Balyoz davasına ilişkin flaş gelişme

Balyoz davasında yargılanan emekli Orgeneral Çetin Doğan’ın avukatı Hüseyin Ersöz, dava sürecinde yaşanan hukuksuzluklara ilişkin sorumluların tespit edilmesi amacıyla suç duyurusunda bulundu.
Hüseyin Ersöz, bir grup avukatla birlikte Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na gelerek Balyoz davasında yaşanan hukuka aykırılıklara ilişkin olarak sorumluların tespit edilmesi amacıyla suç duyurusunda bulundu. Avukat Ersöz adliye çıkışında basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Ersöz 201 kişinin hayatını kaybettiği Soma’daki yaşanan maden faciasını hatırlatarak, "Aslında bugün yapacağımız basın açıklaması bu yapmış olduğumuz konuya ilişkin değerlendirmeleri kapsayacaktı ancak dün Soma’da yaşanan facia nedeniyle Balyoz Davasında yaşanan hukuksuzlukların çok fazla ayrıntılarına girmeden sadece bugün suç duyurusunda bulunduğumuzu ifade etmekle yetiniyorum" dedi.
Dün yaşanan olayın Türkiye’nin gündemini önemli ölçüde meşgul ettiğini ve vicdanları kanattığını ifade eden Ersöz şunları kaydetti: "Bu sebeple bizler Balyoz davasında görev alan ve insan haklarını savunan hukukçular olarak orada zarara uğramış olan hayatını kaybetmiş olan çeşitli mağduriyetler yaşamış olan insanların yanında olduğumuz ve her türlü desteği vermeye de hazır olduğumuz ifade etmek istiyorum. Umarım ki hem onlar için hem de bizim müvekkillerimiz için adalet tecelli eder ve bu mağduriyetler de en kısa zamanda telafi edilir."
Öte yandan yapılan yazılı açıklamada, "Balyoz soruşturmasının 2010 senesinin Ocak ayında başlamasının üzerinden 4 yılı aşkın bir süre geçmiş bulunmaktadır. Bu süre zarfında sahte dijital dokümanlarla suçlanan sanıklar cezaevlerinde özgürlükleri alı konulmuş bir vaziyette tutulmaya devam edilmiştir. Yargılama sürecinde yaşanan ’sistematik’ hukuka aykırılıklar bu davanın kapalı kapılar ardında kurgulandığını ve hayata geçirildiğini bizlere göstermiştir. Son dönemde bu davaların yasa dışı bir yapılanmanın mensupları tarafından kurgulandığına ilişkin yürütülen tartışmada somut adımlar atılmamakta, cezaevlerindeki insanlar kendi kaderlerine terk edilmektedir" ifadelerine yer verildi.
(İHA)