Bakan Şahin'den Gezi Park'ı yorumu
Abone olBakan Şahin, Gezi Parkı odaklı gelişmelere ilişkin açıklamalarda bulundu.
Bakan Şahin, Gezi Parkı odaklı gelişmelere ilişkin "Taşlar yerine oturduğu zaman çok net bir şekilde görüyoruz ki büyük bir küresel oyunla milletimiz karşı karşıya kaldı" dedi.
İnegöl Belediye Başkanı Alinur Aktaş'ı makamında ziyaret eden Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, gazetecilere yaptığı açıklamada, AK Parti iktidarında hem ülke ekonomisini güçlendireceklerini hem de insan hakları, demokrasi ve özgürlüklere yatırım yapacaklarını söylediklerini hatırlattı.
Gezi Parkı olaylarının görünen kısmında, masum çevreci, insan hakları ve demokrasiyi özümsemiş, apolitik gençlerin yer aldığını anlatan Şahin, şöyle devam etti:
"Taşlar yerine oturduğu zaman çok net bir şekilde görüyoruz ki büyük bir küresel oyunla milletimiz karşı karşıya kaldı. Bu oyunun arkasında bu işi yazan senaristlerin, çok güçlü bir şekilde bu işi yazdıklarını gördük. Son 10 yıldan beri gördüğümüz en büyük oyunla karşı karşıya kaldık. Yine her zaman olduğu gibi Sayın Başbakanımızın güçlü liderliği, bu milletin feraseti ve sağduyusuyla şu anda çok daha iyi bir noktaya geldik. CNN International kanalının 9 saat Türkiye'den canlı yayın yaptığını, savaş muhabirlerini buraya gönderip gaz maskeleriyle bu yayınları yaptırdığını, sosyal medyada Tahrir Meydanı'nın, Taksim Meydanı gibi gösterildiğini, Boğaziçi Köprüsü'nde geçen yıl maratonda yürüyenlerin fotoğrafları kullanılarak insanların ayaklandığının söylendiğini, geçen yıl İngiltere'de bir tankın altında kalan insanın vücudunun Taksim'de yeni olmuş gibi pazarlandığını bu millet gördü. Hakikaten çok büyük bir oyunla karşı karşıya kaldık ama şu anda taşlar yerine oturuyor. Toz bulutu kalktığı zaman 'Bu işi kimler planladı?', 'Bu işin oyuncuları kim?' ve 'Bizim bundan sonra ne yapmamız gerekiyor?' dediğimiz bir süreci yaşadık."
Uluslararası medyanın, Gezi Parkı eylemleriyle ilgili çok farklı görüntüleri dünyaya pazarladığına işaret eden Şahin, şöyle konuştu:
"Bir gerçek görüntü var; o da yalnızca başörtüsünden dolayı bir çocuğun ve bir kadının nasıl tartaklandığını, nasıl yok edilmeye çalışıldığını gördük. Bu başörtülü kadın kendisine geldiği zaman da affedersiniz üzerinde idrar kokusunun olduğunu gördük. Aslında geriye kalan sembol budur. Gezi Parkı'ndaki arkadaşlarımız bu oyunu görebilirlerse buradan çok daha güçlenerek çıkacağımıza inanıyorum."