Bakanlıktan Deniz Feneri açıklaması
Abone olAdalet Bakanlığı Deniz Feneri davasıyla ilgili olarak 'Savcıların Almanya'ya gitmesinde bir engel yok' dedi...
Adalet Bakanlığı'ndan yapılan "Deniz Feneri" davası ile
ilgili açıklamada, "Bakanlığımızın Ankara Cumhuriyet savcılarının
inceleme yapmak üzere Almanya'ya gitmelerini engelleme ya da
geciktirme gibi bir tutumu kesinlikle söz konusu değildir"
denildi.
Yazılı açıklamada, bugün bazı basın yayın organlarında,
"Deniz Feneri" davasıyla ilgili olarak
"Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca Almanya'dan talep edilen
dosyaların bir örneğinin Türkiye'ye gönderilmesinin fotokopi
masraflarının yüksek olması nedeniyle Adalet Bakanlığınca
engellendiği" ve "soruşturmayı yürüten savcıların
dosyaları incelemek için Almanya'ya gitmelerine yine Adalet Bakanı
tarafından izin verilmediği" yönünde gerçeği yansıtmayan
iddialar gündeme getirildiği belirtildi.
Almanya'da görülen Deniz Feneri e.V. davasının Türkiye uzantısıyla
ilgili soruşturmanın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından
yürütüldüğü hatırlatılan açıklamada, bakanlığın iki ülke adli
makamları arasındaki adli yardım taleplerinin ilgili mercilere
ulaştırılmasına aracılık etmek dışında hiçbir görev ve yetkisi
bulunmadığı kaydedildi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Alman adli makamlarına yönelik
talep ve yazılarının geciktirilmeksizin Almanya'ya ulaştırıldığı
gibi Almanya'dan gelen yazıların da aynı şekilde bekletilmeksizin
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği vurgulanan
açıklamada, Almanya'dan gelmesi geciken bazı evrak ve belgelerin
gönderilmesi için Bakanlığa zaman zaman tekit yazıları da yazıldığı
bildirildi.
Haberlere konu olan iddialarla ilgili olarak ise Ankara Cumhuriyet
Başsavcılığı'nın 15 Şubat 2010 günlü adli yardım evrakının Almanca
tercümeleri ile Bakanlıkça 16 Şubat 2010 tarihinde Dışişleri
Bakanlığı aracılığıyla Almanya'ya gönderildiği belirtilen
açıklamada, Almanya'dan beklenen cevabın gecikmesi üzerine 25 Mart,
1 Haziran ve 4 Ağustos 2010 tarihlerinde Berlin Büyükelçiliği'ne
tekit yazıları gönderilerek adli yardım talebinin akıbeti sorulduğu
ifade edildi.
Bakanlığa 23 Ağustos 2010 tarihinde ulaşan Almanya Federal
Dışişleri Bakanlığının yazısında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına
iki seçenek sunulduğu bildirilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"1-Söz konusu davaya ilişkin evrakın toplam 700 klasör
olduğu, fotokopi maliyetinin 100.000 avro tutabileceği, maliyetin
Türkiye tarafından üstlenilmesi halinde dosyalardan bir örnek
çıkarılarak gönderilebileceği veya,
2-Başsavcılık yetkililerinin Almanya'ya giderek dosyaları
yerinde inceleyebileceği ve gerekli belgelerin örneklerinin
alınabileceği belirtilmiştir.
Berlin Büyükelçiliği aracılığıyla alınan bu yazı Bakanlığımızca
aynı gün (23 Ağustos 2010) Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına
ulaştırılmıştır.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Almanya'dan istenen dosyaların
fotokopilerinin gönderilmesi yerine savcıların Almanya'ya giderek
dosyalarda inceleme yaparak örnek alması ve ifade alınması
sırasında hazır bulunması seçeneğini tercih etmiştir. Başsavcılığın
bu talebine ilişkin 3 Eylül 2009 tarihli yazısı aynı gün Alman
makamlarına iletilmek üzere Türkiye'nin Berlin Büyükelçiliğine
gönderilmiştir.
Şu anda Başsavcılığın bu talebiyle ilgili olarak savcıların
Almanya'ya giderek inceleme yapmaları amacıyla Almanya'dan tarih
verilmesi beklenmektedir. Almanya'dan bu cevap geldikten sonra
Cumhuriyet savcıları Almanya'ya giderek dosyaları inceleyebilecek
ve ifade alma işlemine katılabilecektir. Görüldüğü gibi
Bakanlığımızın Ankara Cumhuriyet savcılarının inceleme yapmak üzere
Almanya'ya gitmelerini engelleme ya da geciktirme gibi bir tutumu
kesinlikle söz konusu değildir."