Balyoz davası savcısı Hüseyin Kaplan 15 yıl hapis
Abone olFETÖ'den yargılanan Balyoz davası savcısı Hüseyin Kaplan, hakkında mahkeme kararını verdi
FETÖ'den yargılanan Balyoz davası savcısı Hüseyin Kaplan,
''Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs'' suçundan 15 yıl
hapis cezasına çarptırıldı.
İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Hüseyin Kaplan getirildi. Duruşmayı, o dönemde Balyoz davasından yargılanmış olan eski CHP Milletvekili Dursun Çiçek de izleyici olarak takip etti.
Sanık Hüseyin Kaplan son savunmasında, şu ifadeleri kullandı: "Terör eylemini tasvip etmiyorum. Bana karşı kinle hareket etmeyiniz. Anadolu'dan yetişmiş bir insanım. Suça ve suçluya karşıyım. Ceza verecekseniz bunları göz önüne alın. Kaldığım koğuşta insanlar beddua etmeye zorlanıyor. Ama ben sizin düşmanınız değilim. Belki şartlar değişecek. 2010 yılında Ergenekon'a, Balyoz'a bakış ile şimdiki arasında fark olduğunu görüyorsunuz. 2025'te de belki bugünkü olaylara bakışınız değişecek. Sizin gibi insanım, hata yapmış olabilirim"
'Ben terörist değilim'
Sanık Kaplan son
sözünde de "Ben terörist değilim. Suç işlendiğini öğrendikten sonra
bağımı kestim. Etkin pişmanlık hükümlerinden ve lehime kanunlardan
faydalanmayı talep ediyorum" dedi.
Önce müebbet verildi
Mahkeme heyeti, sanık
Hüseyin Kaplan'ın "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs
etme" suçu yanında "TBMM'yi ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve
"Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs"
suçlarından cezalandırılması talep edilmişse de eylemin sadece
"Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçunu oluşturacağını
belirterek TCK 309/1. maddeden önce ağırlaştırılmış müebbet hapis
cezasına çarptırıldı.
15 yıla indirildi
Heyet, Türk Silahlı
Kuvvetleri'nde (TSK) görev alan örgüt ile herhangi bir bağı olmayan
yahut örgüte karşı duruş sergileyen asker şahısların rütbe ve görev
mahiyetini gözeterek tasfiye edilmesi suretiyle bunların yerine 15
Temmuz darbe girişiminde yer alan TSK'ya sızmış örgüt mensuplarına
yer açmak, onları general sınıfına terfi ettirmek suretiyle örgütün
TSK yapılanmasına hakimiyet alanı sağlayan eylemler içerisinde yer
aldığı, eylemlerin 15 Temmuz öncesinde yapılması nedeniyle "yardım"
kapsamında kaldığından sanığın cezasını 18 yıl hapse indirdi.
Sanığın davranışlarını lehine indirim sayan heyet, sanığı netice
olarak 15 yıl hapis cezasına çarptırdı.
Cezası üyelikten değil
Sanığa ayrıca
"Silahlı terör örgütü üyesi olma" suçundan ceza verilmesine yer
olmadığına da hükmedildi. Heyet, sanık hakkında yasal şartları
oluşmadığı gerekçesiyle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına
yer olmadığına karar verdi. Sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının
geri bırakılmasına veya ertelenmesine de yer olmadığına karar
verildi. Sanığın, hükümle birlikte tutuklanmasına da
hükmedildi.