Bal aldatmacasına dikkat!
Abone olTV izlerken son günlerde sık sık karşılaştığımız, 'ucuz' ballarla ilgili ihbar gerçeği ortaya çıkardı...
Elinizde kumanda televizyonda seyredecek ne var diye
bakarken, uydu kanallarının neredeyse tümünde, bazı ulusal
kanallarda ve hatta radyolarda bal satışı yapıldığına
rastlayabilirsiniz. Bu reklam ve tanıtımların bazılarında tanıdık
simalar, üretici firmanın bir elemanıyla hem balın faydalarını hem
de elinde bulunan ürünün ne kadar doğal ve kaliteli olduğunu
anlatıyor.
Buraya kadar aslında her şey normal görünüyor.
Anormal olan durum, ürünün fiyatının anonsuyla ortaya çıkıyor.
Balın raf satış fiyatının çok altında bir talepte bulunan firma
bunun sebebini, 'kısa bir süre için, bu program boyunca
indirimli' veya 'hemen arayan ilk 20
kişiye' olarak ifade ediyor.
Fakat bu satışlar aylardır bu tarz promosyonlarla devam etmekte ve
söylenen o ki fiyatlarda bir değişiklik yapılmıyor. Yani
'kısa bir süre' diye duyurulan rakam ürünün satış
fiyatı olarak kabul edilebilir. Akşam'ın haberine göre: O zaman
ortaya şöyle bir sonuç çıkıyor; ya daha pahalıya satanlar haksız
kazanç elde ediyor ya da bu fiyata gerçek bal satmak mümkün değil!
İkinci cevabın doğruluğunu internetteki birçok şikayet sitesi ve
forumlarda da bu yöntemle satılan ballardan alan tüketicilerin
şikayetlerinin fazlalığı kanıtlıyor.
Bu şikayetler ve medyada yer alan haberler neticesinde,
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı da bal
satışlarını ciddi olarak takip ediyor. Gıda Kontrol Laboratuarlar
Daire Başkanlığı, tüm markaları sıkı sıkı incelerken, Daire Başkanı
Mehmet Beykaya, Bakanlık tarafından yılda 3-4 kez yapılan bal
kontrolünün yaşanan bu olumsuzluklar neticesinde neredeyse her 15
günde bir yapılmaya başlandığını açıkladı. Başkanın bu açıklaması
yaşanan endişeleri bir nebze hafifletse de kafalardaki soru
işaretlerini tam anlamıyla yok etmeye yetmedi.
Peki, bu konuda uzmanlar ve uzun yıllardır bal sektörünün içinde
yer alan köklü firmalar ne düşünüyor? Tema Vakfı bünyesinde
faaliyet veren Temarı, ANG Vakfı Arıcılık Danışmanı Ziraat Yüksek
Mühendisi Ahmet İnce ve Altıparmak Gıda Pazarlama Direktörü Gürsal
Gürarda, bal hakkında merak edilen soruları yanıtladılar.
Bal aromalı şuruplara dikkat
Altıparmak Gıda Pazarlama Direktörü Gürsal Gürarda; balların elde
ediliş kaynaklarına göre çiçek balı ve salgı balı olarak, elde
ediliş şekillerine göre de petekli bal, süzme bal ve pres balı
olarak sınıflandırıldığını belirtiyor. Türkiye'de ve dünyada
üretilen balın büyük bir kısmının nektarının çiçeklerden geldiğini
ancak bir miktar balın da çiçek olmayan kaynaklardan elde
edildiğini söylüyor. Bu şekilde elde edilen bala da salgı
balı deniliyor. Çam balı, ülkemizin dünyaca ünlü salgı balı
çeşidi.
Bal alırken nelere dikkat etmeliyiz?
Bal, tüm diğer gıda maddeleri gibi ambalajına, etiketine dikkat
edilerek, içeriğinden seri numarasına, üretici firma bilgilerinden
son kullanma tarihine kadar dikkatlice incelenerek satın alınması
gereken bir ürün. Bal olmadığı halde bazı ürünler 'bal aromalı
şurup' adı altında satışa sunulabiliyor. Tüketicilerimize; uzun
yıllar içerisinde güvenilirliğini kanıtlamış markalı süzme balları
tercih etmelerini öneriyoruz.
Hangi bal neden pahalıdır?
'Bal ne kadar pahalıysa, o kadar
iyidir', düşüncesi de yanlıştır. Gerçek ve sağlıklı bal
için fiyatlandırmada bir alt limit olmakla beraber, az bulunurluğa
ve pazarlamaya bağlı olarak fiyat bir miktar artış gösterebilir.
Öte yandan bal doğal bir ürün olduğu için doğanın kendisinin fiyat
üzerinde belirleyici rolü var. Örneğin üretimin çok olduğu dönemde
bal fiyatlarında düşme olabiliyor.
