Bakan Yılmaz'dan son dakika TSK'da paralel yapı açıklaması
Abone olSavunma Bakanı İsmet Yılmaz, TSK'daki paralel yapılanma iddialarına ilişkin son dakika açıklama yaptı. Yılmaz, "Kırmızı kitapta yer alan bir yapının Milli ordu içinde yer alması kabul edilemez" dedi.
Savunma Bakanı İsmet Yılmaz 'dan Türk
Silahlı Kuvvetleri'ndeki paralel yapılanma iddiaları üzerine son
dakika açıklama geldi. Bakan İsmet Yılmaz, TSK'daki paralel
yapılanma iddialarına ilişkin, "Kırmızı kitapta yer alan bir
yapının Milli ordu içinde yer alması kabul edilemez"
dedi.
Yılmaz, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'nda, gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Misafir edildiği için AA'ya teşekkür eden Yılmaz, Ajansın milletin sesi, gözü, kulağı olduğunu, Cumhuriyet'in kuruluşundan itibaren bu toprağın sesini dünyaya duyurduğunu söyledi.
7 HAZİRAN ÖNCESİ SEÇİM GÜVENLİĞİ
Paralel Yapı'nın, muhalefet partileriyle ittifak yaparak,
seçimlerle ilgili kumpas hazırlığı içinde olduğuna dair iddialar
hatırlatılarak, "Özellikle, seçim güvenliğine gölge düşürme
amaçlı manipülasyon yapılacağı belirtiliyor. Bu iddialara ilişkin
bir değerlendirmede bulunur musunuz? Doğu ve Güneydoğu illerinde
yaşayan vatandaşlara, bölücü terör örgütü ve HDP'liler tarafından
baskı uygulandığı yine dillendirilen iddialar arasında. Bölgedeki
son durum nedir, seçimin sağlıklı şekilde yapılması için ne tür
tedbirler alınıyor?" sorusunu yanıtlayan Yılmaz, 7
Haziran'da yapılacak milletvekili genel seçiminin geçmiş seçimlerin
toplamından daha değerli olduğunu ifade etti.
Hukuka aykırı yapıların hiç ayrım gözetmeksizin hepsinin Türkiye'nin ileri gitmesinden rahatsız olduğunu belirten Yılmaz, şöyle devam etti:
"Türkiye bu süreçte ileri giderken kimin liderliğinde gidiyor? Milletin teveccühüyle AK Parti'nin liderliğinde gidiyor. AK Parti'ye zarar versinler de gerekirse Türkiye gemisi batsın. AK Parti'ye zarar versinler de gerekirse Türkiye yansın diye bakan anlayış var. Bunların her birisi bu seçime giderken el ele verirler, hiç Türkiye gibi bir kaygısı olmaz. Oysa bu Türkiye kendilerinin evlatlarının geleceği demek, bu Türkiye mazlum milletlerin umudu demek. Ancak onların böyle bir kaygısı, endişesi yok."
İşte Savunma Bakanı İsmet Yılmaz'ın yaptığı açıklamalar:
BİNİN ÜZERİNDE İHBAR GELDİ
"Binin üzerinde kişiyle ilgili olarak ihbar gelmiştir. Bu ihbarlarla ilgili, hem idari hem de Genelkurmay Askeri Savcılığı tarafından soruşturmalar başlatılmıştır. Neticelendiğinde elbette gereği yapılacaktır.
BALYOZ VE ERGENEKON DAVALARINDAKİ SUBAYLAR GERİ DÖNDÜ
Balyoz ve Ergenekon davalarında 73 subayımız göreve döndü. Bunlardan 46'sı Yüksek Askeri Şura'da terfi derecelendirilmesine gidecektir. Dolayısıyla o terfide Yüksek Askeri Şura Üyeleri kendilerine, diğer aynı yaşta tertiplerine bakarak da en iyi liyakat ve ehliyeti dikkate alarak bir değerlendirme yapacaktır.
KOZMİK ODA BİLGİLERİNİN SIZDIRILMASI
Kozmik Oda'da ele geçirilen bilgilerin dışarıya sızdırılmasıyla ilgili soruşturma devam ediyor. Ancak bunları dışarı sızdırırlar mı, hiç şüpheniz olmasın, sızdırabilirler. MİT Müsteşarı, Genelkurmay'ın ve Dışişleri Bakanı'nın bir toplantısı dışarı sızdırıldı mı? Sızdırıldı. Bundan sonra da böyle bir şey yapabilirler mi? Yapabilirler. Böyle baktığınızda, adeta bir karşı istihbarat örgütü görüntüsü veriyor.
"MÜDAHALEYLE KARŞILAŞACAKLAR"
Gerek polisimiz, gerek jandarmamız, gerekse de silahlı kuvvetlerimiz talep olması halinde seçim güvenliğine ilişkin her türlü tedbirleri almıştır. Bir yıkılış, bir yürüyüş öğretir derler. Kobani olayları Türk güvenlik güçlerinin toplumsal olaylara karşı müdahaledeki etkinliğini veya hangi noktalarda zaaf olduğunu veya hangi noktalarda ne tedbir alınması gerektiğini ortaya çıkaran en önemli olaylardan birisi oldu. Dolayısıyla bundan sonra gerek paralel devlet yapılanması, gerekse PKK bağlantılı örgütlerin, gerekse diğer hukuka aykırı örgütlerin seçim sürecinde bu süreci engellemek için yapacakları her müdahale ve çalışma güvenlik güçlerimizin müdahalesiyle karşılaşacaktır. Gücümüzü hukuktan, kanundan alıyoruz.
TÜRKİYE OLMASAYDI KOBANİ DÜŞERDİ
Gerek Özgür Suriye Ordusu, gerek Peşmerge, her ikisini de öneren Türkiye olmuştur. Türkiye olmasaydı hiç şüpheniz olmazsın Kobani düşerdi.
"MİLLİ BİR ORDU OLMASI GÜVENİ GÖSTERİR"
Paralel Yapı'nın, son MGK toplantısında alınan kararla "Kırmızı Kitap"ta "legal görünümlü illegal yapı" olarak tanımlandığı belirtilerek, "Paralel Yapı'nın, devlet içerisinden temizlenmesiyle ilgili bir takım çalışmalar yapıldı. TSK'da bu konuda yürütülen çalışmalar hakkında bilgi verir misiniz? Bu kapsamda Yüksek Disiplin Kurulu tarafından ihraç edilen asker oldu mu?" soruları üzerine, Yılmaz, şunları kaydetti:
Silahlı kuvvetler milli bir ordu. Milli bir ordu olması silahlı kuvvetlerimizin gücünü ve 77 milyonun da bu orduya olan güvenini göstermektedir. Dolayısıyla milli ordu vasfını değiştirmemek lazım. Milli ordu vasfı nedir? Hukuk, kanun içerisinde komutanlara bağlı, komutanlardan aldığı talimatı uygulayan bir yapı olması lazım. Eğer komutanından değil de bir başka yerden talimat alan bir yapı varsa o zaman bu milli olma vasfını kaybeder. Bundan dolayı da gerek Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'nde yer aldığı şekliyle bir ulusal tehdit olarak değerlendirilen bir yapının milli ordunun içinde yer alması doğru değildir, uygun değildir. Bu, ordumuzun milli ordu vasfını zedeler. Silahlı kuvvetlerimizde bu ana kadar binin üzerinde kişiyle ilgili olarak da ihbar gelmiştir. Bu ihbarlarla ilgili hem idari hem de Genelkurmay Askeri Savcılığı tarafından soruşturmalar başlatılmıştır. Neticelendiğinde elbette gereği yapılacaktır.