Bakanlar Kurulu'ndaki tartışma hayra alamet değil!

Abone ol

Hürriyet gazetesi yazarı Erdal Sağlam, Bakanlar Kurulu'nda yaşanan faiz tartışmasıyla ilgili kulisleri bugünkü köşesine taşıdı.

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın Bakanlar Kurulu toplantısında yaptığı sunum sonrası bakanlar arasında faiz tartışması çıkmış. 

Tartışma sonrası Başbakan Ahmet Davutoğlu, faiz politikaları, büyüme ve enflasyonla mücadele konusunda bir dizi zirve toplantısı yapılması kararı verdi. 

Bakanlar Kurulu'ndaki tartışmayı ve sonrasındaki beklentileri bugünkü köşesine taşıyan Hürriyet gazetesi yazarı Erdal Sağlam, zirve kararının pek de hayra alamet olmadığını söyledi. 

"Faiz zirvelerinin hep kötü sonuçlar doğurduğunu gördük, yaşadık..." uyarısında bulunan Sağlam, Davutoğlu'nun zirve kararıyla ilgili şunları yazdı:

"Başbakanın neden bir dizi zirve toplantısına gerek duyduğunu anlayamadım. Bunun birinci nedeni Başbakanın ekonomi özellikle faiz konusunda kafası karışık olabilir ve netleştirmek için bunu yapıyordur.

O zaman işimiz zor; çünkü kafasının karışık olması faize Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Bakan Zeybekçi gibi yaklaşma ihtimalinin olduğunu gösterir ki; böyle bir ihtimal bile bizi zora sokar. Eğer Babacan ve Başçı gibi kendini ispatlamış yetkililerin görüşlerine yakın değilse, ya da Cumhurbaşkanı bu yönde telkinde bulunmuş ve bunu uyguluyorsa, bu ihtimalde de ciddi risk var demektir.

İKİNCİ İHTİMAL... 

Başbakan ekonomi okuduğunu söylüyor; o nedenle faizde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Bakan Zeybekçi gibi düşünme ihtimali çok zor. İşte bu noktada ikinci ihtimal ortaya çıkıyor; o da bazı bakanların gazını almak için olabilir. İnanmasa da sadece Cumhurbaşkanından gelen talebi yerine getirmek için bunu yapıyorsa, o zaman uygulanan politikalar değişmeyecek demektir.

Bu ihtimalin gerçek olması da sıkıntılı; çünkü piyasalar bu aşamada yapılan faiz zirvelerine "politika değişikliği olur mu?" diye bakacaktır. Zaten tedirginliğin büyüdüğü, önümüzdeki yıla ilişkin küresel finans hareketlerinin de etkisiyle risk algısının çok arttığı bir döneme giriyoruz. Tüm ratingcilerin uyarılarını artırdığı bu dönemde, mevcut faiz politikalarını tartışmaya açmak, kendini ayağından vurmak anlamına gelir. İşin sonunda da ratingcilere kızıp dururuz..

Bakan Zeybekçi'nin aktardığı biçimde Merkez Bankası Başkanı Başçı bakanlar tarafından hırpalanmışsa; bu da büyük bir sorun demektir. Merkez Bankası'nın görevi Hükümetle saptadığı enflasyon oranını tutturmaktır. Yani enflasyon hedefi tutmadığı için hesap vermesi lazımken, faizi indirmedin diye suçlanamaz. O zaman hükümet enflasyon hedefini değiştirsin, faizi istediği gibi düşürür...

SEZER DAHA ERKEN ONAYLIYORDU

Erdal Sağlam yazısının ikinci bölümde ise ekonomi yönetiminde bir türlü yapılamayan atamaları yazdı. Kabine içinde ve bürokraside yapılamayan atamaların rahatsızlık yarattığını söyleyen Sağlam, kararnameler için "Cumhurbaşkanı Sezer bile atama kararnamelerini daha çabuk onaylıyordu" spekülasyonu yapıldığı yazdı.

İşte yazınını o bölümü...

"Bürokrasi zaten tedirgin, yılgın iken bürokratları bakanlara hırpalattırmak ise ayrı bir hatadır.
Başbakan istediği atamalan bir türlü yaptıramadığı için zaten Kabine içinde ve bürokraside güç tartışmasına hedef olduğunun farkında olmalı.

Cumhurbaşkanlığıma sunulup bir türlü onaylanmayan atama kararnameleri için "Cumhurbaşkanı Sezer bile atama kararnamelerini daha çabuk onaylıyordu" spekülasyonu yapılıyor. En kritik ekonomik kurumlar olan Hazine ve Kalkınma Bakanlığı'nda kritik görevler, kararnameler imzalanmadığı için hala boş.

Hazine Müsteşarlığı görevi 3 aydır boş. Kalkınma Müsteşarı yok, BDDK başkanlığı da vekaletle yürütülüyor. Babacan ve Davutoğlu'nun imzaladığı atama kararnameleri Cumhurbaşkanı Erdoğan'a takılmış durumda...

Başbakan Davutoğlu, faiz tartışmalarını, atama kararnamelerini aynı zamanda bir yetki ve irade sorunu olarak ele almazsa, siyasi sonuçlarına da ister istemez katlanacak gibi gözüküyor.

Günün Önemli Haberleri