Hangi belgeler alınıyor ve nerelerden?
Tarım Bakanlığı tarafından onay verilmiş firmalardan ve Bakanlıktan
alınan sertifikaların olup olmadığına mutlaka dikkat
edilmeli.
Balların kokusu ve tadı neden farklı
olabiliyor?
Balların tat, koku ve renkleri, üretim yerlerine ve elde
edildikleri bitkilerin cinsine göre değişebilmektedir. Ayrıca aynı
yörede ya da aynı bitkiden elde edilen ballarda bile mevsimsel
değişiklikler olabilmektedir. Balın içine giren her çiçeğin
nektarının kendine özgü tat, koku ve rengi vardır. Tüm bu
değişkenlikler tamamen doğal bir ürün olan bala yansımaktadır.
Organik bal üretimi gerekiyor
Temarı ve ANG Vakfı Arıcılık Danışmanı Ziraat Yüksek Mühendisi
Ahmet İnci, bal üretiminde yaşanan sıkıntıların birçok nedeni
olduğunu ve balın kirlendiğini, bu kirliliğin önüne geçilmesi için
mutlaka organik bal üretimine ağırlık verilmesi gerektiğini
vurguluyor.
Bal nasıl kirlenir?
Gittikçe kirlenen çevre şartları, arıcıların
eğitimsizliği, yanlış koloni dağıtımı, damızlık ana arı
yetersizliği, arı sağlığında teşhis ve tedavi yetersizliği, temel
peteklerin taşıdığı kimyasallar, ticari şekerlerle besleme
yapılarak bal üretimi, GDO'lu şekerlerle bal üretimi, merdiven
altında üretilen ve bal diye satılan şeker şurupları ve bal kalite
kontrolünün etkin yapılamaması nedenleriyle balda ciddi bir
kirlenmeye neden oluyor. Arı kolonilerini früktoz veya sakkaroz
gibi ticari şekerlerle beslemeyip, arı hastalıklarında tedavi edici
kimyasal madde kullanmadan, organik temel petek, doğal keresteden
imal edilmiş boyasız kovanlar ve hijyenik arıcılık ekipmanları
kullanarak çevre kirliliği olmayan ormanlar veya meralardaki doğal
çiçeklerin nektarlarından üretilen bal temiz, yani organik bal
anlamına geliyor.
Türkiye bal ihracatında söz sahibi mi?
Dünyada 350 bin ton bal ticareti yapılıyor. Fakat
Türkiye bu ticaretin içinde yer almıyor. Türkiye'nin bitki örtüsü
bal üretimi için uygun ancak arı sayısının çok olmasına rağmen
verim ve kalite düşük.
BAL KONUSUNDA BİLİNEN YANLIŞLAR
Petek bal daha mı sağlıklıdır?
'Petek bal daha sağlıklıdır, daha
doğaldır' anlayışı kesinlikle yanlıştır. Petek balmumundan
oluşur ve sindirilemez. Ayrıca petekli bal üretiminde daha çok
şeker kullanılıyor. Fakat bu yanlış anlayıştan dolayı piyasada
alıcı daha çok olduğu için daha yüksek ücretlerde satılıyor.
Aslında üretici petek bal alarak bal değil, daha ziyade şeker almış
oluyor. Özellikle mısır şekeri kullanılarak üretimi yapılıyor.
Bal bozulur mu?
Bal değişik ısı şartlarında granüle olur. Bu çok
doğal bir evredir. Aynen değişen ısıyla suyun buz haline gelmesi
gibi. Fakat bal değerini yitirmez ya da bozulmaz. Çünkü balın yüzde
65'i şekerden oluşur, bu yüzden bozulması imkansızdır. Polen
taneciklerinin etrafı yoğunlaşır ve granüle olur. Tekrar akışkan
hale gelmesini istiyorsanız, 60 dereceyi geçmemek kaydıyla ısıtarak
balı akışkan haline getirebilirsiniz. Piyasada çok akışkan halde
satılan ballar 5 yüz derece gibi yüksek ısılar kullanılarak şeffaf
kalır. Bu işlem sonrasında bal, içindeki değerleri tamamen yitirir.
Bu nedenle bal alırken koyu olmasına dikkat ediniz. Çok akışkan
olması iyi değildir.
Çok duyulan bir şey var 'bala su kaçırmayın bozulur' doğru
mudur?
Balın içine su kaçmasıyla bozulması da söz konusu
olmaz. Balın özgül ağırlığı sudan fazladır. Bal ve su bu yüzden
birbirine karışmaz.
Buzdolabında mı saklanmalıdır?
Balı illaki buzdolabında ya da çok serin bir yerde saklamanızın
lüzumu yoktur. Oda sıcaklığında muhafaza edilebilir.