Bakan Kılıç’tan kulüp yöneticilerine çağrı
Abone olGençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Fenerbahçe-Galatasaray derbisi sonrasında 1 taraftarın ölümüyle sonuçlanan olayları affetmenin mümkün olm...
Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Fenerbahçe-Galatasaray
derbisi sonrasında 1 taraftarın ölümüyle sonuçlanan olayları
affetmenin mümkün olmadığını söyledi. Kılıç, yöneticilere ve
taraftar derneklerine, maç öncesinde ‘kışkırtıcı beyanlardan’
kaçınmaları çağrısında bulundu.
Akdeniz Oyunları’nın bir bölümünün gerçekleştirileceği Adana’daki
tesisleri incelemek için kente gelen Bakan Kılıç, Adana Şakirpaşa
Havaalanı’nda gazetecilerin sorularını yanıtladı. Burada, son
zamanlarda spor sahalarında yaşanan şiddet olaylarına değinen
Kılıç, bu olayların kendilerini üzdüğünü belirtti. İstanbul’daki
son derbinin ardından çıkan olayları hatırlatan Kılıç, “Yaşanan can
yakan acı olayların, özellikle İstanbul’daki Burak ismindeki
taraftarın hayatına mal olan hadiseyi hiçbir şekilde affetmek
mümkün değil” dedi. Olayın katil zanlısının yakalanmasının önemine
işaret eden Kılıç, “Giden canı geri getirmek mümkün değil ama katil
ya da katiller mutlaka yargı önüne çıkarılacaktır şeklide ifademizi
ortaya koymuştuk. Polisin Türkiye’nin her yerinde benzer asayiş
olaylarıyla alakalı çok ciddi takibi var. Hiçbir değer hiçbir
sevinç taraftarlık duygusu bir cana kast etmeyi haklı gösteremez.
Ölümle sonuçlanan hiçbir olayı hoş karşılamak mümkün değil” diye
konuştu.
Bakan Kılıç, sadece 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliği
Önleme Yasası değil TCK’nın ilgili hükümlerinin benzer olaylarda en
sert biçimde uygulanacağına dikkat çekerek, “Birileri hakim yada
savcılarımızın konulara duyarsız olduğu, yada gerekenleri yapmadığı
konusunda yanlış bir düşünceye sahipse yargılama süreci
yaklaştığında hakim ve savcılarımızın meseleye ne kadar bir özenle
yaklaştıkları ve bu konularla ilgili ne kadar tavizsiz oldukları
çok net olarak görülecektir. Türkiye’de herkes kanunlara uymakla
yükümlüdür. Herkesin yorum ve yazılarına ayrıca dikkat etmesi
gerekir. 6222 sayılı kanun sadece kulüplere, bakanlığa, polise ve
yargıya görevler vermemektedir. Bunlarla birlikte taraftara,
taraftar derneklerine spor programlarına, yayıncılara,
yönetmenlere, gazetelere herkese net görevler yüklüyor. Adam
öldürmeye teşebbüs eden biri için tahrik kavramının bir ceza
indirimi olarak görülmesi, ya da ben tahrik oldum o yüzden eyleme
kalkıştım demesini bir savunma mekanizması olarak, ben bir hukukçu
gözüyle, değerlendiremiyorum. Kimsenin ‘ben tahrik oldum o yüzden
adam öldürdüm’ deme lüksü yoktur, o yüzden kimsenin de taraftar
guruplarını veya farklı kesimleri kışkırtmaya hakkı olmamalıdır.
Herkesin bu konuda özenle hareket etmesi gerek” şeklinde
konuştu.
“STATLARI HARABEYE ÇEVİRENLERİN KENDİLERİNİ SAVUNMA REFLEKSİ
OLMAYACAKTIR”
İzmir’de takımlarının küme düşmesine öfkelenen Göztepe taraftarının
çıkardığı olaylara da değinen Kılıç, İzmir Atatürk Olimpiyat
Stadyumu’nu harabeye çevirenlerin, kendilerini savunma refleksinin
olmayacağını kaydetti. Çıkan olaylarda devlet malına büyük zarar
verildiğini belirten Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bunun yanında yerinden koparılan ve sahaya atılan koltuklar
nedeniyle ölüm ya da yaralanma olayları meydana gelebilirdi.
Bunları savunmak mümkün değil. Futbol sahalarında bu tür dramatik
olayları bakanlık olarak bizim tek başımıza önlememiz mümkün değil.
Bu bir işbirliği sürecidir. Kulüpler, yöneticiler, medya,
yorumcular, taraftar dernekleri ve taraftar ile birlikte çok yünlü
işbirliği gerçekleştirmek durumundayız. Özgüven içinde iyi niyetli
ve samimi katkılar sağlarsa bu olaylar sona erer. Yöneticilerin
maçlardan önce kışkırtıcı beyanlardan özenle kaçınması gerek.
Yöneticiler taraftar derneklerine hoş gelecek beyan ve söylemlerden
kaçınılmalı. Bu asayiş olayları sonlanacaksa taraftar, futbolcu
yönetici, polis, güvenlik birimleri ilgili tüm sektörler birlikte
hareket etmek mecburiyetindedir.”
“SAHALARDA YAŞANAN HADİSELERİ OLİMPİYAT ADAYLIĞIYLA PARALEL
DEĞERLENDİRMİYORUZ”
Bakan Kılıç, bir gazetecinin ‘Sahalarda yaşanan şiddet olaylarının
Türkiye’nin olimpiyat adaylığını etkileyip, etkilemeyeceği’
yönündeki sorusuna, şu yanıtı verdi:
“Biz sahalarda yaşanan hadiseleri olimpiyat adaylığıyla paralel
değerlendirmiyoruz. Dünyanın her yerinde bu türden taraftar
eylemleri, kavgaları ya da acı dramatik hadiseler yaşanıyor. Bu
meseleleri Akdeniz oyunlarından da olimpiyat adaylığından da
bağımsız değerlendiriyoruz. Dünyanın her yerinde yaşanıyor.
Dileğimiz hiçbir yerde olmasın. Bir sevgi toplumu olan ülkemizde
hiç yaşanmasın. İşyerinde beraber, askerde beraber, dolmuşta
beraber, vapurda beraber aynı şirkette çalışan insanlar maça
gittiğinde birbirine sırf farklı renklerin taraftarı oldukları için
hakaretlerle saldırmasınlar. Türkiye’nin bugün her zamankinden
fazla birliğe beraberliğe ihtiyacı var. Stadyumlarda yaşanan bu
manzaraları Türk toplumu hak etmiyor”
(İHA)