Bakanı niye engellemedin uyarısı
Abone olGenelkurmay savunma bütçesinde kesintiye gidileceğini söyleyen Bakan Gönül'ün yanındaki Tuğamiral Dülger'i uyardı.
Genelkurmay, savunma bütçesinden on milyar dolar
kesintiye gidileceğini açıklayan Bakan Gönül'ün yanındaki Tuğamiral
Dülger'i 'Bakanı neden engellemedin' diye uyardığı ortaya
çıktı.
Kurumunun resmî internet sitesini elektronik muhtıra blogu gibi
kullanmaktan bir türlü vazgeçmeyen ve bu yolla siyaset yapma suçunu
işlediğinde, "Şık olmadı" türü uyarılar dışında hiçbir adlî
kovuşturmaya uğramayan bir Genelkurmay Başkanlığı varken;
Genelkurmay Başkanı'nın Savunma Bakanı'ndan önce geldiği bir devlet
protokolu, Türkiye'yi yarım asır sonra NATO'da hâlâ komik duruma
düşürürken; askerî harcamaların yerindelik denetimi yapılamaz ve
savunma bütçesinin ayrıntıları kutsal bir sır gibi toplumdan
gizlenirken, "Askerî vesayet bitti, bitiyor" yorumlarına gülüp
geçebiliriz.
Türkiye'nin yeni anayasası askerî vesayeti bitirme yolunda somut
bir adım teşkil edebilir. Genelkurmay Başkanlığı'nı Milli Savunma
Bakanlığı'na bağlayarak; Genelkurmay Başkanı'nın Bakanlar Kurulu
tarafından atanmasını ve gerektiğinde görevden alınmasını
sağlayarak; yüksek rütbeli subayların terfilerinde Bakanlar
Kurulu'nu son yetkili kılarak; Milli Güvenlik Kurulu'nu mevcut
haliyle lağvedip, Bakanlar Kurulu'nun ihtiyaç halinde toplayacağı,
savunma konularıyla sınırlı bir danışma organına dönüştürerek;
bütün savunma harcamalarında Sayıştay denetimi sağlayarak; askerî
harcamaların sivil uzmanlarca yerindelik denetimine tâbi
tutulmasının önünü açarak yapabilir bunu. Esasen, bu yöndeki
anayasal düzenlemeler, askerî vesayeti aşındırma yönünde son on
yılda sağlanan değişimi kurumsallaştırmanın yegâne yolu. Yoksa
değişim, her seferinde beklenmedik bir jest ve her seferinde
potansiyel bir kriz olarak karşımıza çıkmayı sürdürür. Bugün
yayımladığımız "WikiLeaks Belgesi," tam da böyle bir durumun
fotoğrafını çekiyor. Askerî vesayetin içselleştirildiği bir
düzende, değişim işaretlerinin nasıl şaşkınlık yaratabildiğinin
resmidir.
GÖNÜL ASKERLERİ FENA ŞAŞIRTTI
ABD'nin Ankara Büyükelçisi Eric Edelman'ın onayıyla merkeze gönderilen ve Ankara Büyükelçiliği Başmüsteşarı Robert S. Deutsch'un kaleme aldığı anlaşılan 8 Haziran 2004 tarihli, "KİŞİYE ÖZEL" telgrafın başlığı: "Savunma Bakanı'nın Bütçe Açıklaması Türk Genelkurmayı'nı Küstürüyor." İşte Taraf gazetesinde yer alan telgrafın tam metni:
(1) ÖZET: Savunma Bakanı (Vecdi) Gönül, Yunan Savunma Bakanı'na, Türkiye'nin savunma bütçesinde 10 milyar dolar kesintiye gideceğini söyleyerek, Türk Genelkurmayı'nı şaşırttı. Türk Genelkurmayı bunun, kısmen, askeriyeden eksilterek, hükümetin içerideki önceliklerine kaynak ayırmak için yapıldığına inanıyor. ÖZETİN SONU.
(2) Basında çıkan ve teyit ettiğimiz haberlere göre, iki bakan
17 mayısta Brüksel'deki Avrupa Birliği Savunma Bakanları
toplantısının marjında bir görüşme yaparken, Savunma Bakanı Vecdi
Gönül, Yunan muadili Spilios Spiliotopulos'a Türkiye'nin savunma
bütçesinde 10 milyar dolar kesinti yapmaya karar verdiğini söyledi.
Gönül'ün, bu miktarın Savunma Sanayii İcra Komitesi'nin üç gün önce
iptal etmeyi kararlaştırdığı 6 milyar dolar değerindeki üç büyük
(askerî) alım programını da kapsadığını söylediği bildirildi. Türk
gazeteleri bu kesintinin beş yıl zarfında gerçekleşeceğini ve aynı
dönem boyunca Yunanistan'ın da savunma harcamalarını yüzde 25
oranında keserek karşılık vereceğini yazdılar.
GENELKURMAY DA SUSUTURAMAYINCA...
