Bakanlarıyla ne konuştu?

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bazı bakanlarla bir araya geldi.

Başbakan Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi'ndeki Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının ardından Başbakan Yardımcısı ve Devlet bakanları Bülent Arınç, Cemil Çiçek ve Ali Babacan ile Adalet Bakanı Sadullah Ergin, İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül ve Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ile yaklaşık 2.5 saat süren bir toplantı gerçekleştirdi.


Toplantı çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtlayan İçişleri Bakanı Atalay, ''Kendi konularımızı görüştük. Her gün bir şeyler oluyor görüşülecek, bugün de değişik bakan arkadaşlarla, Başbakanımız çağırdılar, bazı konuları değerlendirdik'' dedi.

ÇALIŞMA TAKVİMİ ÜZERİNDE DURDUK

Atalay, ''Demokratik Açılım' çalışmasına ilişkin TBMM'de kapalı oturumun ne zaman yapılacağı belirlendi mi?'' sorusuna, ''O konuda bir şey görüşmedik, ama şu anda yürüttüğümüz bir konu var, biliyorsunuz, arkadaşlarımızla onu değerlendirdik. Tekrar Başbakanımızın başkanlığında gözden geçirdik. Bundan sonrasına ilişkin çalışma takvimimiz üzerinde biraz durduk. Kendi aramızda normal bir değerlendirmeydi'' yanıtını verdi.

''Demokratik Açılım'' konusunda muhalefet partilerinden alınacak randevunun zamanlamasının sorulması üzerine de Atalay, şunları kaydetti:

''Takip ediyorsunuz, o konuda bizim taleplerimiz belli. Biz, her tür görüşmeye önem veriyoruz, her tür paylaşıma önem veriyoruz. Bu konuda sözü, teklifi, görüşü, düşüncesi olan herkesle paylaşıyoruz. Bu çalışma ancak böyle verimli olur, ona inanıyoruz. Tüm partilerimizle de aynı duyguları yine biz taşıyoruz.''



HERKES HUZUR İSTİYOR



Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da toplantı çıkışında yöneltilen ''Demokratik Açılım konusuna muhalefet partilerinin eleştirileri vardı. Bu konuda Başbakan'ın bir randevu talebi olacak diye biliyoruz. Toplantınızda gündeme geldi mi?'' şeklindeki soruya, ''Hayır, bu konuları görüşmedik'' yanıtını verdi.

Toplantıda, ''Demokratik Açılım'' konusunu görüştüklerini belirten Arınç, belirlenen bir süreç olup olmadığının sorulması üzerine, ''Biz normal çalışmamızı yaptık. Tekrar bir değerlendirme yaptık. Bu işle birinci derecede ilgilenen arkadaşlarla bir araya geldik'' dedi.

Arınç, bir gazetecinin bu konuda atılacak somut adımlarla ilgili ip uçlarını sorması üzerine de şunları kaydetti:

''Böyle ayak üstü söyleyemem, kusura bakmayın. Bir değerlendirme yapıldı, ama bitmedi. Şüphesiz biz zaman zaman bir araya geliyoruz. Geldiğimiz noktaya bakıyoruz. Temaslar, konuşmalar, bu konularla ilgili değerlendirmeler yapıyoruz. Bu akşam da kısaca bunu yaptık.''

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Arınç, ''Manisa'da Kürtçe konuşma yaptığı'' hatırlatılarak, böyle sürprizlerle tekrar karşılaşılıp karşılaşılmayacağı sorusuna, şu yanıtı verdi:

''Sürpriz değil bu, Türkiye'nin yaşadığı gerçekler. Türkiye'de artık Kürtçe kanal ve televizyonumuz var. Arapçası, Farsçası da olacak. Türkiye bir zenginlik. Bu zenginlikleri en güzel şekilde değerlendireceğiz. Bunlar bütünleşmeye vesile olur, bölüşmeye ve ayrışmaya değil. İnanıyorum ki Türk halkı da demokratik açılımdan böyle olumlu sonuçlar bekliyor. Ben 4 gün kadar Manisa çevresinde kaldım. Bir Ege Bölgesi ilinde Demokratik Açılım'a karşı fevkalade sıcaklık buldum. Eleştirilerden ziyade Türkiye'de akan kanın durmasını, herkesin el ele vermesini, Türkiye'de yeniden kardeşlik ve huzurun hakim olmasını isteyen büyük bir taleple karşılaştım. Ben kendi kanaatlerimi zaman zaman sayın İçişleri Bakanımıza, diğer arkadaşlarımıza ifade ediyorum. İnşallah, ümit ediyorum ki olumlu şeyler olacak.

Herkes huzur istiyor. Herkes bu ülkede özgürce yaşamak istiyor. Herkes bu ülkede kendisini en iyi şekilde temsil etmek istiyor. Bu, halkımızın kanaati. Siyasetçiler ne söylerse söylesin, 70 milyon insanımızın beklentisi bu. Son 30 yıldan bu yana çektiğimiz çileler ve sıkıntıların sona ermesini istemek herkesin de hakkı. Artık gözyaşları durmalı, birlik bütünlük olmalı. Bu 70 milyon vatanımızda, ülkemizde herkes kendisini en iyi şekilde ifade edebilecek bir özgürlük ortamını bulmalı. Terörü bitirecek en önemli işin de bu demokratik açılımlar olduğunu düşünüyoruz.''

''Atacağınız adımlar bu beklentileri karşılar mı?'' sorusuna, ''Adımlarımı atıyorum, arabama doğru gidiyorum'' şeklinde esprili yanıt veren Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:

''İnşallah attığımız her adım bizi mutlu sona götürecek. Kim ne derse desin, halkımız yapılan tüm anketlerde Demokratik Açılım'ın daha madde madde sayılmasını bile beklemeden ifade edilen sözleri büyük bir hüsnü kabulle başının üzerinde tutuyor. Önemli olan halkın bu konudaki yaklaşımıdır. Biz, bunu inşallah çok daha iyi anlatacağız. Bugüne kadar yaptığımız temaslar, bundan sonra yapacağımız çalışmalarla inşallah Demokratik Açılım konusundaki maddelerimizi, gündeliklerimizi, güncelliklerimizi halkın önüne koyduğumuzda öncelikle Meclis'ten başlayarak şüphesiz siyaset kurumu olarak, bunların en güzel şekilde sonuçlandığını halkımız görecek.''

TBMM'de bu konuya ilişkin kapalı bir oturum planlanıp planlanmadığına ilişkin soruya da Arınç, ''Kapalı, açık onu bilmiyorum, ama şüphesiz bu çalışmaların ilk başta geleceği nokta Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir çünkü yaptığımız çalışmaların muhatabı millettir. Milletin temsilcisi TBMM'dir. Tüm siyasi partiler ve fikirler orada temsil ediliyor. Hükümetimizin, sonuçları TBMM'de tartışmaya açması çok doğaldır ama bunun zamanı zemini, kapalısı açığı henüz kararlaştırılmış değil'' yanıtını verdi.