BAKAN EROĞLU’NDAN ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR
Abone olOrman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, herkesin aynı gemide olduğunu belirterek, "Muhalefetin de aklına başına alıp çözüm sürecine destek...
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, herkesin aynı gemide
olduğunu belirterek, "Muhalefetin de aklına başına alıp çözüm
sürecine destek vermesi lazım. Taviz yok, pazarlık yok, muhalefetin
bu tavrını anlamak zor" dedi.
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, TGRT Haber Ankara
Temsilcisi Batuhan Yaşar’ın hazırlayıp sunduğu "Ankara’nın Gündemi"
programına konuk oldu. İhlas Medya Ankara Grup Başkanı Nuri Elibol
ve Habertürk Televizyonu Ankara Temsilcisi Alican Türkoğlu’nun da
sorularını cevaplayan Eroğlu, gündeme ilişkin önemli
değerlendirmelerde bulundu. Programın başında çözüm süreciyle
ilgili konuşan Bakan Eroğlu, çözüm sürecinin birlik, beraberlik ve
kardeşlik projesi olduğunu belirtti. Türkiye’de "huzur iklimi"nin
olmasını arzu ettiklerini vurgulayan Eroğlu, "Türkiye’nin buna
ihtiyacı var. Herkes de bunu istiyor zaten, istememek zaten
saçmalık olur. Her şey milletin göz önünde cereyan ediyor"
dedi.
Bu konuda itiraz edenlerin olabileceğini, muhalefetin de bu konuda
vatandaşın aklını karıştırmak istediğini dile getiren Eroğlu,
"Bize, ’Pazarlık mı yapıldı?’ diye soruyorlar. Kesinlikle taviz
yok, pazarlık yok. Muhalefet hala duymadıysa buradan tekrar
duyuralım. Bizim kırmızı çizgilerimiz var. ’Tek vatan, tek bayrak,
tek millet, tek devlet’ diyoruz ve bunu her yerde haykırıyoruz"
diye konuştu.
"BÖLGEDEKİ ÖZEL SEKTÖR YATIRIMLARINDA PATLAMA YAŞANIYOR"
Süreçle ilgili bir problemin olmadığını belirten Eroğlu, "İnşallah
bu süreç hayırlı bir netice ile sonuçlanacak. Bu sürecin çok büyük
bir faydası da var. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde özel
sektör yatırımlarında büyük bir patlama yaşanıyor. Oradaki
insanların daha çok mutlu olduğunu biliyoruz. Maksadımız Türkiye’ye
huzur iklimini getirmek, Türkiye’yi daha da büyütmek ve 2023
hedeflerini gerçekleştirmektir. Bu süreç, hükümeti, partiyi, kendi
nefsini değil; ülkeyi düşünmenin açık bir göstergesidir"
ifadelerini kullandı.
"GÜZEL BİR HAVA ESMEYE BAŞLADI"
Bakan Eroğlu, bir soru üzerine ise Akil İnsanlar Heyeti’nin
oluşturulmasını değerlendirdi. Halkın Akil İnsanları gittikleri her
yerde sevgiyle karşıladığını kaydeden Eroğlu, "Bu insanlar AK
Parti’li değil, Türkiye’nin mozaiğini teşkil eden farklı
zihniyetteki insanlardır. Ama Gerçekten bu insanlar, bu işe
soyunmuş, katkı vermek isteyen güzel insanlardır. Akil İnsanların
getirdiği tavsiyeler değerlendirilecektir. Sürece çok büyük bir
faydası oldu diye düşünüyorum. Akil İnsanlar her yerde kucaklanıyor
yani güzel bir hava esmeye başladı. Artık huzur iklimi esmeye
başladı. Bunun önüne kimse geçemez" dedi.
"MUHALEFETİN AKLINI BAŞINA ALMASI LAZIM"
Bakan Eroğlu, çözüm sürecinde muhalefetin rolüyle ilgili de
konuştu. Herkesin aynı gemide olduğunu ve bu konunun çözülmesi
gerektiğini vurgulayan Eroğlu, "Muhalefetin de aklına başına alıp
çözüm sürecine destek vermesi lazım. Taviz yok, pazarlık yok,
muhalefetin bu tavrını anlamak zor" dedi.
