Bakan Soylu'dan deprem açıklaması: "1999 depreminden Türkiye ders çıkardı"
Abone olİçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kanal D Ana Haber'de 17 Ağustos depreminin yıl dönümü öncesi 'Türkiye depreme hazır mı?' sorusunu yanıtladı. Deprem simülasyonu içerisinde 7,6 büyüklüğünde Gölcük depremini yaşayan Bakan Soylu, "Biz depremi unutabiliriz ama deprem bizi unutmaz" dedi. Ayrıca Türkiye'nin 1999 depreminden ders çıkardığını ifade eden Soylu, "2.5 yıldır afetten afete koşuyoruz. Bir tek 'Nerede bu devlet' sözü duymadım" dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kanal D Ana Haber
Bülteni'nde Sevval Şirin'in özel röportajına konuk oldu.
Soylu, Deprem simülasyonu içerisinde 7,6 büyüklüğünde
depremi yaşadı. Soylu, deprem anında ve deprem sonrası yapılması
gerekenleri gösterdi.
İşte Bakan Soylu'nun açıklamalarından satır
başları:
Tam 23 yıl geçti. 18 bin insanımızı kaybettik.
49 bin kişi yaralandı. Türkiye büyük bir acıdan ve travmadan geçti.
Deprem travması hayatımıza girdi. İnsanlar evlerinden ve
vilayetlerden taşındılar deprem korkusu yüzünden. Biz depremi
unutabiliriz ama deprem bizi unutmaz. Öğlen olmadan, yüzlerce
binlerce cesedi yerlerde, koşturan insanlar, gözlerinde duygu
olmayan insanlar. O gece sabah kadar Kocaeli, Sakarya tüm bölgeleri
gezdik. Depremi hissettim. Yukarıdan aşağıya büyük bir ses geliyor.
Her şey sallanmaya başlıyor. Dünyada son 20 yılın en kritik 350
afeti var. Bunların 27'si deprem. Yüzde 8 oranı olmasına rağmen
ölen sayısı 60 bin civarında. Deprem en öldürücü felaket. Seller
yüzde 41. Ne unutabilmek ne de hazırlıksız yakalanmak mümkün.
Toplanma alanları
Çıkarken nereye gideceğim
en önemlisi. Toplanma alanına gidebilmek en önemlisi. Elazığ'da
yaşadığımız depremde de oldu. Panik anında arabalara
gidiyorlar. Toplanma alanlarının yüzde 75'inde kanalizasyon alt
yapısı, elektrik ve su var. İstanbul'da yüzde 56'sında var. AFAD
olarak yüzde yüz tamamlanmış olacağız. Misafirhane yurt ve oteller
açısından bütün planlamamız olacak. Bir mobil AFAD sistemimiz
var.
Bakan Soylu, deprem uyarı sisteminin detaylarını
anlattı
Geçen yıl Batı Karadeniz'de sel yaşadık.
Meteoroloji, AFAD ve belediyeler haberimiz olduğu an alarm oluruz.
Mesaj sistemi gönderilir. Siren gibi çalar. Farkındalık idi. Yeni
sitem ortaya koyuyoruz. Radyo TV'lerden bile uyarı gönderen sesli
sistem, yakın zamanda hayata geçecek. İnsanlar eşyalarını
araçlarını yükseklere çıkarabiliyor. Ses sistemi üzerinden bir
uyarı olarak iletiliyor. Mobil sistemimiz var. Buradan çıktıktan
sonra navigasyonla toplanma alanına yönlendiriyor. Mobil uygulama
varsa telefon açabilmeyi sağlıyor. 10 kişi atanabiliyor. Bu
kişilerle iletişim sağlanabiliyor. Enkaz altında sizi noktasal
olarak bulabiliyor. Cep telefonları üzerinden kaç kişinin
yaşadığını sıralayabiliyoruz. Deprem anında 3 ayak var. Afet
öncesi, anı ve sonrası kabiliyetlerimizi ortaya koyabilmek.
"1999 depreminden ders çıkardık"
Almanya'da
bir üniversitede araştırma yapılıyor ve iki yöntem belirleniyor.
Ülkelerin güvenlik açıklarını ölçüyor. Türkiye'yle ilgili ölçümde
risk yükseldi. Afetsellikle karşı karşıyayız. Türkiye buna rağmen
güvenlik açığında aldığı tedbirlerle açığı düşürdü. Orta seviyeden
düşük seviyeye düşmüş oldu. 1999 depreminden Türkiye ders
çıkardı. 2.5 yıldır afetten afete koşuyoruz. Bir tek 'Nerede
bu devlet' sözü duymadım. Bir köyde elektrik gitmişse jeneratörden,
ekmek ve yemeğe kadar bu devlet tüm kapasitesiyle hepsini sağladı.
61 bin afet konutu yaptık. 41 bini şu anda teslim edildi.
"Ekim ayında ulusal bir tatbikat
yapacağız"
Uyarı bildirimi tatbikatlarımızdan birisi.
Türkiye'de ilk kez afetlerle ilgili çok kapsamlı tatbikatları bu
yıl yaptık. İnşallah ekimde çok büyük ulusal bir tatbikat
yapacağız. Bugün büyük bir onurla söylerim ki kamu
kuruluşlarımızla beraber beslenme, arama kurtarmada, insanların
eşyalarının bir yere toplanması alanında akreditasyonunda sivil
toplum kuruluşları oluşturduk. Yüz binlerce gönüllümüz var. 17 bin
fiili eğitim alan sayısı. 3 plan oluşturdu. İl risk azaltma
planları var. Bu planlarda afetler ve şehirler olarak nasıl tedbir
almalıyız, depreme dirençli şehirler oluşturmayı Türkiye adım adım
gerçekleştiriyor. 459 bin bağımsız bölümün bir kısmı yıkıldı, geri
kalanı da yıkılıyor. Riskten arındırılmaya
çalışılıyor. Devletimiz tüm kabiliyeti ve kapasitesiyle her
noktada çalışmaktadır. Sayın Cumhurbaşkanımız tecrübeleriyle
hepimizi koordine ediyor. Allah bizi İnşallah büyük imtihanla
sınamaz.