Bakandan 'akılsız' çıkışı!
Abone olEroğlu: Baraj ve göletlerin inşasına karşı çıkmak akılsızlığın ta kendisidir
Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, bazı çevrelerin
ülke genelinde inşa edilen gölet ve barajlar ile hidroelektrik
santrallerine karşı çıktığını ifade ederek, "Bana göre baraj ve
göletlerin inşasına karşı çıkmak akılsızlığın ta kendisidir" dedi.
Türkiye'nin su zengini bir ülke olmadığını dile getiren Bakan
Eroğlu, "Kaynaklarımızı doğru kullanmak zorundayız" dedi.
Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, çeşitli temaslarda bulunmak
üzere öğle saatlerinde Uşak'a geldi. İlk olarak Banaz ilçesine
bağlı Kızılcasöğüt beldesinde inşa edilecek göletin temel atma
törenine katılan Bakan Eroğlu, bakanlığına bağlı Uşak'taki
yatırımları değerlendirdi. Temel atma törenine Devlet Su İşleri
(DSİ) Genel Müdürü Haydar Kocaker, Uşak Valisi Özdemir Çakacak,
Milletvekilleri Osman Coşkunoğlu, Nuri Uslu ve Mustafa Çetin, Uşak
Belediye Başkanı Ali Erdoğan, İl Garnizon Komutanı Jandarma Albay
İsmail Özcan, İl Emniyet Müdürü Cafer Şahin, yöre halkı ile çok
sayıda davetli katıldı. Bakan Eroğlu, temel atma töreninin ardından
Karaağaç Göleti'nde düzenlenen balık bırakma törenine katıldı.
Bakan Eroğlu ve beraberindeki heyet gölete 35 bin adet sazan balığı
yavrusu bıraktı.
"BARAJ VE GÖLET İNŞA ETMEK KEYFİ DEĞİL, BİR ZARURETTİR"
Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, gölete balık bırakma töreninde
yaptığı konuşmada, iç sulardaki balıklandırma çalışmaları ile yeni
baraj ve göletlerin yapımının önemine değindi. Türkiye'nin zengin
su kaynaklarına sahip bir ülke olmadığını ancak su fakiri bir ülke
de olmadığını ifade eden Veysel Eroğlu, "Ülkemiz zengin su
kaynaklarına sahip değil. Ama fakir de değil. Mevcut kaynakları
akıllıca yönetirsek bu su bize ancak yeter. Türkiye'de yağışlar
bölgelere ve mevsimlere göre değişiklik gösteriyor. En fazla su
ihtiyacı yaz aylarında ortaya çıkıyor. Dolayısıyla yapmamız gereken
kış aylarında suyu tutup yazın vermektir. Bunu yapmazsak hiçbir
şehre su veremeyiz. Eğer baraj ve gölet yapmaz isek hiçbir ilimize
su veremeyiz. Bugün susuzluk çekmiyorsak bunu barajlara borçluyuz.
Göletlerin ve barajların yapılması keyfi bir hadise değil bir
zarurettir, bir mecburiyettir. Baraj inşasına karşı çıkmak bana
göre akılsızlığın ta kendisidir. Bu konuda çok net konuşuyorum. Biz
bakanlık olarak hem çevreyi koruyacağız hem de yeni göletler inşa
edeceğiz. Bu dengeyi koruyup insanlarımıza hizmet edeceğiz. Her
ilde her bölgede gölet yapacağız. Çünkü o göletler sadece sulama
olarak değil mesire alanı olarak da kullanılıyor" dedi.
"HİDROELEKTRİK SANTRALLERİ OLMASAYDI BU YAZ ELEKTRİKSİZ
KALIRDIK"
Bütün dünyanın hidroelektrik santrallerine büyük önem verdiğini, su
potansiyelini korumak için yeni hidroelektrik santralleri inşa
ettiğini de anlatan Bakan Veysel Eroğlu şöyle devam etti:
"Bütün dünya su potansiyelini ve enerji üretim potansiyelini
kullanıyor. ABD bugün enerji ve su potansiyelini yüzde 70
hidroelektrik santrallerinden karşılıyor. Bu rakam Japonya'da yüzde
80, AB ülkelerinde ise yüzde 90'dır. Rusya bile doğalgazı olmasına
rağmen önce hidroelektrik santrali kullanıyor. Geçen Temmuz ayında
aşırı sıcaklar nedeniyle ülkemizde tüm klimalar çalıştığı için
enerji üretimi ve tüketimi yüzde 30 arttı. Temmuz ayında enerji
tüketiminde rekor seviyeye ulaşıldı. Bunu baraj ve
hidroelektrik santralleri sayesinde karşıladık. Yoksa klima
çalıştıramayacaktık. Elektriksiz kalacaktık. Bu nedenle medya bazı
rant çevrelerinin ve pastadan pay almak isteyen lobilerin peşinden
gitmesin aklını kullansın. Bu ülkede hidroelektrik santralleri
elzemdir. Hükümet olarak biz şuanda bin 600 tane hidroelektrik
santrali açtık özel sektöre. Açılışlar ve temeller atıyoruz bu
konuda. Bu santraller bir tünel kadar yer tahrip ediyor ama çok
daha büyük bir ihtiyacı karşılıyor. Biz dereleri de satmıyoruz. Su
kaynakları ve dereler bu milletin öz kaynaklarıdır satılması da
mümkün değildir. Sadece buradaki potansiyelleri harekete
geçiriyoruz."
Denizlerde ve iç sularda başlık üretimini arttırmaya
çalıştıklarını, uygunsuz avlanma ve uygunsuz üretime karşı
olduklarını dile getiren Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu,
"Denizlerde uygunsuz olarak işletilen balık çiftliklerinin yüzde
90'ını taşıdık. Biz denizlerimizde ve iç sularımızda balıkçılığa
karşı değiliz ama uygun şartlarda yapılması taraftarıyız.
Balıkçılık sadece denizlerimizde değil iç sularımızda da
yapılmalıdır. Bakanlık olarak iç sularda balık üretim tesislerini
teşvik ediyoruz. İç
suların tamamını balıklandıracağız. Bu müthiş bir ekonomik getiri
sağlayacaktır. Biz bunu sadece besin ihtiyacı olarak değil,
ekolojik dengeyi korumak ve ekonomiye katkı sunmak için istiyoruz.
Vatandaşlarımız da bırakılan bu balıkları korumalı ve uygunsuz
avlanma yapmamalıdır. O zaman iç sularımızı daha verimli kullanır
hale geliriz. Balıklandırma yaparken gölet ve barajlarımıza uygun
balık türleri bırakmak zorundayız. Aksi takdirde kafamıza göre
balıklandırma yaparsak sonuç alamayız. DSİ'ye bağlı çiftliklerde
yılda 25 milyon balık üretiyoruz. Amacımız yılda 70 milyon üretim
kapasitesine ulaşmak. Her vatandaşımız için yılda bir balık
üretmeyi amaçlıyoruz" diye konuştu.
Bakan Eroğlu, buradaki törenin ardından Uşak Valisi Özdemir
Çakacak'ı makamında ziyaret etti. Bakan Eroğlu, Uşak temaslarını
muhtarlar ve sivil toplum örgütleri ile yapacağı toplantı ile
tamamlayacak