(3) Türk Genelkurmayı J5 (Genel Plan ve Prensipler Başkanlığı ) Yunanistan/Kıbrıs Daire Başkanı Tuğamiral Mücahit Şişlioğlu 3 haziranda siyasi-askerî müsteşara (ABD Büyükelçiliği'ndeki siyasi ve askerî konulardan sorumlu diplomat kastediliyor) Gönül'ün açıklamasının tümüyle eşgüdümden yoksun ve beklenmedik olduğunu söyledi. Şişlioğlu, Gönül'ün 14 mayıstaki İcra Komitesi toplantısına katıldığını anlattı; iptal edilenin programlar değil, ihaleler olduğunu unutmuş olması imkânsızdı. Her üç durumda da, ihtiyaçlar halen geçerliydi ve bazı alımlar yapılabilirdi. Şişlioğlu, Savunma Bakanlığı'nın bütçeye ilişkin rolünün sınırlı olmasına rağmen, Gönül'ün sözlerinin Yunanlılar tarafından bir taahhüt olarak kabul edilmesinden korkuyordu. (Not: Türk Genelkurmayı, askeriyenin bütçesinin büyük bölümünü doğrudan hükümetle müzakere etmektedir.) Amiral, Gönül'ün açıklamasının, Avrupa Birliği'ne bir jest niyetine, Yunanistan'la iyiniyet inşaası için ve yurtiçi programlara kaynak ayırmaya yönelik olarak savunma harcamalarını sınırlandırmaya dönük bir girişim gibi göründüğü değerlendirmesini yaptı. Emirkomuta zincirinin üst kademelerine de bu yorumu ilettiğini söyledi. Şişlioğlu'na göre, Türk Genelkurmayı'ndaki yetkilililer, Milli Savunma Bakanlığı Plan ve Prensipler Dairesi Başkanı Tuğamiral Serdar Dülger'e, bakanın böyle bir taahhütte bulunmasını niye engellemediğini sordular ama Dülger, Gönül'ün ne söyleyeceğini bilmediğini ve toplantı sırasında müdahale etmesinin hiçbir yolu olmadığını iddia etti.
BAŞBUĞ, BAKANA KARŞI KONUŞUYOR
(4) Türk Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, 27-28 mayıs günlerinde İstanbul'da yapılan Türk güvenlik toplantısının açılışında konuşurken, Gönül'ün iptal edilen ihaleleri bir bütçe kesintisi olarak nitelendirmesine karşı çıktı: Türk Silahlı Kuvvetleri'nin dönüşüm hedeflerini karşılamak amacıyla "ayrılan savunma bütçesinin Gayrısafi Milli Hasıla'ya oranı yüzde 2.4'tür" ve bu da ulusal bütçenin yüzde 6.6'sıdır. "Modern tank, saldırı helikopteri ve insansız hava aracı projelerinde alım modellerinin değiştirilmesi" kararına ilişkin olarak da, "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin söz konusu ihtiyaçları hâlâ geçerlidir" dedi.
(Dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Başbuğ'un bu sözlerinden bir ay sonra, bu kez yine Milli Savunma Bakanı Gönül, İstanbul'daki NATO Zirvesi sırasında Hürriyet gazetesine şu açıklamayı yaptı: "İlk kez bu yıl savunma bütçemiz en büyük değil, ikinci bütçe oldu. Milli eğitim bütçemiz savunma bütçemizi aştı..." Savunma bütçesinde, eski parayla, dört katrilyonlık indirime gidildiğini vurgulayan Gönül, bu rekor indirimde üç askerî ihaleye ilişkin iptal kararlarının etkili olduğunu yeniden özellikle belirtti. Gönül'ün bu sözlerinin üzerinden yedi yıl geçti. 2011 bütçesinde, bakanlıklar arasında en fazla pay 72.2 milyar lirayla Maliye Bakanlığı'na ait. Maliye Bakanlığı'nı, 35.9 milyar lirayla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, 34.1 milyar lirayla Milli Eğitim Bakanlığı, 17.2 milyar lirayla Sağlık Bakanlığı ve yaklaşık 17 milyar lirayla Milli Savunma Bakanlığı izliyor.)
TÜRK ORDUSUNDAKİ AK PARTİ KUŞKUSU
(5) YORUM: Gönül'ün açıklamasından önce bile, Ankara'da, 14
mayısta üç büyük savunma programının ihalelerinin iptal edilmesinin
bir nedeninin, savunma harcamalarını kesmeye dönük bir AK Parti
tertipi olduğuna ilişkin söylentiler vardı. Biz, Savunma Sanayii
İcra Komitesi'nin oy kullanan bir üyesi olan Genelkurmay Başkanı
Orgeneral Hilmi Özkök'ün böyle bir plana destek vermiş
olabileceğini hayal bile edemiyoruz. Bunu söylemekle birlikte,
Gönül'ün imam-hatip tartışmasının (teknik liselerin üniversiteye
girişteki katsayı dezavantajının kaldırılmasına yönelik reform
girişiminin yarattığı tartışma kastediliyor) hemen ardından gelen
şaşırtıcı açıklaması, AKP'nin niyetleri konusunda Türk ordusunun
içine zaten derin biçimde yerleşmiş olan kuşkuları pekiştirmiştir.
YORUMUN SONU.
EDELMAN