Bakan Yıldırım'dan Özdil'e sert cevap
Abone olUlaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, TCDD ile ilgili asılsız yazı yazan Yılmaz Özdil'i topa tuttu!
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, köşe
yazarı Yılmaz Özdil’in demir yollarının yabancı ülkeler tarafından
yapıldığını iddia ettiği köşe yazısının eksiklerle, yanlışlarla
dolu olduğunu belirtti.
Yıldırım, "Her şey yabancı deyip, 'sadece trene bakan öküzler
yerlidir' demek; bu millete, bu milletin değerlerine en büyük
hakarettir. Ben bu arkadaşımızın yaptıklarını milletimizin
vicdanına ve basiretine havale ediyorum" diyerek meseleyi topluma
havale etti.
Erzincan'ın Refahiye ilçesinde dün konuşan Bakan Yıldırım,
Yılmaz Özdil'e şu ağır sözlerle yüklendi:
"Yılmaz Özdil’in hata sevap cetveli çok uzun. Ne diyor
iddialarında, demir yolları Almanlarındır. Anadolu topraklarında
Osmanlı döneminde ilk imtiyaz İngilizlere verildi. O da İzmir-Aydın
arası ilk demir yolu esnasında daha sonra Almanlar, Fransızlar,
Belçikalılar, Ruslar da dahil Anadolu topraklarında Osmanlı
coğrafyasında demir yolu yaptılar. Bir başka iddiası var 'Mustafa
Kemal Atatürk geldi, vagon fabrikası kuruldu' dedi.
Türkiye'de de vagon fabrikalarının kuruluş tarihleri ilk vagon
fabrikası 1953 yılında, yolcu vagon fabrikası 1962 yılında kuruldu.
Dolayısıyla bu da yanlış. Tek kuruş borç almadan bunların
yaptığının dört katı demir yolu yapıldı. Bunlar dediği herhalde
bizi kastediyor, bizim bunlar onlar diye milleti ayrıştırma gibi
bir alışkanlığımız yok. Asıl bu tarzda değerlendirmeyle maalesef
bir yandan da milleti bunlar ve onlar diye bir anlayışı
görüyoruz.
Marmaray Japonların; Marmaray İstanbul’da yapılıyor dünyanın en
ileri mühendislik projesi. İki kıtayı denizin altından birbiriyle
birleştiriyor. Japonlar ve Türkler ortak yapıyor, neden; çünkü 40
yıl vadeli 10 yılı ödemesiz 0.75 faizli kredi veriyor. Hibe gibi
kredi, 3 milyar dolar böyle bir işte japonlar ortak olarak yer
almayacak mı. Ankara-Konya yüzde yüz Türk firması ve rekor bir
sürede bitirdi, neden Türk firması çünkü onun parasını biz cepten
veriyoruz. Ama cepten veriyoruz diye illa Türk firması olsun diye
2gel sana pahalı pahalı yapalım' demiyoruz, yarışma yapıyoruz.
Yılmaz Özdil imtiyazla yarışmayı birbirine karıştırmış. İmtiyaz
hiçbir yarışma yapmadan çağırıp birine diyorsunuz ki 'şunu yap'
Cumhuriyet dönemi öncesi öyleydi. İmtiyaz veriliyordu. Şimdi ise
imtiyaz yok yarışma var. İhale oluyor hatta yerli firmaların
teklifleri yabancılara göre yüzde 15 pahalı olsa bir yerli
firmaları tercih ediyoruz, yerli firmaları koruyoruz. Onun için
buradaki değerlendirmeler hem yanlış hem de insafsız...”
Yazıdaki yanlışlar mazlumesinin sürdüğünü söyleyen Bakan Yıldırım, “Yanlışlar mazlumesi devam edip gidiyor. Ben bütün bunları sıralayıp vaktinizi almak istemiyorum, hiçbir tarafı tutulacak bir şey değil. Onu da özetle dünyanın hiçbir ülkesinde hiçbir kimse herşeyi kendisini yapmıyor. Eğer kapalı bir toplum olsanız, mesela Kuzey Kore; her halde böyle yapıyordur, herşeyi kendisi yapmaya çalışıyordur ama onlar da Ruslar’dan Çin'den destek alıyor. Bir uçak 30 bin parçadan oluşuyor. Bu 30 bin parçayı Boing Airbus alıyor. Bunları teker teker montajını yapıp uçağı ortaya çıkarıyor. Ama o parçaların kimi Japonya’dan gidiyor, Türkiye’den giden parçalar var. Bir otomobilin bütün parçalarının aynı fabrikadan yapıldığını mı sanıyorsunuz. Böyle bir şey yok” diye konuştu.
Yılmaz Özdil’in çalıştığı gazetenin de yabancı ortaklarının olduğundan gocunuyorsa gazeteyi bırakması gerektiğini belirten bakan Yıldırım, “Özetle sayın Özdil’in yazısı eksiklerle yanlışlarla dolu düzeltilecek bir tarafı yok. Amacım onu düzeltmekte değil, Türk milletimize vatandaşımıza kamu oyuna bu vesile ile gerçekleri bir kez daha anlatmak. Bu arkadaşın çalıştığı gazetenin ortağıda yabancı Alman ortağı var, yönetim kurulunda Almanlar var. Eğer bundan gocunuyorsa o gazeteyi derhal bıraksın. O matbaada kullanılan makineler, elinizde tuttuğunuz kameralar, fotoğraf makineleri, bunlar yabancı değil mi arkadaşlar; bu ne mantık, bu ne haldir anlamak mümkün değil. Dolayısıyla herşey yabancı deyip, efendim 'sadece trene bakan öküzler yerlidir' demek; bu millete bu milletin değerlerine en büyük hakarettir. Ben bu arkadaşımızın yaptıklarını milletimizin vicdanına basiretine havale ediyorum. Daha fazla bir şey demiyorum" dedi.