Bakandan çok tehlikeli sözler
Abone olBir dönem Köşk içinde adı geçen Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, öyle bir söz etti ki AB'li heyet ağzı açık kaldı.
Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Türkiye’nin Brüksel
Büyükelçiliği’nde düzenlenen Atatürk’ü anma töreninde ilginç bir
konuşma yaptı. Gönül konuşmasında azınlıklar konusuna değendi
ve ’Bugün eğer Ege’de Rumlar, Türkiye’nin pek çok
yerinde Ermeniler yaşasaydı acaba aynı milli devlet olabilir
miydik?
Atatürk’ün başarısında, “Fransız İhtilali ile başlayan milliyetçilik hareketleri nedeniyle Osmanlı’nın dayandığı milletler sisteminin tarihteki ömrünü tamamladığının tespit edilmesinin” belirleyici olduğunu anlatan Gönül, Cumhuriyet’in kuruluşunda en önemli iki unsuru “nation building” (ulus inşası) ve “ekonomi” olarak sıraladı.
Ulus yaratmak için padişahlık ve halifeliği kaldıran Atatürk’ün “bugün fazla hatırlanmayan, ama çok önemli” bir diğer adımının Türkiye-Yunanistan nüfus mübadelesi olduğunu belirten Gönül, şöyle konuştu: “Bugün eğer Ege’de Rumlar devam etseydi ve Türkiye’nin pek çok yerinde Ermeniler devam etseydi, bugün acaba aynı milli devlet olabilir miydi? Bu mübadelenin ne kadar önemli olduğunu size hangi kelimelerle anlatsam bilmiyorum, ama eski dengelere bakarsanız, bunun önemi çok açık ortaya çıkacaktır. Bugün dahi Güneydoğu’da verilen mücadelede bu nation building’de kendilerini mağdur sayanların katkısını, özellikle tehcir sebebiyle mağdur sayanların katkısını reddedemeyiz. O halde (Türkiye’nin) gerçekten çağdaş, medeni ve aydınlanmış insanların ülkesi olabilmesinde Cumhuriyet’in başlangıcındaki prensipler çok önemliydi.”
Azınlıklar çoğunluktaydı
İzmir Valiliği yaptığı dönemde İzmir Ticaret Odası’nın kurucuları arasında “bir tek Müslüman’ın olmadığını, tamamının Levantenlerden oluştuğunu” gördüğünü anlatan Gönül, Cumhuriyet öncesinde de Ankara’nın “Yahudi, Müslüman, Ermeni ve Rum olmak üzere dört mahalleden oluştuğunu” hatırlattı.
Gönül, Atatürk’ün Cumhuriyet’in kuruluşunda ulus devlet yanında önem verdiği bir diğer konunun da İzmir İktisat Kongresi ile şekillenen milli ekonomi politikası olduğunu söyledi.
Atatürk’ün başarısında, “Fransız İhtilali ile başlayan milliyetçilik hareketleri nedeniyle Osmanlı’nın dayandığı milletler sisteminin tarihteki ömrünü tamamladığının tespit edilmesinin” belirleyici olduğunu anlatan Gönül, Cumhuriyet’in kuruluşunda en önemli iki unsuru “nation building” (ulus inşası) ve “ekonomi” olarak sıraladı.
Ulus yaratmak için padişahlık ve halifeliği kaldıran Atatürk’ün “bugün fazla hatırlanmayan, ama çok önemli” bir diğer adımının Türkiye-Yunanistan nüfus mübadelesi olduğunu belirten Gönül, şöyle konuştu: “Bugün eğer Ege’de Rumlar devam etseydi ve Türkiye’nin pek çok yerinde Ermeniler devam etseydi, bugün acaba aynı milli devlet olabilir miydi? Bu mübadelenin ne kadar önemli olduğunu size hangi kelimelerle anlatsam bilmiyorum, ama eski dengelere bakarsanız, bunun önemi çok açık ortaya çıkacaktır. Bugün dahi Güneydoğu’da verilen mücadelede bu nation building’de kendilerini mağdur sayanların katkısını, özellikle tehcir sebebiyle mağdur sayanların katkısını reddedemeyiz. O halde (Türkiye’nin) gerçekten çağdaş, medeni ve aydınlanmış insanların ülkesi olabilmesinde Cumhuriyet’in başlangıcındaki prensipler çok önemliydi.”
Azınlıklar çoğunluktaydı
İzmir Valiliği yaptığı dönemde İzmir Ticaret Odası’nın kurucuları arasında “bir tek Müslüman’ın olmadığını, tamamının Levantenlerden oluştuğunu” gördüğünü anlatan Gönül, Cumhuriyet öncesinde de Ankara’nın “Yahudi, Müslüman, Ermeni ve Rum olmak üzere dört mahalleden oluştuğunu” hatırlattı.
Gönül, Atatürk’ün Cumhuriyet’in kuruluşunda ulus devlet yanında önem verdiği bir diğer konunun da İzmir İktisat Kongresi ile şekillenen milli ekonomi politikası olduğunu söyledi.