Bakan Koçtan müze itirafı
Abone olKarun Hazinesi'nin çalınması ile gündeme gelen müzelerle ilgili gerçeği Bakan Koç itiraf etti.
Uşak Arkeoloji Müzesi'nde bulunan Karun Hazinesi'ne ait en
önemli parçalardan biri olan "Kanatlı Denizatı Broşu"nun çalınması
Türkiye'deki müzelerdeki güvenlik zafiyetini ortaya çıkardı.
Çanakkale'de devam eden Uluslararası Arkeoloji Sempozyumu'na
katılan Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, müzelerle ilgili olarak
'devrim' diye nitelendirdiği çalışmaları ve karşılaştıkları
olumsuzlukları, "Karun Hazinesi"nin çalındığını kamuoyuna duyuran
muhabirimiz Ömer Erbil'e anlattı:
Son olayda da gördük ki müzelerin güvenliği başlıca bir sorun. Bu
konuda neler yapıyorsunuz?
2005 ve 2006 yılı içinde 95 müzenin 71'ine özel güvenlik ve
temizlik hizmeti başlattık. Bunların hiçbiri yoktu. 23 müzemizin
güvenlik sistemini yeniliyoruz. 4 müzeye ilk defa güvenlik sistemi
kuruluyor. Senin o meşhur Uşak'taki müzene ben güvenlik sistemini
kurdurmuştum. Ama ona rağmen bu yapıldı. Bu yılın sonunda da 95
müzenin 81'inde güvenlik sistemi bitirilmiş olacak. Kapalı tutulan
31 müzemizden 25'ini yeniden açtım.
Müzelerde genel bir denetim başlatacağınızı söylemiştiniz...
Başladı bile. İçinde bulunduğumuz Çanakkale Müzesi'nde şu an genel
teftiş var. Bakın ben kimseyi aldatmam. Bazı meseleleri gösteri
için yapmak istemiyorum. Bazı teftişlerin aptalları yakalamaktan
başka bir işe yaradığı da yok. Ama buna rağmen devletin varlığını
hissettirmek için teftiş yapıyoruz. Müzenin envanteri hiç
yapılmamışsa neyin üzerinde teftiş edeceksin? Eser tekse ve onu da
adam alıp gittiyse nasıl ispat edeceksin.
Temel sorunlardan biri de envanter kayıtları...
Yıllardır yapılmayan envanter sayımlarına başlandı. Bu yıl 32
müzenin envanter çalışmaları yapılmış olacak. Şimdi bakın bu
envanter çalışmalarını yapıyorsun. Ancak bunu yaparken öyle bir
durumla karşı karşıya kalıyorsunuz ki, karamsar bir durum oluşuyor.
Hukuken de bir şey yapamaz hale geliyorsun. Örneğin bir eser 40
sene evvel gelmiş müzeye. Nereden bileceksin orijinal mi, değil mi?
Envanter yok ki! Nasıl karşılaştıracaksın?
Bu tablo karşısında ne yapacaksınız?
Hepsini dijital ortama aktaracağız. Tek tek sayımları yapılacak,
fotoğrafları çekilecek, ölçümleri kaydedilecek. Kolaylıkla
bulunması sağlanacak. Bu müzecilik tarihinde bir devrim.
Müzelere yıllardır kadro verilmiyor...
Asıl mesele bu. Benim 700'den fazla kadro eksiğim var. DÖSİM
aracılığıyla müzelere 86 arkeolog aldım. Türkiye'de ilk defa böyle
bir olay oldu. Ama bir şey daha söyleyeyim, bunları da asgari
ücretle çalıştırıyorum. Ben bundan utanıyorum. Derdimiz bir değil
elvan, elvan.
Kadro almanıza Maliye Bakanlığı mı engel oluyor ?
Bu Türkiye'nin genelinde böyle. Bazı konuları yeni yeni ehemmiyet
veriyoruz ve yeni aşmaya çalışıyoruz. Bizim moralimizi bozan
durumlar da oluyor. Kendi içimizdeki personelde de problemler var.
Karın kurdu içinden çıkıyor.
Söyleşi: Ömer Erdem
Kaynak: