Bakandan Ergenekon eleştirisi
Abone olİlgisiz dosyaların davaya girdiğini söyleyen Ulaştırma Bakanı 'Dinlenenler yargıya başvurmalı' dedi
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, özellikle Ergenekon
davası ve iddianamelerin eklerinde, dava konusu olmayan telefon
görüşmelerine yer verildiğini belirtti. Yasadışı telefon
dinlemelerinin de aynı davayla gündeme geldiğini kaydeden Yıldırım,
“Bu dosyada delil amaçlı dinleme yapılırken, dava konusuyla ilgisi
olmayan konuşmalara da yer verildi. Bunlar özel konuşmalar ve
sahiplerini doğal olarak rahatsız ediyor. Benim de olsa, beni de
rahatsız eder” dedi.
BEN DE ORTAM DİNLEMESİ MAĞDURUYUM
Bakan Yıldırım, Adalet Bakanlığı ile birlikte caydırıcı bir düzenleme üzerinde çalıştıklarını, ancak, dünyanın her yerinde yapılan yasadışı dinlemeleri tamamen önlemenin mümkün olmadığını kaydetti.
Yıldırım, “Ben de ortam dinlemesi mağduruyum. Yasadışı dinleme,
daha çok Ergenekon ile gündeme geldi” dedi ve şöyle devam etti:
“Sebebi de, bu dosyadaki delil amaçlı dinleme yapılırken, dava
konusuyla ilgisi olmayan konuşmalara da yer verildi. Bunlar özel
konuşmalar ve sahiplerini doğal olarak rahatsız ediyor. Benim de
olsa beni de rahatsız eder. Belki de vardır ama bakmadım. Toplumda,
böyle bir algılama oluştu ve bunun da doğru bir şey olmadığını
düşünüyorum. Davayla ilgisi olmadan takılan varsa, savcı hangisinin
dosya muhtevası olup olmadığına karar verecek. Uzun, ince, titiz
çalışmayla bunu yapmalı. Zaman darlığı ve uzman yetersizliğinden
yapılamıyor. ‘Mahkemede nasıl olsa ortaya çıkar, düzelir’ deniyor.
Sizin adınız orada çıkıyor ve hak etmediğiniz şeyler söyleniyorsa
rahatsız olursunuz. Hepimiz için geçerli.”
HERKES DİNLENME KAYGISI İÇİNDE
Normal vatandaştan devletin zirvesine kadar herkesin “dinleme
kaygısı” içinde olduğunu, bunun değişmesi gerektiğini kaydeden
Yıldırım sözlerini şöyle sürdürdü:
“İnsanlar bu endişeyi duymamalı. Bu normal değil. Yasadışı
dinlemeler, şiddetle cezalandırılması durumunda önlenebilir.
Şikâyet mekanizması daha işler hale gelmeli. Yasadışı dinlendiğini
düşünen varsa yargıya gitsin.
Bir tane yargıya başvuru yok. Hem şikâyet ediyoruz, hem de yargıya
gitmiyoruz. Mevcut kanuna göre soruşturma talep üzerine oluyor.
Hukukçuların anlaşamadığı bir konu var. ‘Suç, ancak mağdur varsa,
vardır’ deniyor. Bu olaylar devam ettiği ve kimse gidip hakkını
aramadığı için; Adalet Bakanlığı ile bazı kararlar aldık.
Soruşturmanın şikâyete bağlı olmasının hukuken mahzuru var mı, yok
mu, inceleniyor. Caydırıcı düzenleme gerek. Cezaların artırılması,
gerek yargılamanın şekliyle ilgili olacak. Böyle yanlış bir iş
şikâyete bağlı olmadan, resen de soruşturma konusu olabilir.”