"BARAJLARIN DOLULUK ORANI SON 30 YILIN ORTALAMASINDAN DAHA
FAZLA"
Programda barajların durumuyla ilgili konunun da gündeme gelmesi
üzerine Bakan Eroğlu, "Barajlarımız büyük ölçüde dolu. Hatta
barajların doluluk oranı son 30 yılın ortalamasından daha fazla.
Barajlarda içme suyu açısından da hiçbir problem yok. Vatandaşımız
rahat olsun. Yeterli miktarda, uygun kalitede suyu temin etmek
devletin asli vazifesi. Dolayısıyla biz de bu anlayışla bakıyoruz.
Bu sene de susuzluk yaşanmayacak" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan’ın "Su, medeniyettir" sözlerini hatırlatan Eroğlu,
"Hedefimiz 30-40 yıl sonrası. Su problemi olmayacak şekilde
planlamalar yaptık, yatırımlar devam ediyor. 58 tane şehir ve büyük
ilçenin su problemini çözdük, 41 milyon nüfusa ilave su getirdik.
Susuz çok yer vardı ama şimdi suyu olmayan yer kalmadı" dedi.
GÜNEYDOĞU ANADOLU PROJESİ
Bakan Eroğlu, GAP’a ilişkin de şunları kaydetti:
"GAP, kör topal yürüyen bir projeydi, yavaş gidiyordu.
Sulamalardaki ayrılan ödenek geçmişe göre 13 kat arttı. Şu anda
GAP’ta muazzam bir seferberlik var. Hatta firmalara, ’ödenek
sıkıntısı yok, 3 vardiya çalışacaksınız’ diyoruz. GAP’ta barajların
yüzde 75’i bitti. Büyük barajlardan Ilısu ve Silvan Barajları
kaldı. Ilısu Barajını 2014 sonunda, Silvan Barajını da 2015 yılında
bitireceğiz."
KKTC’YE İÇME SUYU
Eroğlu, Türkiye’den Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne su taşınmasını
sağlayacak "Asrın Projesi" olarak nitelenen "KKTC Su Temin Projesi"
ile ilgili de bilgi verdi. Projede çok ileri teknolojilerin
kullanıldığını ve zamanla yarışıldığını belirten Eroğlu, "Anamur’da
Dragon Çayı üzerine Alaköprü Barajı’nı inşa ediyoruz ve 7 Mart 2014
tarihinde, saat 12.59’da hazır olacak. Alaköprü Barajı’ndan Anamur
sahiline kadar kara hattı var. Oradan deniz yüzeyinin 250 metre
altında boruyu 80 kilometre askıda götürüyoruz. Girne’de de
Geçitköy Barajı inşa ediyoruz. Yani 80 kilometresi denizde olmak
üzere toplam 107 kilometreyi aşarak Alaköprü’den ’yavru vatan’
Kıbrıs’a suyu aktaracağız" ifadelerini kullandı.
HES PROJELERİ
Bakan Eroğlu, HES projeleri ile ilgili soruları da cevapladı.
Eroğlu, HES’lerin Türkiye için çok önemli olduğunu, elektriğin
sigortası olduğunu ifade etti. "Türkiye’de sular akıyordu, biz de
sadece bakıyorduk" diyen Bakan Eroğlu, şöyle konuştu:
"Yabancılar da bizimle alay ediyordu. 2003 yılında Başbakanımız
’Hidroelektrik santrallerini hızla yapalım’ diye talimat verdi.
Devlet ve Su İşleri bir taraftan baraj ve hidroelektrik santrali
yaparken bir taratan da ’özel sektörün potansiyelinden istifade
edelim’ diye düşündük ve ilk defa 2003 yılının Haziran ayında Su
Kullanım Hakkı Anlaşması yönetmeliği çıkardık. Özel sektöre şeffaf
bir şekilde açtık. İlan ettikten sonra birden fazla müracaat olursa
şeffaf bir şekilde ihale ediyoruz. Devlete en çok katkı payı verene
o ihaleyi veriyoruz. Şu anda 1-1.5 milyar TL katkı payı gelecek. Şu
ana kadar bin 500 tane müracaat var. Bir kısmı yapıldı, bir kısmı
inşa halinde, bir kısmının da projeleri yapılmaya devam ediliyor.
