Bakan'dan flaş tüyo: 3 bakanlık kapanıyor!

Zeybekci, bir zamanlar 40’ın üzerinde olan bakanlık sayısının 36'dan 24'e düşürüldüğünü aktardı. Ekonomi , Gümrük Ticaret Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı’nın bütün unsurlarının hemen hemen hepsinin aynı alan içinde görüldüğüne; birbirinden farklı olduğuna dikkat çekti.

Ekonomi Bakanlığı’nın bünyesinde İthalat Genel Müdürlüğü, İhracat Genel Müdürlüğü, Yatırım ve Teşvik Genel Müdürlüğü, Serbest Bölgeler ve Dış Yatırımlar Genel Müdürlüğü’nün bulunduğu yerde Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın farklı olduğuna dikkat çeken Nihat Zeybekci,” Evet doğru. Evet doğruyu her zaman doğru diye söylemek zorundayız. Burada yeni bir çalışma yapılırsa, 4-5 bakanlık Hazine’de bunun içine alınıp Maliye ve Hazine arasında, yeni bir koordinasyon yapılabilir. Hazinenin dış ekonomik ilişkilerle ilgili, dış ekonomik ilişkilerle ilgili bölümü yeniden değerlendirilebilir. Bunların hepsi konuşulabilir. Bu 4-5 bakanlık, 2 bakanlığa indirilebilir. Buna da karar verecek olan siyasi iradedir. Ve mesela akıllı bir iş olmuş olur” diye konuştu.

“KREDİ DEĞERLENDİRME KURULUŞLARI TEKRAR GÖZDEN GEÇİRİLEBİLİR”

Ekonomi Bakanı, zaman zaman yaptığı konuşmalarının içeriğinin de tam olarak anlaşılmadığından yakındı. Zeybekci, açıklamalarının tamamını zamanlama olarak bilerek yaptığını ifade etti. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce bir kredi derecelendirme kuruluşunun bir hafta önce, cuma günü Türkiye ile ilgili değerlendirme yapacağını duyurduğunu hatırlatan Zeybekci, şöyle konuştu:
“Hâlbuki programında böyle bir şey yok. Bunun üzerine ekonomi bakanı olarak çıkıp bu yapılacak açıklamalar ile ilgili endişelerim olduğunu söyledim. Beklentiler negatiftir. Objektif olacağı ile ilgili şüphelerim var diye bir değerlendirme yaptıktan sonra bu kurum cuma günü açıklama yapmaktan vazgeçti. Seçimlerden sonra pazartesi günü Fitch bir açıklama yaptı. ‘Türkiye’de siyasi istikrarla ilgili kurulacak olan hükümetin koordinasyonuna bakmak lazım’ dedi. Hızını alamadı, ‘Türkiye’nin kırılganlığı ile ilgili 2015 seçimlerinin de sonuçlarına bakmak lazım’ gibi Türkiye’nin gerek cari açıkla, gerek dış ticaret açıkları gerekse istihdam rakamları ile ilgili... Standard & Poor's ile Türkiye anlaşmasını iptal etti., Fitch ve Moody'si ile ilgili de sözleeşmesi devam ediyor. Günü gelince Türkiye bunu değerlendirebilir ama İtalya da kredi derecelendirme kuruluşlarına dava açtı. Kendisinin uğradığı zarardan dolayı, aynı kuruluşlar 2008 krizinin arifesinde Yunanistan’a inanılmaz değerlendirmeler yaptı. Türkiye’nin elinde bir irade vardır, günü geldiğinde değerlendirip değerlendirmeyeceği o günün koşularında tekrar gözden geçirilmeli.”

“FAİZLER KABUL EDİLEBİLİR DEĞİL”

Zeybekci, faizle ilgili açıklamalarına da değindi. Kendisinin de reel sektör içinden geldiğini anlatan Bakan Zeybekci, Türkiye’de enflasyonun yüzde 9 seviyelerinde olduğu bir dönemde faizlerin aşağı çekilemeyeceği yönünde bir algının olduğunu belirterek, şu değerlendirmeleri yaptı:
“Enflasyon dediğimiz rakam hangi döneme aittir? Diyelim ki ekim ayı için açıklanan enflasyon bir yıl geçmişe ait bir enflasyondur. Peki bugün reel sektörün katlandığı faizler hangi zamana aittir? Gelecek döneme aittir. 365 gün sonrası ile ilgili maliyettir. Öyleyse enflasyon ile faizi karşılaştıracaksak eğer, faiz oranı ile beklenti enflasyonunu karşılaştırmamız lazım. Türkiye'nin beklenti enflasyonu yüzde 6'lar seviyesindeyse eğer, reel faiz herkesin katlandığı faiz yüzde 12-14'ler aralığındadır. Dolayısıyla Türkiye’de reel faiz varken, ben hep şunu söyledim: ‘Bu faiz, kabul edilebilir değildir.’ Ekonomi Bakanı olarak bunu söylemekte son derece haklıyım ve doğru söylediğime inanıyorum.”

Bakan Zeybekci, Türkiye’nin finansmanla ile ilgili Türkiye’nin problemlerinin olmayacağına inandığını belirterek, Türkiye’nin gelecekle ile ilgili endişelerinden dolayı katlandığı faizi fazla bulduğunu dile getirdi.

Zeybekci, ekonomi yönetimi olarak farklı endişeler içinde olmalarını doğal olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:

"Maliye Bakanı ile benim ayrı ayrı sözler söylememiz son derece doğaldır. Maliye Bakanı ülkenin finansmanıyla ilgili endişelerinden dolayı bir söz söyleyecek. Ben de Türkiye'de yatırımın, büyümenin, istihdamın ve ihracatın geleceği ile ilgili endişelerimden dolayı farklı bir şey söyleyeceğim."