arttığı görüldü. Artacak beklentisine sahip olanların oranı bir önceki anket dönemine göre 3 ay vadeli TL faiz oranında yüzde 6'dan yüzde 53'e, 3 ay vadeli DTH faiz oranında yüzde 17'den yüzde 40'a, TCMB bankalar arası para piyasası kısa vadeli faiz oranında yüzde 3'ten yüzde 47'ye, bankaların yurtdışı borçlanma faiz spreadinde yüzde 3'ten yüzde 14'e, konut kredilerinde yüzde 15'ten yüzde 77'ye, diğer tüketici kredilerinde yüzde 23'ten yüzde 81'e ve ticari kredilerde yüzde 23'ten yüzde 83'e yükseldi.

Önceki anket dönemlerinde var olan aynı kalma beklentilerinde ise azalma olduğu gözlendi.

KREDİ HACMİ

Kredi hacimlerinde, önceki anket dönemlerine göre bir miktar düşme olmakla birlikte yine artış yönündeki beklentiler ağırlıklı olarak yer aldı. Kredi hacimlerinde artış beklentisine sahip katılımcı oranı toplam nakdi kredilerde yüzde 79, toplam gayri nakdi kredilerde yüzde 81, ticari kredilerde (KOBİ kredileri hariç) yüzde 84, KOBİ kredilerinde yüzde 88 seviyesinde çıktı.

Benzer şekilde bireysel kredi hacimlerine bakıldığında artacak beklentisi konut kredilerinde yüzde 68, taşıt kredilerinde yüzde 49 olarak gerçekleşirken, takipteki tüketici kredisi ve ticari kredi hacimlerinin artacağına dair beklentiler bir önceki anket döneminde yüzde 47 ve yüzde 43 iken, bu anket döneminde yüzde 39 ve yüzde 35'e düşerek bir miktar azalış gösterdi.

Katılımcılar, ticari kredi hacmini etkileyebilecek en önemli faktörün, yasal düzenlemeler ve kamusal yükümlülükler (yüzde 39) olduğu yönünde görüş bildirdi.

Bireysel kredi hacimlerini etkileyecek faktörlerde ise tüketim talebindeki artma/azalma faktörünün en etkili faktör olabileceği ifade edildi.

SEKTÖRÜN AKTİF BÜYÜKLÜĞÜ

Bankacılık sektörü aktif büyüklüğüne ilişkin olarak katılımcıların yüzde 83'ü artış, yüzde 14'ü aynı kalma yönünde görüş belirtti. Sektörün karlılığına ilişkin beklentilerde ise yüzde 11'i önemli ölçüde olmak üzere katılımcıların yüzde 92'si karlılığın azalacağını, yüzde 4'ü aynı kalacağını ve yüzde 2'si ise artacağını belirtti. Bankaların karlılığını etkileyecek en önemli faktör olarak yasal düzenlemeleri ve kamusal yükümlülükleri gösteren katılımcılar, bu durumda yakın zamanda uygulamaya konulan tedbirlerin etkili olduğunu ifade ettiler.

Anket katılımcılarının yüzde 37'si en fazla artış göstermesini bekledikleri fon kaynağı olarak mevduatı gösterdi.

Bankacılık sektöründeki yabancı sermaye payına ilişkin beklenti yüzde 84 oranında aynı kalacağı yönünde oldu. Bankacılık sektörünü etkileyecek faktörlerden en önemlisi olarak yüzde 63 ile yabancı sermaye girişi gösterilirken, sektöre olan güveni en fazla etkilemesi beklenen faktörlerin başında ise makroekonomik gelişmeler geldiği görüldü.

SEKTÖRÜN RİSKLİLİĞİ

Sektörün riskliliğine ilişkin katılımcıların yüzde 65'i riskliliğin artacağı, yüzde 33'ü ise aynı kalacağı yönünde görüş bildirirken, bir önceki anket döneminde yüzde 47 seviyesinde olan artış beklentisinin yüzde 65'e çıkması dikkati çekti.

Katılımcıların yüzde 53'ü en önemli risk kaynağı olarak operasyonel riskleri, yüzde 24'ü ise kredi riskini gördüklerini belirtti.

Günün Önemli Haberleri