Yaklaşık olarak 30 bin megawatt kurulu güce talip var şu anda ve
120 milyar kilovat saatlik elektrik üretecekler. Bu da temiz
enerji, yerli enerji demek ve dışarıdan yılda 18 milyar dolarlık
petrol veya doğalgaz alımının önüne geçmek demektir. Ayrıca, dışa
enerji bağımlılığını azaltmak için ve enerji çeşitliliğini
arttırmak açısından son derece önemlidir."
"TAHRİBAT SÖZ KONUSU DEĞİL"
Bakan Eroğlu, HES projeleri ile ilgili yaptığı açıklamalar
sırasında, HES’lere yapılan tepkileri de değerlendirdi. HES’lerin
ormanları ve çevreyi tahrip ettiğini söyleyenlerin olduğunu
kaydeden Eroğlu, "HES’ler için ormandan verdiğimiz izinler orman
alanının binde biri kadar. Kaldı ki o alanda 1 ağaç kesilmişse 5
ağaç dikiliyor ve o alan yeniden canlanıyor. Dolayısıyla bir
tahribat söz konusu değildir" dedi.
Eroğlu, can suyu bırakılmadığı yönündeki iddialarla ilgili ise
bunun gerçek olmadığını, can suyu bırakma mecburiyetinin olduğunu
vurguladı.
"ÇIKAN SU, GİREN SUDAN ÇOK DAHA TEMİZ"
Eroğlu, HES’lerden çıkan suyun zehirli olduğu iddialarına da cevap
verdi. Bakan Eroğlu, "Bunlar da tamamen kuyruklu yalan. HES’ten
çıkan su, giren sudan çok daha temiz, oksijeni daha boldur. Bunları
kontrol ediyoruz" dedi.
ORMAN YANGINLARI
Programda orman yangınları konusu da gündeme geldi. Yaz aylarının
yaklaşmasıyla oluşabilecek yangınlara karşı hazırlıkların
tamamlandığını dile getiren Eroğlu, "Bütün arkadaşlarımız eğitimden
geçti. Antalya’da Uluslararası Yangınla Mücadele Eğitim Merkezi
kurduk. 50’ye yakın havadan söndürme araçlarımız var, kara
ekiplerimiz tamam, yangın işçilerimiz tamam, yangınla mücadele için
teknoloji tamam, Yangın Harekat Merkezimiz var sürekli takip
ediyor, kameralı takip sistemimiz var. Hatta ben yangın mevsiminde
bakanlıktaki odamdan takip ediyorum. Hazırlıklarımız tamam ama
burada vatandaşlarımıza çok önemli vazife düşüyor. Çıkan
yangınların yüzde 80’i ihmalden meydana geliyor. Vatandaşımız
sigara izmaritini arabasından yola atıyor, bunun yapılmaması
gerekir. Piknik yapan vatandaşlarımız ateş yakarken dikkat etmeli
ve mutlaka iyi söndürmeli. Kırsal alanda anız yakılıyor, bu da
rüzgarla ormana sıçrıyor. Bu da çok büyük bir sıkıntı. Bunlara
vatandaşlarımız dikkat ederse isabet olur. Bir yangın çıktığı zaman
"ALO 177" hattı devamlı açık, en yakın birimlere haber verilirse
mutlu oluruz" şeklinde konuştu.
"ORMANLARIMIZIN YÜZDE 75’İNİN TAPUSUNU ALDIK"
Bakan Eroğlu, orman alanlarının tapusunun olup olmadığı sorusunu da
cevapladı. AK Parti Hükümetine kadar ormanların tapusunun
olmadığını, Tapu Kadastrosu ve Orman Kadastrosu’nun ayrı ayrı
çalıştığını ifade eden Eroğlu, "Haritaları üst üste koyduğumuz
zaman uyum yoktu. Orman Kadastrosu ile Tapu Kadastrosu ayrı ayrı
çalışmasın dedik ve birleştirdik, birlikte çalışmaya başladılar.
Arkadaşlara, ’31 Aralık 2014 saat 16.59’a kadar bütün ormanların
tapusunu istiyorum’ dedim. Şu ana kadar ormanlarımızın yüzde
75’inin yani 18 milyon 750 bin hektar alanın tapusunu aldık. Tapusu
olan yere hiç kimse giremez girerse de çıkartılır. Önceden tapu
yoktu genişletiliyordu araziler ama şimdi öyle bir şey olamaz,
yerimiz belli" şeklinde konuştu.
Bakan Eroğlu, 2B’nin bir daha olup olmayacağı ilişkin bir soru
üzerine ise, 2B diye bir şeyin artık olmayacağını, bittiğini
bildirdi. 2B arazilerinden gelen parayla 2B alanlarının en az iki
katı kadar orman alanlarının oluşturulacağına vurgu yapan Eroğlu,
"O para yine millet için kullanılacak" dedi.
Programın son bölümünde ise TGRT Haber Ankara Temsilcisi Batuhan
Yaşar, izleyicilerin sorularını Bakan Eroğlu’na yöneltti. Personel
alımlarına ilişkin bir soru üzerine Eroğlu, "Personel alımları
Mayıs ayı içerisinde belli olacak. Alınacak sayı ile ilgili Maliye
Bakanlığı’na tekliflerimiz var. Biz de o zaman ilan edeceğiz"
dedi.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI’NIN EYLEM PLANLARI
Eroğlu, bakanlığının 2013-2017 eylem planlarını açıkladı.
Bakanlığının 3 tane eylem planı olduğuna dikkati çeken Eroğlu,
bunlardan birincisinin Erozyonla Mücadele Eylem Planı olduğunu
söyledi. Bu eylem planında Orman ve Su İşleri Bakanlığı’na bağlı
bütün birimlerin çalıştığını söyleyen Eroğlu, "1 milyon 400 bin
hektarlık alanda 2017 sonuna kadar erozyonla mücadele çalışması
sürdürülecek. Teraslama, ağaçlandırma, yeşillendirme gibi muazzam
bir eylem planı hazırlıyoruz" dedi.
Diğer bir eylem planının ise Yukarı Havza Sel Kontrollü Eylem Planı
olduğunu kaydeden Eroğlu, "Sel baskınları bütün dünyada artıyor.
Bunun sebebi yağış rejiminde de küresel iklim değişikliği nedeniyle
bir değişiklik var. Yani 3-4 ayda yağacak yağmurun 24 saatte
düştüğünü görüyorsunuz. Bu da sel baskınlarına sebep oluyor. Bunu
önlemenin yolu yukarı havza dediğimiz yani nehirlerin yukarı
kısımlarında bu suyu tutmak için sel kontrolü için ağaçlandırma,
sel kapanları gibi birtakım çalışmaları yapacağız. Toplam 257 sel
havzasında çalışma yapacağız. Çok ciddi bir çalışma yapacağız" diye
konuştu.
Üçüncü eylem planın da Baraj Havzaları Yeşil Kuşak Ağaçlandırma
Eylem Planı olduğunu ifade eden Eroğlu, "Sulama temin edilen veya
sulama için kullanılan baraj havzaları var ama bunların etrafları
çıplak. Biz bu barajların etraflarında ’yeşil kuşak ağaçlandırması’
yapacağız. Hatta burada o civardaki köylülere ceviz, badem gibi
gelir getirecek meyve veren ağaçlar dikeceğiz. Hem yeşil bir kuşak
oluşturacağız hem de vatandaşa destek vereceğiz. Yarın da ilk defa
Sivas’taki 4 Eylül Barajı’nda bu eylem planını başlatacağız"
şeklinde konuştu.
ZİRAİ DON UYARISI
Eroğlu, programın sonunda zirai don uyarısı ile ilgili soruları
cevapladı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün zirai don ile ilgili
ciddi çalışmalar yaptığını belirten Eroğlu, "İsteyen çiftçilere de
don durumu varsa gerekli tedbirleri alması için bölgeye bağlı
olarak bunları ikaz ediyor. Bir hafta önce bazı bölgelerde zirai
don problemi vardı, vatandaşı da uyardık. Havalar yavaş yavaş
ısınıyor ama bazı bölgelerde devam ediyor. Ama Meteoroloji bu
konularda gerekli uyarıyı yapıyor" dedi.
Bakan Eroğlu, ayrıca Meteoroloji’de muazzam bir teknolojik dönüşüm
yapıldığını ve dünyanın sayılı kurumları arasına girdiğini de
belirtti.
(İHA)